Bölüm 17 : Korkuyorum

1.5K 77 8
                                    

Gözlerimi mükemmel bir sabaha araladım. Odadaki dağınıklığı es geçip yanımda uyuyan adama baktım. Gözlerimi araladım.

"Günaydın karıcığım."

"Günaydın kocacığım." Gülümsedi. Kulağıma yaklaştı.

"Dün gece mükemmeldi." Yanaklarımın kızardığını hissettim.

"Oda dağılmış." dedim gözlerimi kaçırarak.

"Evet, dağılmış." Dudaklarını birbirine bastırdığını görebiliyordum.

"Gülme Bartu.!"

"Gülmüyorum bebeğim." dedi gülerek.

"Gülüyorsun.!" Arkamı döndüm. Kollarını belime sardı. Başını yüzümün üzerine koydu.

"Sen bana trip mi atıyorsun?" Cevap vermedim.

"Şaka yapmıştım. Gülmüyorum. Hadi karıcığım dön lütfen bana. Gözlerini görmek istiyorum."

"Gülmeyeceksin?"

"Gülmeyeceğim." Ona doğru döndüm.

"Saat daha erken. Bizimkiler gece geç geldiler ve öğlene kadar yatarlar kesin. İstersen bütün günü onlar ile geçirebiliriz. Ya da istersen şimdi kaçıp bütün günü beraber geçirebiliriz."

"Aslında benim daha güzel bir planım var."

"Hım? Neymiş o?"

"İzmir'e dönelim. Yeni evimize. Kimseye haber vermeden? Kapatalım telefonları da kalsınlar burada, orada istediğimiz kadar yalnız kalırız." Gülümsedi.

"Hadi kalkalım o zaman. İzmir bizi bekler. Yataktan kalkıp üzerimdeki geceliği çıkardım. Islak olan saçlarımı yukarıdan topuz yaptım. Üzerime giydiğim ince askılı tişört ve kot şortun altına beyaz sporlarımı giyidim. Güneş gözlüğümü de kafama taktım. Kıyafetleri hızlıca bavullara koyduk. Odadan çıktığımızda aşağıya inip çıkış işlemlerimizi hallettik. Geldiğimiz siyah minibüs ile dönecektik. Bavulları yerleştirdiğimizde telefonları kapatıp sabah güneşinin sıcaklığı yüzümüze vura vura yollara çıktık. Açık camdan esen meltem yüzüme çarpıyor, toplamış olduğum saçlarımın diplerindeki saçları çıkarıyordu. Sapsarı Güneş tam karşımızda bize gülümsüyordu. Arabanın içinde çalan hareketli müzik gülümsetiyordu. Fazla acele etmeden altı saatte yeniden izmirdeydik. Evin önünde arabayı durdurduk. Saat henüz ikiyi biraz geçmişti. Sekiz gibi yola çıkmıştık. Bavullarımız alıp yeni evimize girdik. Üst kata çıkıp ferah yatak odasına girdim. Bavulları sonra yerleştirmek üzere kenara bıraktım.

"Bir süre herkes bizi balayında biliyorken evimizde kalabiliriz bence." dedim gülümseyerek.

"Bizi istedikleri yerde bilsinler yalnız kaldığımız için mutluyum."

"Şimdi sen bana yardım edeceksin."

"Hangi konuda?"

"Çamaşır katlama konusunda."

"Ben mi?"

"Evet sen."

"İyi de ben yapamam ki?"

"Ben katlayacağım sen yerleştireceksin."

"Başlayalım o zaman." Bavulları açıp yatağın üzerine koyduğumda her şeyi tek tek katlamaya başladım. Bartu da katladıklarımı benim söylediğim yerlere kaldırıyordu. Yaklaşık iki saatin sonunda işimiz bitti.

"Sonunda." diyerek yatağa oturdu.

"Umarım çamaşır katlamayı öğrenmişsindir. Artık hep birlikte katlayacağız."

Erkek LisesiWhere stories live. Discover now