9.Bölüm: Geçer Sandım, Geçmedi

36.2K 1.5K 1.4K
                                    



Herkese merhaba,

Bol bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın katilin suç ortakları, benim aşk bahçelerimmm.

Keyifli okumalar!

*DİKKAT! Bu kitapta intihar, psikolojik ve fiziksel şiddet, cinsellik, madde kullanımı, küfür gibi olaylar bulunmaktadır. İçerik olumsuz örnek oluşturabilir, rahatsız edici ya da tetikleyici olabilir. Yaşı küçük olanlar ve hassas kişiler için uygun değildir. Yetişkin okurlar içindir.

*

GEÇER SANDIM, GEÇMEDİ

*

Kimse öylesine konuşmamalı. Öylesine ağzınızdan çıkan bir cümlenin karşınızdaki insanda bırakacağı acının yükünü bir tek yaşayan bilir çünkü.

*

NOA DAYTON

Ravebelg Kasabası

Ne var ki gece öldürdü diye,

güneş terk eder mi hiç gökyüzünü?

Bak teninde dans ediyor küllerinden doğan güneş.

Hayallerini besleyen onlarca günden biri daha doğuyor ufukta.

Damlıyor gecenin kirpiklerinden sabahın umutları.

Bir günün doğuşu, bir gecenin infazı...

Günler, güzellikler ve sıcacık gülüşler.

Güzel bir gün ama...

Tüm bunlara kavuşamamak ne büyük keder.

Güzel bir gün sahiden...

Ölmek için güzel bir gün.

Son olarak ölüm diğerlerinden sonra beni mi almaya gelmişti? Bu acının, hissizliğin ve karanlığın başka açıklaması olamazdı yoksa. Ben ölüyordum ve son gördüğüm yüz ölümümü dileyen anneme aitti. Dileği gerçekleşiyordu ve ben odamda yapayalnız ölümle cebelleşiyordum. Belki bir dakika... belki de saniyeler içinde hayatıma son verecek bir çarpıntı kalbimi kuşatmıştı.

Zihnim, kelimelerin fütursuzca çarpıştığı bir savaş meydanına dönüştüğünde vücudumu esir alan hissizliğin pençesinde üşüyordum. Midemde katlanılmaz bir acı beni kıskıvrak ele geçirmiş oradan oraya savuruyordu.

Ağırlaşan göz kapaklarım, yavaşlayan nabzım ve uyuşan bedenim her anlamda iflas etmiş durumdaydı.

Ölmek için güzel bir gün olabilirdi şayet ölebilenler için ancak ben onu da becerememiştim.

Ne kadar zamandır bu halde olduğumu bilmiyordum. Neler olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu. Sadece göz kapaklarımı aralayabilmek için büyük bir güç harcamam gerekmişti.

Odamın zemininin soğukluğuyla tenim buz kesmişti. Ağır ağır gözlerimi açarken kötü bir koku burnumu titretti önce. Ağzımda berbat bir tat, sırtımda ve göğsümde katlanılmaz bir acı varken gözlerimi tamamen açtığımda neye uğradığımı şaşırmıştım. Kusmuğumun yanında uyuduğumu fark etmemle yattığım yerden sıçradım.

"Kahretsin," diye homurdanırken ağzımın kenarında kuruyan kalıntıları sildim. "Kahretsin." Ağzımın kenarından sızan ve yanağıma bulaşan kusmuk yüzünden tekrardan midem bulanınca öğürerek geriye kaçtım. Midemin bomboş olduğunu biliyordum ama buna rağmen öğürüp duruyordum.

OYUNCAK MÜZESİ (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin