6. Bölüm

1.7K 187 15
                                    


Özgür derin bir nefes alıp önündeki panoya baktı. Bir bağlantı arıyordu ama nereden başlayacağı konusunda en ufak bir fikri bile yoktu.

Parmaklarını sıra sıra önündeki masaya vurduğunda bu ses boş odada yankılandı.

Özgür derin bir nefes alıp "Sadece ufak bir ipucu. Sadece ufacık bir ipucu yeter." diye fısıldadı ve gözlerini kısarak panoya baktı.

Büyük harflerle yazılı olan "40. Senfoni Vakası" yazısı ve altında boş olan bir alan. Ve birbirleri ile bağlantılı olmayan kurbanlar.

Bildiği şeyleri sıraya koydu tekrardan.

-İstanbuldalar.
-40 türlü işkence deniyorlar.
-Tecavüzcülere emniyetten önce ulaşıyorlar.
-Bir yanda suçlulara işkence yapıp diğer yanda hastane verilerine girebildiklerine göre bir çeteler.
-Zengin olmalılar. Böylelikle her işin altından kolaylıkla kalkabiliyorlar.

Son iki madde sadece tahmindi. Ve tahminlerini saymazsak geriye sadece üç madde kalıyordu. Bunca zaman ve sadece üç madde.

Ama birileri olmalıydı.

Özgür pes etmeyecekti. Çünkü en akıllı seri katil bile arkasında bir iz bırakırdı.

*🎶🎶🎶*

Efruz odasında beklerken kapının tıklatılmasıyla gözündeki gözlüğü bir kenara koyup karşısına baktı.

"Gir!"

Aslı içeriye girip tedirgince Efruz'a baktıktan sonra "Efruz Hanım. Şanzade Holdingin sahibi geldi?" dedi. Efruz ilk dediğinde anlasa da bunca zaman hiçbir toplantıya gelmeyip birden odasına gelen bu şirketin sahibi onu şaşırtmıştı. Bu yüzden tekrar sorma ihtiyacı duydu.

"Efendim? Kim dedin?"

"Şanzade Holdingin sahibi. Ömer Bey."

Efruz o an gülme isteğini bastırıp zafer kazanmış bir eda ile "Gönder gelsin." dedi.

Aslı şaşkın bir şekilde "Anlamadım?" dediğinde Efruz "Ömer Bey'e söyle. Müşaitim gelebilir." dedi tane tane.

"Tamam Efruz Hanım."

Aslı odadan çıktığında Efruz koltuğuna yaslanıp heyecanla bekledi bu gizemli Ömer Şanzade'yi.

Ancak kapıdan içeriye giren kişi ile bir an afalladı.

Ömer Şanzade dediği kişinin tüm heybeti ile kapıdan girmesini beklerken tekerlekli sandalyeyle içeri giren adam onu afallatmıştı. Beklediği gibi heybetli ve yakışıklıydı, orası kesin. Ancak tekerlikli sandalye beklemediği bir noktaydı.

Ömer Bey tek kaşını kaldırıp alaycı bir gülüşle "Duydum ki beni bekliyormuşsunuz Efruz Hanım?" dediğinde Efruz kendine gelip boğazını temizledi.

"Evet. Sizi bekliyordum Ömer Bey." dedikten sonra eliyle önündeki koltukları göstererek "Buyrun otur... Yani yanaşın. Yanaşın demek istediğim..." derken Ömer Bey gülüp "Sorun yok Efruz Hanım. Beni görünce bu kadar heyecan yapacağınızı bilseydim daha önceden gelirdim." dedi ve masanın önüne yanaştı.

"Herneyse. En azından sizi burada görebilmek büyük şeref. Sonuçta ortaklık konu olduğundan beri sizi ortalıklarda göremedik."

40. SENFONİWhere stories live. Discover now