Erkek Lisesi

Bölüm 16 : İlk Evli Hamburger

Yaklaşık beş buçuk saat sonra Antalya'ya gelmiştik. Otele gelip oda kartlarımızı almıştık. Odaya girdiğimizde kapıyı kapattım. Odaya girdiğimde Bartu'nun kendini yatağa bırakmış olduğunu gördüm. Yaklaşık altı saattir araba kullanıyordu. Diğer üçü uyurken biz uyumamıştık. Yanına uzanıp başımı kolunun üzerine koydum. Başını bana doğru çevirdi. Gözlerimi kapattım.

"Birkaç saat uyumalıyız." dedim kapalı gözlerimle.

"Uyuyalım." Kollarını belime sardı. Başımı boynuna soktum. Derin bir nefes aldım. Sıcaklığını hissettim. Uyku beni kollarına aldı. Bir anne gibi sarmaladı..

Gözlerimi bir kaç saat sonra açtığımda yanımda uyuyan bir adam gördüm. Gülümseyerek yanağına ufak bir öpücük bıraktım. Gülümsedi.

"Günaydın, kocacığım." Gülümsemesi genişledi.

"Günaydın karıcığım." Gözlerini aralayıp dudaklarıma ufak bir öpücük bıraktı. Kapı çalınmaya başladığında sıkıntılı bir nefes verdi.

"Bu yüzden onları istemedim." Gülerek ayağa kalktım. Kapıyı açtığımda üçü de kapıdaydı. Hızla içeri girdiler.

"Kalkın kalkın zaten kahvaltı kaçtı dışarda yiyelim bari." dedi Selin.

"Saat kaç?" dedim kaşlarımı çatarak.

"Saat tam ikiyi beş geçiyor." Hâlâ gözleri kapalı yatakta uzanan kocamın yanına uzandım.

"Zaten yakında akşam olacak hadi uyuyalım." Gözlerimi kapattığımda kollarını belime sardı.

"Çıkarken kapıyı kaparsınız."

"HEY KALKIN BEN HAVUZA GİRMEK İSTİYORUM.!!" diye bağırdı Selin.

"Git gir bizi rahat bırakın." dedi Bartu boğuk sesi ile. Başını boynuma gömmüştü ve sesi boğuk geliyordu.

"Ya Alev, sıcak su, güneş, meyveli içecekler. Hadi sen gel en azından?!"

"Karımı rahat bırak." dedi Bartu düz sesi ile.

"Biz gidersek sadece uyuyacak mısınız?" diye sordu Anıl tek kaşı havada. Bartu gülmeye başladı. Başını kaldırıp konuştu.

"Başka ne yapmamızı istersin?"

"Hey.!" dedim sinirle. Anıl hızla gelip kolumu tuttu.

"Kalk kalk kalk.!! Yemek yemeye gidiyoruz.!"

"Hey, bırak kolumu tamam geleceğim." Ayağa kalktığımda Bartu da sıkıntılı bir nefes verip ayağa kalktı.

"Çıkın da hazırlanalım.!"

"Kapıdayız çakma Romeo ve çakma Juliet." dedi Emre dışarı çıkarken. Kapı kapandıktan sonra bavulumu açıp içindeki elbiselere bakmaya başladım. Nar çiçeği renginde önü kısa arkası topuklarıma doğru uzayan elbiseyi alıp tuvalete girdim. Üzerimi çıkarıp elbiseyi giydiğimde düğmelerini ilikledim. Dolgu topuk sandaletlerimi giyip saçlarımı saldığıma hazırdım. Bartu da hazırlanmıştı.

"Çıkalım mı?"

"Çıkalım." Uzattığı elini tuttum beraber dışarı çıkıp aşağıya indik. Lobide oturan Selin'lerin yanına gittik.

"Gidelim mi?" dedi Selin gülmseyerek.

"Gidelim." Dışarı çıktığımızda önceden ayarladığımız arabayı valenin getirmesini bekledik. O sırada yıllar sonra o sesi duydum.

"Alev?" Başımı çevirdiğimde onu gördüm.

"Deniz?"

"Seni burada görmeyi beklemiyordum." deyip elini tuttuğum Bartu'yu umursamadan bana sıkıca sarıldı. Bartu elimi daha sıkı tuttu.