[5]

1.2K 93 2
                                    

"Yağmur yağmaya başladı

Hoppla! Dieses Bild entspricht nicht unseren inhaltlichen Richtlinien. Um mit dem Veröffentlichen fortfahren zu können, entferne es bitte oder lade ein anderes Bild hoch.

"Yağmur yağmaya başladı." dedi Taehyung camın önündeki mermeri silerken. Dolapların üstünü silmeyi bitirdiğimde omuz silktim: "Burası Seul, her an yağmur yağabilir."

Yerleri, masaları, dolapları ve camım önündeki mermeri silmiştik. Son olarak tahtayı sildiğimde montumu giyindim. Taehyung öylece duruyordu. Bir süre bakıştıktan sonra "Gitmiyor musun?" diye sordum. Kalktı ve montunu giyindi. Yerde duran şemsiyesini eline aldığında kafasıyla "Gidelim." işareti yaptı.

Taehyung, bir süre şemsiyesiyle ikimizi de ıslanmaktan kurtarsa da yollarımız ayrım noktasına gelmiştik. Gitmek üzereyken saçımdan tutup hafifçe çekti. Bunu neden yaptığını anlayamayarak ona döndüm. Elini ensesine götürüp kaşıdı: "Bugün için özür dilerim, benim yüzümden sen de ceza aldın."

Gülümseyerek "Sorun değil, beni buraya kadar ıslanmaktan kurtardığın için seni affediyorum." dediğimde rahatlamış bir şekilde gülümsedi.

"İstersen şemsiyeyi sana verebilirim." dedi tekrar arkamı döndüğümde. Kafamı ona çevirerek "Durak hemen şurası, koşarak giderim." dedim. Durağı elimle gösterirken beş metre uzaktaki direkte yaslanan Jungkook'u gördüm. Yine beni mi bekliyordu? Göz göze geldiğimizde elindeki şemsiyeyi göstererek gelmemi işaret etti. Taehyung'a döndüm: "Bir arkadaşım orada, onun da şemsiyesi var."

Taehyung Jungkook'a kısa bir bakış atıp bana döndü: "Eğer yalan söylüyorsan yarın geldiğinde seni döverim."

Gülümseyerek "Arkadaşım olup olmadığını yanına gittiğimde göreceksin dediğimde alnıma fiske atarak "İyi git bakalım." dedi. Görüşürüz, dedikten sonra Jungkook'un yanına doğru hızla koştum. Birkaç saniye içinde çok ıslanmadan Jungkook'un şemsiyesinin altındaydım.

"Benim yanıma gelene kadar onu sevgilin sandım." dediğinde kaşlarımı çattım: "Sevgilim olsa senin yanına gelemez miydim yani?" O da yalandan kaşlarını çattı: "Genelde öyle oluyor."

Otobüs durağına gittiğimizde otobüsün gözlerimiz önünde gidişini izledik. Jungkook'a döndüm ve "Tüh, gitmem için biraz daha beklemen gerekecek." dedim. Sırıttı: "Otobüse ben de bineceğim, senin için beklemiyorum."

Bir günde daha ne kadar rezil olabilirdim acaba?

Nephente[s] • JJKWo Geschichten leben. Entdecke jetzt