15

4.6K 317 19
                                    

× × × × ×

  》2 HAFTA SONRA《

  Deniz'in Rüyası

  Murat'ı yine kavga için bir yere çağırmıştım. O da beni dövebileceğinin farkında olduğu için her zamanki gibi kabul etmişti. Yaşımdan dolayı bunu mazur görse ve kabul etmese ne olurdu yani? Beni dövmeye bu kadar mı meraklıydı?

  Onu beklerken yaslandığım duvarda aşağı kaydım ve cebimdeki albeni çikolatamı çıkarıp açtım. O gelene kadar çikolatamı yiyecektim. Bu sefer kim bilir nasıl dövecekti beni de kaç gün ağzımı bile açamayacak ve çikolata yiyemeyecektim.

  Çikolatamı ısırırken kafamda tek bir düşünce vardı. Acaba yine bana vuracak mıydı?

  Eli çok ağırdı ve her ne kadar belli etmemeye çalışsam da geçen bana vurduğunda bir an başım bedenimden ayrılacak sanmıştım. Bu acı hisle yavaşça vurduğu yere dokundum. Acısı birkaç gün sonra geçmiş olmasına rağmen izi daha yeni yeni yok oluyordu. Daha bu tam yok olmamışken yine benim mallığım yüzünden yerine yenileri eklenecekti.

  Oflarken somurttum. Neyime güvenip o caniyi çağırıyordum ben kavgaya?

  Çok salaktım...

  Çikolatamı yiyerek düşüncelere daldığım için önüme kadar gelmiş olan Murat'ı bana seslenene kadar fark etmemiştim bile.

  "Çocuk gibisin. Bu yaşta bir erkek kavgaya çağırdığı birisini beklerken oturup çikolata yer mi?"

  Alayla kurduğu cümlesiyle beraber hızla dudaklarım arasındaki çikolatamı aldı. Çikolatamı almaya çalışsam da oturur pozisyona geçmekten başka bir şey yapmamıştım. Oyuncağı elinden alınan çocuk gibi ağlamaklı bir hâle bürünürken, önce ağırca yüzüne, ardından aldığı çikolatama baktım. Hem bitmek üzereydi, neden böyle söylüyor ve çikolatamı alıyordu ki şimdi?

  "Yiyebilir... Ne var bunda?"

  "Bir şey yok..." dedi ve çikolatama bakarak ekledi. "Bu da az kalmış. Kalanını çöpe atsam bir şey olmaz herhalde. Sonuçta buraya senin çikolata yiyişini izlemeye gelmedim."

  Kaşlarımı çatarak, "Hayır, az kaldıysa geri ver. Ben hızlıca yerim ve sen de neden geldiysen istediğini yapabilirsin bana." dedim.

  Dediğimi onaylayıp, küçükçe nefes vererek güldü ve karşımda dizlerinin üzerine çöktü. "Hım... Demek istediğimi yapabilirim sana?" Soru soran cümlesine bir şey demedim. "O zaman sana geri vermeliyim." Yine bir şey demedim. Ancak o ise çikolata paketini açarak çikolatayı içinden çıkardı ve geri dudaklarıma doğru uzattı. İtiraz etmeden dudaklarımı aralayıp, çikolatayı aldım.

  Benim almamla üzerime eğildi ve çikolatayı ucundan ısırdı. Bunu yapmasını beklemediğim için, utanıp panikleyerek çikolatayı serbest bıraktım ve omuzlarından onu itekledim. "N-ne yapıyorsun sen?"

  "Çikolata yiyorum..."

  Yutkundum. Her yerim boşalmış gibiydi. Hareket etme gücünü bir türlü kendimde bulamıyordum.

  "Niye? Daha hızlı bitirip, beni bir an önce dövebilmek için mi?"

  Murat dediğime bir şey demeden olduğu yere oturdu ve bacak arama yerleşerek, bacaklarımı kendi bacaklarının üzerine attı. Pozisyonumuz hiç uygun değildi. Birileri görürse hoş olmazdı.

  "Murat... Kalk ve beni döv. Allah aşkına ne yapıyorsun sen bana?"

  Elini tişörtümün içine sokarak "Hiçbir şey..." dedi ve iyice dibime girdi. Eli tenimi yakarak ağırca vücudumda dolanıyordu.

  "Ah..."

  Ağzımdan çıkan şeyle kendime olan şaşkınlığım artıyordu. İlk kez bir erkek dokunduğu için mi olmuştu bu?

  Bilmiyordum...

  Onu, vücudumda gezinen o yaramaz elini durdurmak istiyordum ancak durduramıyordum. Çünkü o yaramaz elin bana daha çok dokunmasını istiyordum.

  Elini gezdirmeyi karnımın üzerinde bıraktı ve elini ağırca yukarı kaydırdı. Bana ilk kez bir erkek dokunsa da, sanki o ne istediğini biliyor gibiydi. Eli mememe ulaştığında işaret parmağını sürttü. Dokunuşuyla ürperip daha fazla dayanamadım ve başımı omzuna koyarak gözlerimi yumdum.

"Mu-murat..."

  "Tenin... Çok hassas ve pürüzsüz. Bu ben de en ücra noktalarını bile keşfetme isteği uyandırıyor..."

  Güç bela gözlerimi aralayıp, başımı kaldırdım. Göz göze geldiğimizde gülümsedi. Ben ise ağırca yutkundum. Buraya beni dövmeye gelmemiş miydi? Neden böyle bir şey yapıyordu?

  Şaşkınlığımdan faydalanarak aramıza düşen çikolatayı tekrar dudaklarıma yerleştirdi ve ucundan yine ısırıp kalan son parçayı diliyle ağzıma doğru itti. Parçayı güç bela yerken benim o anki durumuma aldırış etmeden kulağıma eğildi ve dudaklarını sürterek fısıldadı.

  "Keşfedeyim mi?"

  Gözlerim bu soruyla bir anda aralanırken, düzensiz nefesimi ve göğüs kafesimi delecekmiş gibi delice atan kalbimin sesini kulaklarımda duyabiliyordum.

  Bilinçsiz bir şekilde etrafımı kontrol edip, Murat'ın olup olmadığını kontrol ettim. Neyseki yoktu...

  İlk ana oranla heyecan ve şaşkınlığım bedenim üzerindeki etkisini kaybederken aşağıda sertleşip, acı çeken aletimi hissetmemle ağırca yutkundum. Olduğum yere kıvrılırken gözlerimi yumdum.

  "Hayır..."

  Ne yani, rüyamda gördüğüm bu küçücük şeyle tahrik mi olmuştum ben?

× × × × ×

Yaaa evet, tam olarak öyle oldun bebisim XDDDD wet dreams fln s.s..s.s.

Decline • [bxb]Where stories live. Discover now