25-Gidemeyişler

1.4K 70 52
                                    

Hellooo! Biz geldiiikk!

Bebeklerim okunma sayılarıyla oy ve yorum sayıları hiç tutmuyor. Bölümü 500 kişi okuyor ve 20-25 kişi oy veriyor.

Oy ve yorumlar yazarlar için çok önemli biliyorsunuz bunları söyleyip sizi de sıkmak istemiyorum ama bu bölüm için en azından 100 oy ve 200 yorumu geçerseniz daha hevesli devam edebiliriz.

Bebeklerim, yorumlarınız ve oylarınız benim için çok kıymetli her yorumu okuyorum ve her oyu kim vermiş bakıyorum.

Sizinle uzun ve güzel bir yol yürümek istiyorum bunu yaparken oylarınıza ve yorumlarınıza ihtiyacım var.

Zaman ayırıp hikayemi okuduğunuz için teşekkür ederim!💜

İyi okumalar çiçeklerim🥳

🕊

Çarptım resmen Çakıroğlu'na. Gözleri, gözlerimi bulduğunda gözlerinden çıkan ateşi gördüm. Cehennem ateşi. Yakıp, yıkmaya gelmişti.

"Işık senin kardeşin değil! Koyduğum kuralları iyilik adı altında keyfine göre bozamazsın! Burası herkese kafa tuttuğun yetimhanene benzemez!"

"Abi tamam" dedi Işık, aramıza girmek tansiyonu düşürmek istiyordu.

"İyilik adı altında bir kural bozduğum yok direkt bozuyorum. Sen bana ne yapıp ne yapmayacağımı söylemezsin" dedim çenem dik, kararlarımdan emindim.

"Sabrımı sınıyorsun ve inan hiç tavsiye etmiyorum" dedi Çakıroğlu. Gözlerimiz birbirinden bir saniye bile ayrılmazken aramızdaki gerginlik alev aldı.

"Ne oluyormuş ya senin sabrın taşınca? Taşsın artık da bir görelim" dedim sözlerim sert ve ciddi olduğumu belli ediyordu.

"Görelim" dedi cebinden telefonunu çıkardı. Birini aradı. "Hastanedeki doktoru geçenki saldırı olayından ifadeye alın" dedi. Anlamadım? Hangi doktor? Eda değildir umarım?

"Şaka mısın sen?" dedim hayrete düşürken.

"Sabrım taştı!" dedi iki kelime sadece. Telefonunda başka birini tuşladı. "Avukatın, doktorun yanına gitmesini engelleyin" dedi.

"Napıyorsun Çakıroğlu!" diye bağırdım.

"Konuşma devri bitti icraat vakti" dedi. Işık olanları korku içinde izliyordu.

"Abi tamam gidelim bırak Eda ablamı" dedi Işık.

"Ne ablası? Kaç gün oldu da ablan!" diye bağırdı.

"Abi benim suçum!" diye bağırdı Işık, gözünden akan damlalar şiddetlendi.

"Hiçte bile ben getirdim! Pişman da değilim. Söylüyorsun o adamlarına benim kardeşlerimi salıyorlar" dedim.

"Işık arabaya" dedi gözlerini benden çevirmeden.

"Abi valla ben ısrar ett-"

"Arabaya bin Işık" diye bağırdığında bütün mezarlık yankılandı. Işık çaresizce arabaya yürüdü. Korumalar konuşmamız için alanı genişletti.

"Bağırma kıza" diye bende Çakıroğlu'na bağırdım.

"Kardeşlerin bir gece de hapislik olmasın istiyorsan sessiz kal" dedi.

"Kalmıyorum! Nolucak beni de yanlarına mı göndereceksin?" dedim. Aramızda mesafeye dair hiçbir şey olmamasına rağmen çok uzaktık birbirimizden.

TUTSAKWhere stories live. Discover now