18. bölüm

589 105 12
                                    

Asaf'tan

Özün'ün kakaolu sütleri sevinçle içtiğini gördükten sonra bende bir tane açmıştım. Neyime güvenerek açtığımı bilmiyordum çünkü ben sütten nefret ederdim. Belli etmemeye çalışıyorum ama her içmemde yüzümü ekşitiyordum.
Enes kulağıma yanaşarak konuşmaya başladı.

"Asafım yanlışlıkla süt açmışsın. Sen sevmezsin"

"Enes çaktırma"

"Oğlum niye çaktırmıyım yanlışlıkla açmışsın işte"

"Yok isteyerek açtım" dedim kendimden emin bir şekilde

Enes şok olmuş bir şekilde bana bakıyordu. Çünkü o sütlere bayılır ve bana hep içirmeye çalışırdı.

"Sen ciddi misin?" Dedi hâlâ şaşkın haliyle

Kafamı aşağı yukarı salladım.

Koca çardakta herkes kendi kendine gruplaşmış konuşuyordu. Buğlem heyecan ile Özün' e bir şeyler anlatıyordu. Özünde her zamanki durgun yüzü ile dinliyordu. Berat telefondan bir şeyler izliyor. Koray ise geldiğimizden beri Özün'ü izliyordu.
Eneste bana bir şeyler anlatıyordu ancak dinleyemiyordum çünkü bu Koray denen herif gözünü bile kırpmadan Özün' e bakıyordu.

"Aaa Buğlem o günü hatırlıyor musun?" Dedi Koray heyecanla

"Hatırlamaz olur muyum?" Dedi Buğlem kahkaha atarken

"Bende o günü hatırlayıp hatırlayıp gülüyorum." Dedi Berat

Ben ve Enes ise hiç bir şey anlamayarak bakıyorduk. Hepsi gülerken Özün somurtmaya başladı.

"Hangi gün bize de söyleseniz de biz de aydınlansak." Dedi Enes bıkınca

Enes'e hak vererek kafamı salladım.

"Tamam anlatacağım." Dedi Buğlem yine kahkaha atmaya başlarken

"Şimdi biz daha çok küçüktük. Site de Can diye bir çocuğun sünnet düğünü olacaktı tabi hepimizi çağırmıştı. Biz hepimiz çok heyecanlanmıştık ama Özün ben gelmem diye tuturmuştu. Ben ikna etmeye çalıştım Berat ikna etmeye çalıştı ama ikna olmadı. Bizim Nazlı da biraz cazgır bir kızdı her zaman Özün'ü ikna ederdi." Dedi Buğlem biraz sessizlik olmuştu. Nedenini tabi ki biliyordum. Hepsi Nazlıyı çok özlüyordu.

Derin bir nefes alıp devam etti.
"İşte hepimiz hazırlandık falan bütün çocuklar sünnet düğününe gitmeden önce toplandık. Mekana girer girmez bir palyaço gördük. Tabi hepimiz nasıl mutluyuz koşarak palyançoya sarıldık falan sonra Koray 'Özün nerde?' diyince biz Özün'e seslendik. Aramaya koyulduk Koray'ın Özün'ü buldum diye yanımıza gelmesi ile koşturarak yanına götürdü. Bir baktık masanın altına girmiş kollarını başına sarmış sessizce oturuyordu.
Meğersem Özün palyaçodan korkuyormuş." Dedi gülmeye devam ederek

"Ne yapayım hâlâ palyaço görünce tüylerim diken diken oluyor." Dedi Özün

"Sonra da masanın altından çıkmam diye inat etti. Biraz inatçı bir kızdı kendisi. Bizde her zaman ki gibi Nazlı ikna eder dedik ancak çıkmadı sonra da Koray sarılıp sakinleştirmişti." Dedi Buğlem

İlk başta keyif ile dinlediğim anıları sonu ile sinirimi bozmuştu.

"Evet o günden sonra ne zaman korksa sarılınca sakinleşiyordu." Dedi Koray Özün'e bakarak

Özün ise hiç bakışlarını ona çevirip bakmamıştı.

"Artık benim kollarımda sakinleşiyor." Dedi Buğlem imalı imalı bakarak

"Yok ben uzun zamandır yoktum ya ondan ben geldiğime göre yerimi geri alıyorum." Dedi Koray sırıtarak

Beynine kan sıçramış gibi hissetmiştim Ayağımı hızlı hızlı sallamaya başladım. Özün işe şok olmuş gibi Koray'a bakıyordu.

"Höst ulan ne diyorsun?" Dedi Berat sinirle

"Şaka yaptım oğlum." Dedi Koray gülerek

Bence sen bir daha şaka yapma diye düşündüğüm sıra herkes bana bakmıştı bende anlamayarak onlara bakmıştım.

"Sesli söyledin Asafım." Dedi Enes bana bakarak

"Şey komik gelmedi de bana öyle şey ettim." Dedim daha çok kendimi batırarak. Buğlem gülerek, Koray sinirle Özün ise bakışları ben haricim de her yere çeviriyordu. Genelde konu o olduğunda hep böyle yapıyordu.

Özün'ün telefonun çalması ile herkesin dikkati oraya çekilmişti.

"Efendim anne, evet Asafta burda"

İsmimi ağzından duyunca yüzümde istemeden bir gülümseme oluştu. Tabi kalbimden bahsetmeme gerek yok.

"Tamam geliyoruz." Diyerek telefonu kapattı.

Bakışları bize dönünce

"Yemek hazırmış. Annem çağırıyor." Dedi

Ben, Berat ve Kerem ayaklandık.

Koray'ın sesi ile bakışlarımı ona çevirdim.

"Bende eve gideyim. Artık yarın görüşürüz." Dedi ayağa kalkarak

Bence bir daha görüşmeyelim ama neyse

Berat ve Koray sarıldıktan sonra bizimle de el sıkışıp parktan ayrıldı.

Bizde Enes ve Buğlem'i parkta bırakarak yürümeye başladık.

Sessizce yürüyüşümüzün ardında gelmiştik.

İçeri girdiğim gibi güzel yemek kokuları burnuma gelince acıktığımı hissetmiştim.

Salona girmeden önce ellerimi yıkayıp kurulu olan sofraya oturduk.

Selamlarrr ✋

Umarım beğenmişsinizdir bölümü

Palyaço kısmı biraz benim hayatımdan bir alıntı olabilir (ama siz çaktırmayın sjsksksj)

Oylarınızı ve yorumlarınızı benden mahrum bırakmayın. Sizleri çok seviyorum 💜

Sen duydun mu sustuklarımı? |Yarı texting|Where stories live. Discover now