13.Bölüm

1.4K 156 15
                                    


"Ayhan Bey! Lütfen! Bu konuda daha fazla konuşmak istemiyorum! Asistanlarım bu konuda böyle bir karar aldıysa elbet bir nedeni vardır. Ben yinede konuşurum ancak kararımın değişeceğini sanmıyorum. İyi günler."

Efruz telefonu sertçe kapattıktan sonra masanın ucuna geri itti.

Neşe "Ow! Acaba iş yeri telefonuna daha nazik mi davransan? Çünkü onun parasıda senin cebinden çıkıyor." dedi gülümseyerek.

Efruz ise göz devirip bilgisayarına döndü.

"Pekiii. Söyle bakalım. Kim kızdırdı bizim Angry Birds'ü?"

Efruz başını iki yana salladı.

"Hiç komik değilsin Neşe."

"Tamam. Sorumu daha klas şekilde tekrardan sorayım o zaman. Efruz Hanım'ı kızdıran beyefendi de kim böyle?"

"Beraber iş yaptığımız şirketlerden birinin sahibi."

"Ne istiyormuş?"

"Hiçbir şey. Sadece bu dönem beraber çalışmayacağız."

"Buna mı sinirlendi? Vay be! Ne kadar iyi iş çıkarıyorsan ortakların seni kaybetmek istemiyor."

Efruz sallanan sandalyesini yavaşça Neşe'ye döndürdü.

"Adam batıyor Neşe. Paraya ihtiyacı var ve bizde onun para kaynağıyız."

"Ne yani? Öylece çekilip adamın batmasını mı izleyeceksin? Yardım etmeyecek misin?"

"Burası bir hayır vakfı değil Neşe. Bir şirket. Herkes kendi şirketinden sorumludur. Burada çalışan insanlarda benim işçilerim. O adama yardım etsem benide battığı bataklığa çeker. Burayı kurarken çok emek verdim ve bunu kenara atamam. Ve emin ol ben böyle bir duruma düşsem bir kişi bile yardım eli uzatmaz."

"Vay. Patron olmak böyle bir şey demek ki. Duyarsız."

"Hayır. Acımasız. Ama ben bu ikiside değilim. Sadece aklımı kulanıyorum. Kalbimi değil."

Tekrar bilgisayara döndüğünde Neşe ayağa kalktı.

"Pekala. O zaman ben işimin başına dönüyorum patron."

Efruz kafasını bilgisayardan kaldırmadan "Öyle yapsan iyi edersin. Bu günlerde yanıma fazla uğruyorsun. Böyle devam ederse maaşından keseceğim." dediğinde Neşe olduğu yerde kaldı.

"Sen... Ciddi misin?"

Efruz kafasını kaldırıp düz bir şekilde Neşe'ye baktı. Sonra ise gülüp "Sadece şaka yapıyorum." dedi.

Neşe'de gülüp arkasını döndü ve tam kapıdan çıktığı sırada Efruz "Ama cidden devam edersen maaşından keseceğim." dedi.

Neşe kapıyı kapattıktan sonra sırtını kapıya yasladı.

"Tamam. Şimdi buradakilerin Efruz'dan neden korktuğunu anladım."

. . .

Rüzgar ile Anıl odaya girdiklerinde Rüzgar öne çıkıp "Bizi çağırmışsın?" dedi.

Özgür kapıya ulaşıp etrafa baktıktan sonra kapıyı kapatıp kilitledi. Sonrada toplantı salonunun perdelerini kapattı.

Anıl "Noluyor abi?" dediğinde Özgür arkasını döndü.

"Aramızda bir ajan var."

"Ne? Neyden bahsediyorsun abi?"

"Karakolda 40. Senfoniden biri var."

40. SENFONİWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu