27.Bölüm ''Doğuş''

13K 689 293
                                    

27. bölüme hoş geldiniz.

Vote attıysanız başlıyoruz :)

USMANIM VOTE ATMADAN NEREYE GİDERSİN?

- BEN VOTE ATMADAN NEREYE GİDERİM SAFİYE?

- - -

''Yazdım çizdim hayal ettim Sazla sözden ibarettim. Arkamı döndüm emanet ettim. Anlayamadın ya. Aklım fikrim kaynayınca, Söz müzikle ağlayınca Kalbimi açtım ibadet ettim. Ama o anladı, O beni anladı. Dibine kadar... Dibine kadar o...''

Kulağımda Aris'in bana verdiği kulaklıktan şarkı çalarken kaşlarımı çattım.

Benim tarzım değildi.

Aris'le birlikte bugün çoğu şeyi açığa kavuşturacaktık. Neden Can'ın beni öldürmek istediğini öğrenecektim, ailemin gerçekten beni bırakıp, bırakmadığını öğrenecektim.

Aris beni birkaç tane bilgisayarın olduğu odaya getirmişti. Oda ful siyahken sadece birkaç koltukla çevrili masa, birkaç bilgisayar ve bir kapının olduğu bir odaydı.

''Neden buraya geldik?'' Kulaklığımın tekini çıkartıp, Aris'e baktım. kafasını yana yatırmış bir şekilde bana bakarken gülümsedi.

''Seni hazırlayacağım.'' Ona anlamaz şekilde bakarken;

''Bana gerçekleri göstereceğini söylemiştin.'' dedim. Aris alt dudağında dilini gezdirip, birkaç adım üstüme yürüdü.

Yerimde sabit bir şekilde kalırken ofladı.

''Sena gerçekleri göstereceğim yanı sırada hazırlayacağım evet, buna ters bir şey söylediğimi hatırlamıyorum.'' dedi.

Kafamı iki yana salladım;

''Burada ne yapacağız?'' Aris burnunu hafifçe çekerek üstten üstten bana baktı.

''Seni hazırlayacağım yerle tanıştırmaya getirdim.'' Anlamaz bir şekilde ona baktım.

''Nasıl yani?'' Aris biraz daha bana yaklaşıp;

''Seni bilgisayar ortamıyla tanıştıracağım.'' Hazırlamak derken bundan mı bahsediyordu? Ben dövüş, yalan konusundan bahsediyor sanmıştım.

Bu düşüncelerim dilime döküldü;

''Bundan mı bahsediyordun? Ben dövüş sanatları falan sanıyordum ya!'' Aris gülümseyerek, bir elini saçlarıma atarak, omzumdaki saçlarımı geri attı.

''Çok klişe olmaz mıydı küçüğüm?'' Anlamaz biçimde kafamı iki yana salladım.

''Ben seni bilgisayara hazırlayacağım sen kan görmeye dayanamayacak kadar küçük ve sevimlisin.'' Kaşlarım alayla yukarı kalkarken;

''Ben sağlık lises-'' Konuşmama izin vermeden bir elini dudaklarımın üstüne yerleştirip, beni susturdu.

''Şst!'' Kolumdan tutarak bilgisayarların yanına gidince koltuğuna beni oturttu.

''Senin için birkaç dostumla konuştum, en kısa sürede hazır olacaksın.'' Bilgisayarın yeşil ekranına anlamsızca bakarken;

''Ailem, Can?'' dedim. Aris sıkıntıyla oflarken;

''Önce seninle bir sözleşme imzalamamız lazım.'' Ona anlamsızca bakarken kaşlarım büzüldü.

''Ne sözleşmesi?'' Aris beyaz dişlerini önce sürer şekilde gülümseyip;

LİTOST (+18) 'Askıda' Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin