29- Ölümün Siyahı

1.2K 65 130
                                    

Helloo! İki haftalık bir aranın sonunda tekrar biz geldiik.

28. Bölüm benim için özel bir bölümdü aynı zaman da hikayemiz içinde bir dönüm noktasıydı. Şimdi ise olayların nasıl gelişeceğini hep birlikte okuyacağız, beni yalnız bırakmayın ve benimle yorumlarda buluşun🥳

Oylamayı ve benimle yorumlarda buluşmayı unutmayın!

Bölüm şarkıları;
Cem Adrian - Kül
Dedublüman - Belki
Çağan Şengül & Suzan Hacigarip - Bitti Masal

🌑

4 yıl sonra

"Alptekin!" dedi en sonunda Mustafa.

"Efendim" dedim gözlerimi penceredeki beyaz kuştan çekip.

"Toplanmamızın sebebini masanın lideri olarak Alptekin anlatacak" dedi Mustafa yerine otururken.

"Uyuşturucuyu silah işine karıştıranlar varmış aranızda" dedim, yuvarlak masanın etrafında toplam 10 kişiydik ayağa kalktım ve masanın etrafında yürümeye başladım. Ellerim cebimdeydi.

"Hepimizi zan altında bırakıyorsun kim yapıyorsa açıkça söylesin" dedi Baran Kartal. Ona bakmak bana eziyet ediyordu, öldürmek istiyordum.

"Asım Akçay" dedim tiksinir gibi. Asım kendisini ne beklediğini bilmediği için yerinde dikleşti. "Lojistik şirketi uyuşturu soktuğunu söylemez mi sandın?" diye sordum. Asım'ın tam arkasında durmuştum.

"İstersem uyuşturucu sokarım, istersem başka bir şey!" diye yükseldi Asım. Gerilmesi beni keyiflendirmişti.

"Başka bir şeyden kastın kadınlar mı Asım?" diye sordum. Kalkmaya çalıştığında omzuna elimi koyup yerine oturttum.

"Lan orospu çocuğu kadın ticareti mi yapıyorsun?" diye soran Tufan'dı.

"Fırat'ın bundan haberi vardı?" diye soru işaretini sesiyle koyan Zafer'di.

"Ben haberim olduğunda masanın liderine anlattım" dedi Fırat kendinden emin bir şekilde.

"Hem kadın ticareti hem uyuşturucu hem silah mı satıyormuş bu pezevenk" dedi Şehmus.

"Alpaslan Yıldırım'la takılan heriften ne beklenirdi amınakodumun pezevengi" dedi Uğur Tetik. Bu ismi duymak benim sinir uçlarımla oynuyordu ve Uğur bunu bilerek yapıyordu.

"Kes lan sesini sanki haberin yoktu her gün birliktesiniz" diye atıldı Fırat.

"Şimdi Asım bunları yaparken kimin adını kullanmış peki? Öldü bilinen Alpaslan Yıldırım!" diye bağırdım. Sesim sert çıkmıştı.

"Yaşıyor mu lan o it" dedi Şehmus sandalyesinden kalkmak üzereyken elimle ona otur işareti yaptım.

"Öldü!" dedi Asım dakikalar sonra.

"Ama sen adını kullanmakta bir sakınca görmedin!" dedim omzunu biraz daha sıkarken, Asım elimin altında kıvranıyordu.

"İşimi yaptım" dedi Asım inleyerek.

"İşinin de senin de var ya" diye ayağa kalktı Fırat. Başımı sadece bir kere diğer tarafa götürmüştüm ki Fırat anlayarak oturdu.

"Alptekin özür dilerim" dedi Asım Akçay. Özür diledi.

Haberi bile yoktu, ülkeye benim haberim olmadan bir toz tanesi bile sokamayacağından. İzin vermiştim. Onu öldürmek için masaya ihanet etti demek için bizzat ben yapmıştım. Uyuşturucuyu da kadınları da onun lojistik şirketiyle anlaşıp getirtmiştim. Bunu benden başka kimse bilmiyordu, Mustafa dahil.

TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin