Decline • [bxb]

06

× × × × ×

  Kafeye giriş yapan Murat etrafını süzerken gözleriyle Deniz'i aradı. Köşede oturmuş arkadaşıyla gülerek sohbet ediyordu. O gün ağlamasaydı ve onu dövmüş olsaydı, bugün burada böyle keyifle gülüp sohbet ediyor olabilecek miydi?

  Olamayacaktı... diye geçirdi içinden. Büyük ihtimalle iyileşmeye başlayan yaralarıyla evde istirahat ediyor olurdu.

  "İyiki ağlamışsın.."

  Adımlarını o tarafa çeviren Murat'ın onların yanına ulaşması çok da uzun sürmedi. Birkaç saniyenin ardından masanın yanına gelerek dikildi ve geldiğinin farkına varılmasını sağlamak adına boğazını temizledi. Deniz ve arkadaşının bakışı ona döndü. Lâkin Murat arkadaşına değil, sadece Deniz'e bakıyordu.

  Sonuçta buraya arkadaşını değil, Deniz'i görmeye gelmişti. Gereksiz sohbete girmesine gerek yoktu.

  "Selam." diyerek elini Deniz'e uzattı Murat. Deniz oturduğu yerden kalktı ve kendisine uzatılan eli sıktı. Dediğine cevap olarak da sadece başını sallamakla yetindi. Tedirgin olmaya başladığını hissediyordu. Murat'ın neden bu kadar ısrarla buraya kadar geldiğini hâlâ anlayamamıştı. Daha önce ettiği kavgalarda kimseyi dövmede bırakmadığı için kesin dövecek beni diye düşündü.

  Murat elini bıraktı ve olduğu yerdeki sandalyeyi çekerek oturdu.

  "Ee, ne konuşuyordunuz? Böldüm sanırım."

  Murat hem Deniz'i hem de arkadaşını süzerken, Deniz "Hiç. Havadan sudan." diye yanıt verdiğinde Murat dediğine güldü. "Yani boş yapıyordunuz?" Deniz bu soru karşısında yüzünü buruşturdu ve alaycıl bir sesle güldü. "Ha ha ha."

  "Şey... Ben de Leyla."

  İki gencin de bakışları kıza döndü. Murat sormadım bakışı atsa da kız umursamadan devam etti konuşmasına. "Deniz ikimizi de tanıdığı için tanıştırır mı diye bekledim ama beni unuttu sanırım."

  "Yoo, unutmadım." diye atladı Deniz. "Onunla tanışmana gerek yok." Bu sefer bakışlar Leyla'dan Deniz'e yöneldi. Gelir gelmez ortamın durduk yere gerilmesini istemeyen Murat ise, "İsmim Murat." diye yanıt verdi. "Röntgenci Deniz'le de yeni tanıştık." Leyla ise anladım anlamında başını sallamakla yetindi.

  * * *

  Masada ilk anlara göre biraz daha iyi sohbet dönüyordu.

  Deniz, meyve suyundan içmek için dudaklarını pipetine götürdü. Meyve suyunu yudumlarken Leyla'yla ders hakkında konuşan Murat'a çevirdi bakışlarını. Daha onunla sınıfları bile tutmuyordu, neyin dersini soruyordu acaba ona? Murat son sınıf öğrencisiydi, onlar ise daha ikinci sınıftı. "Kesin Murat yakışıklı olduğu için konuşmaya çalışıyordur." diye geçirdi içinden.

  "Murat, dudağının kenarına ne oldu?" Soruyla birlikte Murat'ın eli bilinçsizce dudağına dokunurken, Leyla konuşmaya devam etti. "Yaran kabuk tutsa da ne olduğunu merak ettim. Kavgacı bir tipsin sanırım."

  Bu soruyla düşüncelerin içinden sıyrılan Deniz, dalgınlıkla sonuna yaklaştığı meyve suyunun pipetini dudaklarının arasında serbest bıraktı ve Leyla'ya baktı. Neden sormuştu bunu şimdi? Ona neydi onun dudağındaki yaradan? Laf lafı, laf da götü açardı onun için. Leyla biraz dedikoducu bir tipti. Başkalarına anlatabilirdi. Bu yüzden de o anda yaşadıkları rezillikleri, daha doğrusu kendi rezilliğini bilmesine gerek yoktu.

  "Çok da önemli bir şey değil." dedi ve diyeceği şeyle ne tepki vereceğini görmek adına onu izleyen Deniz'e çevirdi bakışlarını. Göz göze geldiklerinde "Yavru bir kediyle oynuyordum. Oynarken onu biraz sinirlendirdim ve sinirlenince hafiften tırmaladı." dedi ve Deniz'e göz kırptı. Deniz ise bir şey demeden yutkunarak önüne döndü ve sessizce meyve suyunun sonlarını içmeye devam etti. Bu durumda nasıl onunla dalga geçebiliyordu anlam veremedi. Gerçi rezil olan o değildi. Dalga geçmesi normaldi biraz.

  Murat ise Deniz'in bu hâline güldü. Utanmış mıydı acaba dediği şey yüzünden?

  Bu bakışın farkına varan Leyla ise hafif kaşlarını çattı ve rahatsız olduğu, Murat'ın Deniz'e olan bakışları yüzünden boğazını temizledi. "Pekâlâ. Bir şeyi daha merak ettim. Denizciğim beni ilgilendirmez ama, arkadaşının sevgilisi var mı?" Deniz sorunun cevabını bilmediği için meyve suyundan bir yudum alıp, dudaklarını az bir şey pipetten ayırdı ve Murat'a baktı. "Var mı?" Murat başını iki yana sallayarak sorusunu reddetti. "Yok."

  Deniz cevabı üzerine Leyla'ya baktı. "Duydun, yokmuş."

  "O zaman gay mi?"

  Murat soruyla şaşırırken, Deniz'de şaşkınlığıyla gözlerini büyüttü ve meyve suyundaki pipeti serbest bırakıp Leyla'yı uyarmak adına boğazını temizledi.

  "Ne boğazını temizliyorsun Deniz? Arkadaşın ibne mi değil mi diye merak ettim."

  Deniz'in gözleri biraz daha büyüdü. Karşısındaki insanın sinirlenince ne kadar sinirli biri olabileceğini olduğunu bilmiyordu. Ve bundan daha da önemlisi cinsel yönelimini bilmeden bu şekilde konuşmamalıydı. Gerçi bilse bile bu şekilde konuşmamalıydı.

  "Leyla, kendine gel. İbne de ne demek öyle? Hiç yakışıyor mu?"

  "Gaylere deniyor. Sanki hiç bilmiyorsun ne olduğunu."

  "Ne olduğunu biliyorum. Dediğin şey hiç hoş değil."

  Murat, arkadaşına susması için birtakım uğraşlar içerisinde olan Deniz'in kolunu gayet sakin bir şekilde tuttu ve "Bir saniye Deniz." diyerek onu susturdu. Tüm bakışlar Murat'a dönerken, Murat'ın iğrenen bakışları ise ilk kez ciddi anlamda Leyla'nın üzerindeydi.

  Murat, "Evet, öncelikle başta dediğin gibi şu lüzumsuz arkadaşınla tanışmamıza gerek yokmuş. Ama bir hata yapıp tanışmış bulunduk. Ve yine daha önce yapmadığım bir şeyi yaparak Deniz'in arkadaşısın diye seninle biraz da olsa konuştum." dedi ve cevaplarını duymak istediği için arkasına yaslandı. "Ama herkesin de bir çizgisi olması gerektiğini düşünüyorum. Bir konu hakkında ne kadar konuşması gerektiğini, konuşurken de nerede susması gerektiğini bildiği bir çizgi."

  Konuşmasına devam ederken Leyla'ya olan küçümser bakışlarıyla, "Öncelikle gay değilim." dedi ve ekledi. "Hem, olsam bile bunun seni ilgilendiren bir konu olduğunu düşünmüyorum." Leyla insanların damarına basmayı seven bir kız olduğu için dediğine sadece güldü. "Bu kadar ciddileştiğine göre sen de bir ibnesin."

  "Dua et kızsın. Yoksa şu an kullandığın o kelimeden dolayı seni burada sinirimi alana kadar döverdim. Kimse seni elimden kurtarama-" derken Deniz daha fazla dayanamayarak lafını böldü ve hızla aralarına girdi. "Leyla, yeter. O gay değil tamam mı? Ortalığı boşuna kızıştırmaya çalışma."

  Leyla'nın alaycıl bakışları onu duymadan birazdan diyeceği şey yüzünden Murat'ın alacağı yüz ifadesinde keyifle geziniyordu.

  "Deniz, senin ibnelerle arkadaş olacağını hiç düşünmezdim. Hiç belli etmiyorlar ve onları görmek bile midemi bulandırıyor. İğrençler."

  Murat kendisine daha fazla hâkim olamayarak sinirden güldü ve ayaklandı. "Burada iğrenç birisi varsa o da sensin. Senin gibi insanları olduğu gibi kabul etmeyip, kendisi dört dörtlükmüş gibi birilerine laf atan ve bir de bununla eğlenen aşağılık insanlar da benim midemi bulandırıyor. Senin gibi insanları görmeye tahammül dâhi edemiyorum."

× × × × ×

Muraaaaad bak götünü ısdırırım senin evladım benim 👁👄👁

Leyla şırfıntıdır diyenler beyensin sayımızı bilelim zjawjdkyskfşa