Bölüm 9 : Sayılar

1.5K 80 21
                                    

Bir hafta. Koskoca bir hafta geçmişti. Bir haftadır kimse ondan haber alamamıştı. Selin konuşmadığı ailesini bile aramıştı ama kimse nerede olduğunu bilmiyordu. Bir haftadır doğru düzgün aklımı kullanamıyor bir ölü gibiydim.

"Hadi yavrum aç ağzını. Bak bir şeyler yemen gerekli bir haftada incecik kaldın." dedi Esila.

"İstemiyorum."

"Hadi anneannem. Hadi aç ağzını. Lütfen benim için."

"Tokum." Yesemde gidip kusuyordum zaten. Ayağa kalkıp yavaş adımlarla merdivene yöneldim. Üst kata çıktım.

"Kızım?" Cevap vermeden kapıyı açıp içeri girdim yatağa uzandım. Kapı yavaşça çalındıktan sonra açıldı.

"Güzel kızım, iyi misin?"

"Değilim." diye mırıldandım ağzımdan çıkan hıçkırıkla.

"Onu seviyorsun." Yanıma oturdu.

"Seviyorum."

"Onu bulacağım, senin için bunu yapacağım ama önce toparlanman gerek. Bilmen gereken şeyler var. Bana annenin yazdığı mektubu verir misin?"

"Ne oldu?"

"Oku bunu." Elinde annemin ona yazdığı mektup vardı. Göz yaşlarımı silip ayağa kalktım. Çekmeceden. Mektubu çıkarıp uzattım. Elindeki mektubu açıp okumaya başladım.

Sevgilim, Ateş'im. Kızımıza iyi bak. Ben yanınızda olamayacağım. Şimdi sana bir şey anlatacağım. Bu mektubu yazmışsam Alev doğmuştur. Ve o iğrenç adam benim öldüğümü yazmıştır. Bu mektupları güvenli olsun diye saklayacağım. Anahtarı benimle olacak.  Ölmedim Ateş. Kaçıracak beni. Yurt dışına. Bul beni. Seni seviyorum sevgilim.

Heyecanla karşımdaki adama baktım. Çatık kaşlarla mektuba bakıyordu. Sonra mektupta yazan cümleyi tekrar etti.

"Bu cümleden dokuz kelime öncesi, sana şimdini versin. Dokuz kelime öncesi. 'Atladım' annen sana mesaj vermiş. Atladım demiş. Atlayacağım dememiş. Atladım demiş. Annen bu mektubu sen doğduktan sonra yazmış. Annen ölmemiş Alev."

"Annem yaşıyor mu?!"

"Evet bebeğim, annen yaşıyor." Birden heyecanla karşımdaki adama sarıldım. Kollarını sıkıca bana dolandığında sıcaklığını hissettim. Baba sıcaklığı.

"Güzel kızım. Anneni bulacağız bebeğim. Anneni bulup kurtaracağız."

"Annemi bulacağız değil mi, baba?" Gözünden bir yaş düştü. Gülümsedi.

"Rüya değil dimi?"

"Değil." dedim gülümseyerek. Aklım hâlâ ondaydı. O beni terk etmişti.

"Öhöm, şimdi ağlamanın sırası değil. Şimdi anneni bulacağız. Sonra damat bozuntusunu. Sonra mutlu olacağız ve mutluluktan ağlayacağız." Gülümsedim.

"Plan yapmalıyız." dedim kollarından ayrılarak.

"Aşağıya in, herkesi toplayacağım."

"Annemi bulacağız değil mi baba?"

"Bulacağız kızım. Bulacağız." Gülümseyip aşağıya indim...

Yarım saat sonra tam takım herkes buradaydı. Herkese olanları anlattığımızda anneannem bayılmıştı. Kucağımda yatıyordu.

"Anneanne, gözlerini aç. İyisin sorun yok." Yavaşça gözlerini araladı gülümsedi.

"Kızım, yaşıyor dimi anneannem?"

Erkek LisesiWhere stories live. Discover now