"Geçmişin tuğlaları birer birer geleceğe devriliyor."
Göl milimi milimine kan dolmuştu, suyu hissetmek imkansız hale gelmişti. Sessizlik şamatayı böldüğünden beri her şey silik silikti.
Her şey yarım yamalak.
"Elroy!" İkisi de birbirine sesleniyor, ikisi de birbirini duymuyordu. Lâl, sağır, kör olmuşlardı bir anda.
Ve yine bir anda, ikisinin de aklında başka sahneler yer etmeye başladı. Anais, tablo, renkler, hastane... Yabancı yüzler, yabancı yerler... "Elroy..." Fısıltısı evrenin bir bölümüne hapsoldu, kimse duymadı, Elroy duymadı...
Kan ağzından sızdığında ağır bir kusma isteği can buldu bedeninde. Göl yutuyordu, Anais'i, Elroy'u, yaşanan ve yaşanmayanları...
Göl, yaşanan ve yaşanmayan ne varsa hapsediyordu.
Geçmiş nasıl geleceği bırakmadıysa, gelecek de geçmişten kopamadı esasında. Kimse karşılık almayacak kadar saf olmadı.
Bir kalp, bir ceset, bir yürek yangını, bir son... Binlerce bilinmeyen, görünmeyen binlerce düşman...
Geçmişin tuğlaları birer birer geleceğe devriliyor. Göl tüm ihtişamıyla yutuyor, yoktan var olan dalgalarıyla enkaz yaratıyor.
Kurtulmak imkansız, lanetlerin gölgesi düştü üzerlerine. Kafaları allak bullak, yedi renk, diğer renkler, ne varsa birbiri içinde. Bir girdaba düşmüşçesine savruluyor ve düşünemiyorlar.
Belkiler ve keşkeler yok artık, olan oldu ve dönüşsüz yolda yapılacak tek hareket yola yol katmak olabilir.
Başlangıç çok geride kaldı, son ise asla gelmeyecek kadar uzak...
...
İlk kitabın sonuna bu sefer gerçekten geldik, başka bir sürprizle karşılaşmayacağımızı umuyorum elwkhew
Yazdıklarımın sizlere bir şeyler katmasını istiyorum, eğer bunu başarabildiysem ne mutlu bana. Bu satıra, bu kitabın size kattıklarını yazmanızı rica ediyorum.
Son kitapta görüşmek üzere 🤍
YOU ARE READING
GEÇMİŞİN RUHLARI: KAMELYA
FantasyAnılar, ruha sinmiş tatlı bir kokuya indirgendi. Yaşananlar, kan sızdıran lanetlere gebe halde. Masumiyet bir hançerin ucunda asılı kaldı. Kader o gün devreye girdi. Tanrı, tertemiz ruhu yedi büyük günahın kucağına bıraktı. 18.yüzyıldan 21.yüzyıla u...
