36-Mezar Taşı

862 50 126
                                    

Hellooo! Biz geldik..
Bir kaç gün rötarlı olsa da..

Çok çok önemli bir bölümle sizlerleyiz, beni yorumlarda yalnız bırakmayın.

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın.
Instagram; tutsakofficiial

Bölüm şarkıları;
Harun Kolçak & Gülçin Ergül - Ağlat Beni
Sezen Aksu - Kurşuni Renkler
Sezen Aksu - Sen Ağlama

🕊

"Ben Cenk Tekir, tanışma faslını sonraya bırakalım. Eğer Alptekin Çakıroğlu'na Gece'nin onun kızı olduğunu söylersen kızın ölür. Ha bu arada kızına merhaba demek ister misin?" dedi. Duyduklarımı algılamaya çalıştım "Gece, anneye merhaba demek ister misin?" diye sordu Cenk bu sefer telefonun ucunda yanındaki küçük kıza. O küçük kız Gece miydi? "Anne!" diye bağırdı o küçük kız, kızımın sesiydi.

"Bebeğim" dedim ağzımdan zar zor çıkan kelimeyle, sakin olmam gerekiyordu. Gece'yi kaçırmış olma ihtimalleri beni delirtirken kızımın can güvenliği önceliğim olmak zorundaydı.

"Anne bu abi kim?" diye sordu Gece, telefonun diğer ucundaydı ama benim için dünyanın en uzak köşesindeydi şu an.

"Bebeğim, ben birazdan geleceğim yanına" dedim. Cümlelerimi seçiyorum, kendimi toparlamaya çalışıyorum ama çok zordu.

"Acele etme annesi, biz güzel anlaştık" dedi Cenk Tekir. Biri daha aradı arkadan telefonu kulağımdan uzaklaştırıp arayana baktım. Altay'dı.

"İşim bitmişti zaten, nereye geleyim?" diye sordum sanki telefondaki Kaan gibi, Altay gibi.

"Konum atıyorum, yalnız gel Nare" dedi Cenk Tekir ve telefonu kapattı. Gece'ye zarar veremezdi. En azından Alptekin'den annesinin yerini öğrenene kadar yapamazdı.

Ekrana bir mesaj düştü.

05*********
Konum*

Ben mesajı açarken alttan yeni bir mesaj daha geldi.

"Eğer bir oyun çevirirsen, kızının bütün organlarını alırım Nare. Biliyorsun değil mi? Ben Cenk Tekir"

Okuduğum mesajla midem ağzıma geldi, ellerim titriyordu. Masadaki çantaya uzandım ve ayaklandım. Alptekin Çakıroğlu karşımda ne olduğunu anlamaya çalışsa da emin olamıyordu.

"Benim gitmem gerek" dedim gözlerine bakmadan kapıyı bulmaya çalışırken, çok dağınıktım. Arabam da yoktu. Arabam yoktu. Buradan taksi bulmak mümkün değildi "Hiçbir şey sormadan bu gecelik canavarı alabilir miyim?" diye sordum. Titrememesi için her şeyi yaptığım vücudum zangır zangır titrerken bir şeylerin yolunda olmadığından emindi ama itiraz etmedi. Usulca girişe bıraktığı anahtara yöneldi ve bana yaklaştı. Bir adım geri attım, titrediğimi anlasın istemiyordum. Elimi uzattım sadece, avucumun içine bıraktı anahtarı "Teşekkür ederim" dedim ve kapıdan hızla çıkıp, arabaya bindim.

Kızım tehlikedeydi, kızım nasıl tehlikedeydi?! Beni arayan Altay'ı geri aradım. İlk çalışta açıldı telefon.

"Nare" dedi Altay korkulu bir sesle.

"KIZIMI NASIL KAÇIRIRLAR ALTAY!" diye bağırdım. Boğazlarım patlayacaktı sanki.

"Nare, evi basmışlar. Can'ı Alptekin'i takip etmişler" dedi Altay sesinde bir kızgınlık vardı "Kaan ağır yaralı, Öykü'yü de Gece'yle kaçırmışlar" dedi. Hızlı hızlı alıp verdiğim nefeslerim güçlü durmaya çalıştığım her anım yıkıldı. Hala en kötüsüne hazırlıklıydım, Öykü en azından Gece'nin yanındaydı. Sakin kalmalıydım.

TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin