Dük Dur Lütfen Çünkü Acıtıyor (+18)

19

"Söylemek istemiyor musun?"

"Hayır, Reu......."

Sözcükleri adamın dudaklarında yutuldu. Bir hece daha söylemesi gerekiyordu. Dilini açık dudaklarının arasına daldırdı, düzgün dişlerinin arasından geçirdi.

"Seni duymadım."

"Reu......."

Adamın ağzı yine onu kapattı. Bu noktada Molitia onun bunu bilerek yaptığını biliyordu. Molitia protesto edercesine göğsüne vurdu.

"Sorun ne?"

"Hey, konuşmama izin vermelisin."

"Bunu kolaylaştıracağımı söylediğimi hiç sanmıyorum."

Adamın nefesini biraz uzaktan hissedebiliyordu. Diğer eli onun yanağını okşadı.

"Karım saftır."

Molitia'nın yanakları onun sözleri karşısında kızardı. Adamın ne kadar kararlı olduğunu bilmiyordu. Adam biraz gülümsedi ve kadının alt dudağını emdi.

"Hâlâ konuşmak istiyorsan bir şeyler söyle. Seni durdurmayacağım."

Aynı anda, söylediği gibi, bir parmağı daha içeri girmek için uzandı. Daha da sıkı bir iç duvar, heyecandan tereddüt etmeden parmaklarını sardı. O kadar dardı ki, bir hafta önce penisinin onun içinde olduğuna inanamıyordu.

Bu kadar dar. Gerilimi düzgün bir şekilde serbest bırakıp onu gevşetmezse canının yanacağı açıktı. Sürekli hareket ettiği için parmakları biraz daha içeri girdi.

"Ah..."

Parmakları içine her girdiğinde omuzları titriyordu. Karıncalanma hissi uzun bir süre sonra geri geldi, zevk ve acı aynı anda eşlik etti. Adamın içini okşayan parmakları karşısında inledi.

Diğer eli kadının yakasından aşağı kaydı. Süslü aksesuarlarını çıkaramayınca kıyafetlerin kurdelelerini çözmeye başladı.

Ancak normal kıyafetlerden çok daha karmaşık olan gelinlik kolay kolay çözülemiyordu. Kadının pürüzsüz teni onu kızdırıyor gibiydi.

"Bunu bilseydim, önce hizmetçiye elbiselerini çıkarttırır, sonra seninle birlikte olurdum."

Alçak sesle homurdandı. Birkaç kurdeleyi daha serbest bıraktıktan sonra dayanamadı ve kadının kıyafetlerini zorla çıkardı.