İşte gidiyor...
Buna izin vermelimiyim yoksa vermemelimiyim?
Birden cesaretlendim ve arkasından koşmaya başladım. Elinden tuttup kendime çevirdim. "Yena! Gitme!" Ne diyorum ben. Geneldr mantığımı dinleyen bir kişiyimdir fakata şimdi kalbimi dinliyorum. "Beni istemediğini sanmış-" Sözünü kesip sarıldım. "Sensiz yalnızım ben... beni bırakma." Bana geri sarıldı. Kanı kokmuyordu. Kendimi insan gibi hissettim. Ne kadar iğrenç yaratıklar olduklarını düşünsemde kendimi onlardan biri gibi hissetmek güzel. Belkide Yena ile birlikte olabileceğimden dolayıdır. Vampir olduğumu ondan saklayacağım... bilmeyecek! ASLA!
***
"Hazır mısın?" "Evet, hadi gidelim." Yolculuk o kadarda kötü değildi. Bu sefer Yena içmedi. Dersini almış öyle dedi. İkimizde uyumadık sanırın olanlardan sonra garip hissediyoruz.
***
Evim evim güzel evim! Hemen kendimi yatağa attıp yuvarlanmaya başladım. Kendimi şu EXO fangirlları gibi hissettim. Hani delli olanlar. Oppalarını görünce delirenlerden... oppa... evet oppa... çok tuhaf geliyor bana kimse oppa dememişdi. Zaten çok yılışık istemem... bence istemem yani! YENA KAFAMI KARIŞTIRIYORSUN! Çık hayatım- yada çıkma.
İnternete girip belki birazcık "aşk" konusunda araştırmış olabilirim. Bu tarz hisleri hissetmek benim için ilk. İlk okulda ilk defa aşık olmuştum ama o da hiç iyi değildi... ondan sonra bir daha aşık olmadım şuana kadar!
(Onedio sağoldun *-* )
Umm teste yapmış olabilirim ama sonuçlar pek hoşuma gitmedi açıkçası. Daha fazla derinlere girmeden uyumaya karar verdim.
Yarın uzun bir gün olacak gibi.
Yena'dan
Üstüme çok beyendiğim bir elbiseye geçirip yola çıktım.
İş yerine girer girmez Yoongi beni çağırdı. "Şu dosyaları kontrol et. Hata varmı diye bak. Sonra sana email atıcam orada yapman gereken ÇOK şey var onları yap ardından işin biter... bugünlük." "Hani işim sadece kahve-" "Ben kahve içmiyorum ve şikayet etme! Hadi git işinin başına." Offf bu ne ya. Ne kadar yalancılar. Neyse hep boş boş oturuyordum en azından birşey yapmış olurum.
***
Saat 12.30 a.m ve ben hala ofiste iş yapıyorum. Gönderdiği emailde sanki bütün işini bana vermiş gibiydi. Yok bilmemne şunu yaz sunum hazırla toplamtı bilmemnesini ayarla felan filan derken saat 12 oldu. O gittimi bilmiyorum. Derken kapı açıldı. Kötü insan lafın üstüne gelirmiş. "Naptın?" Yanıma doğru eğildi. "Toplantı işi bitmek üzere." "Şu ne?" Açıklamaya başladım fakat bakışları beni rahatsız etmeye başlamıştı. Yanı baktığımda yüzüme çok yakındı. Eğer biraz daha yaklaşsam öpebilirim. Yavaşça bana yaklaşmaya başladı. Kendimi onun yaklaşmasıyla küçüldüğümü hissettim. Daha fazla gelmeden ittip. Yoongi kendini yerde buldu. "Tsk napıyorsun?" Alaylı birşekilde sordu. "Asıl sen ne yapıyorsun. Sen benim patronumsun bende senin assistanınım bunu bana yapamazsın!" "Neyden bahsediyordun? Saçındaki silgi tozlarını silkeliyecektim... biri beni yanlışmı anladı YİNE." Beni öldürün. "İşim bitti." Koşarak kapıdan çıktım.
"Yena! Gecenin yarısın... ben seni bırakırım birşey felan olur." "Yok ben iyiyim. Hem kimse benim gibi biri ile yani öyle." Elimden sıkı sıkı tutarak arabasına götürdü. "Bir kerede sözümü dinle!" Tek yaptığım susmak ve arabaya binmek oldu.
Eve vardık ve ben sadece ona baktım. "Çok iyi bir patronsun. Teşekkürler." "Beni patronun olarak görmeyi kes! Hem patron assistan ilişkisini niye onaylamıyorsun? Bence gayette olur sen olmaz diyorsun." Niye birden bu konuya gerindondü. "Niye bunu soruyorsunuz?" "B-bilmem! Birşey daha iş yerinde değiliz benimle çok resmi konuşma." Noluyoz yahu? "Ta-tamam... o zaman ben iniyorum." Kapı koluna uzandım ve işte o an Yoongi konuştu. "Seni seviyorum." Sesi kısık geliyordu ama ben hala duyabiliyordun. "Efendim?" Duymazdan geldim çünkü hazır değuldim. "Ahh yok birşey devam et. Görüşürüz! Bugün iyi çalıştın." Hemen inip yoluma devam ettim.
Hiç birşey olmamış gibi davranıcam.
YOU ARE READING
Varacolaci // M.Y.G
FanfictionVaracolaci- Ataları Romanya. Çok güçlüdür. Kuru ve soluk cilde sahiptir. Astral seyahata çıkar.