26. BÖLÜM "ÖĞRENİLMEMESİ GEREKEN"

187 21 33
                                    

Korkunun içinde uyuya kalan bir tutam cesaretle adımlarımızı Sonaların evinin önünde durdurduk. Zift kokan şehrin ortasında tüm heybeti ile dikilen sarı panjurlu ev, biz yaklaştıkça daha da büyümüştü. Canımızı yakacak gerçeklerin yüzümüze indirdiği her sert darbede, biz ölümsüzler kaçmak yerine dimdik dehşet evinin karşısındaydık. Yaşamımızı derbeder eden notların sakin ama yoğun sularına ramak kalmıştı.

"Açıyorum." diyen Sona ile gözlerimi daldığım karanlıktan çektim ve yavaş hareketlerle anahtarı kilidine yerleştiren arkadaşımı izlemeye koyuldum. Kapıda bıraktığı parmak izleri, terli ve gerçeklere karşı mesafeli idi. Çok geçmeden boş şehirde çevrilen anahtarın beraberinde getirdiği bir klik sesi duyuldu ve Sona başını yavaşça bizlere çevirdi.

"Hadi beyler..."

Sona'nın el hareketi ile önce içeri Uraz girdi. Ardından da Aron ve diğerleri... İçeri bir bir girerlerken arkada sadece ben ve Sona kalmıştık. Birbirimize kısa bir bakış atıp içeri girdik. Arkamızdan etrafı tarayan Sona, kapıyı çevik bir hareketle kapayıp tekrardan kilitledi.

Evin iç kısmına doğru girdiğimizde pek bir farklılık görememiştik. Çünkü bu şehirdeki evlerin neredeyse hepsi birbirine benziyordu. İki katlı ve oldukça seyrek odalı bir yapıydı, çoğu. Geniş koridorlar beraberinde farklı odalara çıkıyordu. Bu da özenle inşa edildiğinin kanıtıydı.

Etrafı incelemeyi bırakıp önüme döndüm ve Sona'yı takip etmeye başladım. Beyaz duvarlara zıt bir şekilde tasarlanmış ahşap merdivenin siyah ve ufak kıvrımlarla hareketlendirilmiş korkuluklarına sol elini atınca bize başını döndü ve sağ adımının merdivende yarattığı gürültüye aldırmadan yukarıya çıkmaya başladı. Arkasından bizde yavaş ama tedirgin adımlarla onu takip etmeye başladık.

Geniş ve kasvetli bir koridoru geçip sonunda modern mimarinin ufak dokunuşlarını hissettiğim odanın önünde durduğumuzda Melisa heyecanla kapının kilidine uzandı fakat Sona fevri bir hareketle elini yakalayıp "Bekle." dedi. Kararsız bakışlarla elini çeken Melisa'nın gözleri tıpkı bizim gibi Sona'nın ne yapmaya çalıştığını inceliyordu. "Buradan." diyen Sona, ayağının altındaki halıyı gösterince Ada alayla "Anlamadım?" demişti.

Sona, derin bir nefes aldıktan sonra devam etti. "Ağabeyim kaybolduktan sonra babam eşyalarını evin altındaki gizli odaya koymuştu. Bunu da sadece ben ve annem biliyoruz." Bozulan topuzunu çözüp koyu kahve saçlarını hızlı bir şekilde at kuyruğu yaptı. "Her şeyi o odada. Amanda'dan kalanlar da..." Eğilip halının bir ucundan tutarken "Rüzgar, diğer ucundan tutsana." dedi, halının sağ köşesinde duran Rüzgar'a doğru. İkiletmeyen Rüzgar ile birlikte halıyı kaldıran Sona'nın ardından öne çıkan tahtanın için gömülmüş demiri kaldıran Uraz, ellerini çırparak merdivenden inmeye başladı. Onun peşinden Melisa ve diğerleri de inince yine son olarak Sona tahtayı üzerimize çekip kapatmıştı.

"Üstünüzü çırpmanız bittiyse bir an önce şu günlüğü bulmaya başlayın. Çekinmeyin... Sadece amacınıza odaklanın. Çünkü bu odadaki her şey bizim kurtuluşumuz."

Bu kadar soğukkanlı davranıp ağabeyinin odasına bizi girdirmesi ve eşyalarına dokunmamıza izin vermesi, onun için ne kadar zor olsa da bize bu şansı vermesi ayakta alkışlanacak bir durumdu. Yanına kısacık bir mesafede ulaşıp omzuna dokundum ve buğulu gözlerine bakarak "Teşekkürler..." dedim. Önce gözlerime tarif edemeyeceğim bir duygu ile baktı. Ardından, önemli değil gibi bir şeyler geveleyerek elini gelişi güzel savurdu.

Odanın normalliği karşısında tek kelime etmeyenler direk raftaki kitaplara yönelmişti. Altıgen planlı odanın her köşesine boydan boya kitaplık yerleştirilmişti. Odanın tam ortasında da sadece ahşap bir masa ve masanın üzerinde eski püskü tozlanmış bir bilgisayar vardı. Her birimiz aldığımız kitaplarla bir köşeye kurulurken oturduğum sandalyeye biraz daha kuruldum ve elime aldığım üstü galaksi fotoğraflarıyla donatılmış kitabın kapağını açtım. İçimden Bilim kurgu kitabı mı acaba? demeyi de ihmal etmemiştim. Fakat ilk sayfasında yazan büyük yazıları okuduğumda yanıldığımın farkına varmam geç olmadı.

Galanodel ✓Where stories live. Discover now