Dük Dur Lütfen Çünkü Acıtıyor (+18)

43

Gilbert kükreme odadan yankılanır yankılanmaz içeri girdi. Onun beklenmedik görünüşüyle irkilen Molitia, Raven'ın pençelerinden kaçmaya çalıştı ama Raven'ın onu serbest bırakmaya hiç niyeti yoktu.

"İşimiz çoktan bitti, o yüzden onları kaldırın. Ayrıca tatlıya da ihtiyacımız yok."

"Anlaşıldı."

Gilbert hemen diğer hizmetkârları çağırarak tabakları hızla kaldırmalarını istedi. Tabaklar daha önce dizildikleri gibi hızla boşaltıldı, boşalan tabaklar odanın dışında kaybolmadan önce tepsilere yerleştirildi.

"Her şey yolunda mı?"

Molitia hâlâ Gilbert'in kolları arasındayken uysalca başını salladı.

"Gilbert, ben yatmaya gidiyorum. Bu nedenle tüm hizmetkârların odaya yaklaşmasını engelle."

"Tamam."

"Acil bir durum olmadıkça bana gelme."

"Anlaşıldı."

Kendini biraz huzursuz hissederek adamın kollarında kıpırdandı ve yüzünün öfkeyle kızarmasına neden olan bir çırpınma sesi çıkardı. Dikkatli uşak, utangaç hanımının hatırı için hızla odadan çıktı.

"Böyle söylemek zorunda değilsiniz."

"Neden? Seyirci olması daha mı iyi?"

"Demek istediğim bu değildi!"

Sonunda küçük bir yumruk göğsüne indi. Yumuşak yumruğu yiyince hemen kaşlarını çattı.

"Şimdi yemek yediğin gibi egzersiz yapmalısın."

"Utanmaz..."

"Az önce kocana 'utanmaz' mı dedin?"

Adam, kadının ensesini kemirirken muzipçe karşılık verdi.

"Bu çok yanlış. Bunun aslında evli bir çift için çok iyi olduğunu söylemelisin."

Raven'ın parmakları onun ensesini hafifçe dürtüyor, bir yandan da kıyafetlerini çıkarıyordu. Göğüslerini kavrayan elleri sabırsızlanmaya başlamıştı.

Öyle mi? Okuduğu kitapta iyi bir çiftin neler yapması gerektiğine dair ayrıntılardan hiç söz edilmiyordu. Aslında seks, ideal ilişkinin bir parçası olarak bile yazılmamıştı.

İşaret parmağını yumuşak göğsünün üzerinde gezdirmeye başladığında parmakları şefkatle göğsünde gezindi. Ardından, sonuç olarak hızla canlanan yumuşak meme uçlarını nazikçe büktü.

Isınan vücudu, hızla tekrar heyecanlanmadan önce yavaş yavaş biraz soğudu. Adam onu soyarken elleri göbeğinin etrafında dolaştığında oldukça ağır bir şekilde nefes aldı.

"Henüz kıyafetlerini tamamen çıkarmamış olmama rağmen bu kadar kolay mı ısınıyorsun?"

Okşayışları dar belini okşadıktan sonra aşağı doğru indi. Ardından, yumuşak etine sürtünmeden önce ince iç çamaşırının üzerinden geçti.

"Ha......."

Molitia tutkuyla Raven'ın ensesine doğru nefes aldı. Parmağı daha sonra şişmiş klitorisine doğru yol aldı ve iç çamaşırının ucunda hafifçe yoğurdu.

"Molitia, bacaklarını aç."

Tatlı tatlı fısıldadı. Molitia'nın kulaklarında müstehcen kelimeler çınlıyordu. Uzun parmakları, tıpkı bir istiridyenin yapacağı gibi kilitlenmiş olan uylukları boyunca gezindi. Aynı anda, adamın dokunuşu altında giysileri hışırdarken heyecan verici bir his onu çarptı.

İç çamaşırına bakmadan bile onun coşkusunu hissedebiliyordu. Adamın eli, kadının nemlenmiş çekirdeğini kavrarken sırılsıklam olmuştu. İç gıcıklayıcı dokunuşuyla seğirirken onun çıkıntısını arzuladığı gün gibi ortadaydı.

Molitia'nın giysileri yavaşça beline kadar sıyrıldı ve yere düşerek çıplak beyaz vücudunu tamamen gözler önüne serdi. Geriye kalan tek giysisi ince büstiyeri ve sırılsıklam iç çamaşırıydı ki bu da adamın tamamen tutkuyla dolu gözlerine takıldı.

"Molitia."

Adamın inatçı bakışları kıza kilitlenmişti. Arzudan sırılsıklam olmuş elini şefkatle kadının kalçasına bastırdı.

"Onları açmayacak mısın?"

"...bakma."

Kadın uysalca söyledi. Elleri adamın gömleğinin eteklerine yapışmış, bir yandan da boynuna kadar kızarmıştı.

Tereddüt etmesine rağmen yine de kalçalarını yavaşça açmaya başladı. Adamın kucağındaki süt beyazı bacaklarını açtığında merkezi çok daha görünür hale geldi.

"Aferin."

Alçak sesi Molitia'nın başının üstünde yankılandı. Sonra, kadının kalçalarında dolaşan elleri içeri girdi. Uzun parmaklarını içeri sokmadan önce ince iç çamaşırını sürekli fiskeledi.

"Ah, evet..."

"Bazen düşünüyorum. Buraya kaç parmak sığar? Acaba bir gün bu daracık yerin bütün parmaklarımı yutacak mı?"