Bölüm 64 = İlk Kurşun

1.9K 140 52
                                    

Selim arkasından başına dayanan silahın namlusunu hissettiği an dondu kaldı.

Aslı "Herkes silahını indirsin adam akıllı konuşalım" dese de Selim sinirli bir şekilde "Uğur Zeliha'yı bırakmadığı sürece silah filan indirmem ben" diye itiraz etti.

Uğur "O iş yaş o zaman, çünkü Zeliha'yı bıraktığım an beni vurursun" derken Cem az önce Aslı'nın kendisine verdiği silahı eline alıp Uğur'a arkasından doğrulttu. 

"İndir o silahını Uğur" dedi bıkkın bir şekilde. Az önce başına aldığı darbeden dolayı gözleri hala buğulu görse de Uğur'a fazla yakın olduğundan ıskalama olasılığı sıfıra yakındı. 

Aslı "İndir o silahını Cem" dedi kaşlarını çatıp ona bakarken. "Ben sana o silahı kendini koruman için verdim Uğur'a doğrultman için değil."

Cem bakışlarını Selim'e çevirdiğinde Selim'inde kendisine baktığını gördü. İkisi de birbirlerine o kadar yorgun, bitkin ve tükenmiş bir şekilde bakıyorlardı ki Cem'in sevgilisine bakarken içi gitti. Günlerdir doğru düzgün uyku uyumadığını biliyordu. Şimdi birde burada herkes birbirine silah doğrultmuşken Selim'in bakışları hala bir miktar rahatlama ve aşkla kendisine doğrultulmuştu.

Aslı "İndir silahını Selim sana yalvarırım" dedi sakince. "Eğer sen indirirsen hepimiz indireceğiz."

Selim Zeliha'nın korku dolu gözlerine bakarken "O kızı serbest bırakmadan olmaz" dedi net bir şekilde. "Ne kadar şuan bana silah doğrultuyor olsan da sana olan teklifim hala geçerli, Zeliha'yı al ve buradan çık."      

Uğur tereddütle "Ne teklifi?" diye sordu Aslıya keskin sorgulayıcı bakışları ile bakarken. 

Aslı derin bir nefes alıp yutkundu, işte şimdi sıçmıştı ama ona yalan da söyleyemezdi bu noktadan sonra. "Ben bizim için Selimden yardım istedim" dediği an Uğur'un bakışı sanki mümkünmüşçesine biraz daha sertleşti.

Kısa bir duraklamanın ardından Uğur düşünmeye başladı. Her şey şimdi daha net bir şekilde rayına oturmuştu. Neden veya niye sorguladığı her şeyin cevabını almıştı birden. Gerçekleri kavradığı an dudağı hafiften yukarı doğru kıvrıldı. "Demek bu yüzden abimler bir sürü elemanları dururken pis işi sana yaptırdılar" derken büyük bir aydınlanma yaşadı. "Bizimkiler bunu öğrendiler ve seni de işin içine çektiler" derken bunu sanki yüksek sesle söylediğinin farkında değil gibiydi. "Seni bildiğin harcadılar. Büşra'yı kaçırdığında bir daha bu işin içinden çıkamayacağını biliyorlardı."

Aslı "Hayır öğrenmiş olamazlar" derken bir kiloluk silahı sanki 10 kiloymuşçasına kollarına ağır gelmeye başlamıştı. Selime doğrulttuğu silahı usulca aşağıya geri indirirken Uğur konuşmaya devam etti. "Ben varken ona sığınacak kadar aptal olduğunu bilmezdim."

Aslıdan önce davranarak Selim "Sadece kendisi için değil, senin içinde istemişti" dediğinde Uğur kahkaha atarak gülmeye başladı. 

"Sen ne dedin? Kesin kabul etmiş ve ne bok yerseniz yiyin sizi asla hapse attırmam elinizi, kolunuzu, sicilinize hiç bir şey eklenmeden sikinizin keyfine gezebilir misiniz dedin?" derken gülmesi yavaş yavaş alçalarak ciddi bir hale dönüştü. "Ve Aslı da buna inanacak kadar salaktı öyle mi?"

"Sen silahını indirmezsen hiç biriniz serbest kalmayacaksınız" dedi Selim durum değerlendirmesi yaparak. Eğer Uğur silahını indirip Zeliha'yı kendisinden bir iki adım bile olsa uzaklaştırsa onu sol omzundan vurabilirdi ama hemen arkasında Cem vardı ve Uğur kenara çekildiği taktirde kurşun direk Cem'e isabet edebilirdi. Sağ omzundan vurmak istese silahı o elindeydi ve Zeliha'yı da sağ tarafında tuttuğundan sağlak olduğu için kendisinden önce davranıp Zeliha'yı da yaralayabilirdi. 

Tehlikeli Sular BxB (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now