3.9 "DUVAR"

2.2K 236 100
                                    


İyi okumalar. 

&

"Bir arkadaş edindim, hiçbiriniz onunla konuşamazsın demedi.

Kulağıma cinayet hikayeleri fısıldadı, hiçbiriniz söylediklerini işitmedi.
Hepinizden gizledim, hiçbiriniz fark etmedi.

O istedi, ben çizdim.
O söyledi, ben çizdim."

Duraksadım. Boğazım yanıyordu. Fakat gücümü dakikalar sonra topladığımda o cümleyi de söyledim.

"O öldürdü, ben yine çizdim."

"Hey!" Dakikalardır oturduğu yerden ayağa kalktı İzel. İki gündür bu odada izlenmekten çok sıkılmıştı. Dengesi şaşıyordu. Kendini durmadan boş boş duvarlara bakarak buluyor ayağa kalktığı zaman sendeliyordu. Bazen yere düştüğü de olmuştu. Şimdi ise tüm gücünü toplayarak kafasını köşede ışık saçan göze doğru çevirdi. Şimdi onlar ile göz göze olduğunu hissedebiliyordu.

"Beni daha ne kadar burada tutacaksınız? Ben sizin deneme tahtanız değilim veya böyle bir kapana sıkıştırıp izleyeceğiniz bir fare değilim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Beni daha ne kadar burada tutacaksınız? Ben sizin deneme tahtanız değilim veya böyle bir kapana sıkıştırıp izleyeceğiniz bir fare değilim. Ben bir bireyim. Beni daha fazla burada tutmayın yeter!"

Kalan aklının da yittiğini düşünmeye başlamıştı İzel. Bu odada hayat çok kötüydü.

"Bir şeyleri izlediğiniz sürece o şeyler gerçekleşmez bunu biliyorsunuz değil mi? Doğanın kanunu bu. O iki gündür görünmüyor bana, uğramıyor yanıma. Ben ise burada kafayı yiyecek gibi oluyorum. Farkında değil misiniz? Hadi çıkarın beni buradan!"

Sona doğru sesi yükselmişti. Fakat nedense odanın içinde ondan başka ses yoktu. Bu onun gücüne gitmiş olacak ki tüm gücü ile bağırmaya başladı:

"Yeter!"

Yatağın üzerindeki örtüleri ve yastıkları yere de fırlattı. "Deliriyorum burada, yeter!"Hıncını alamamıştı. Saçlarını çekiştirerek kendini oradan oraya da savursa hıncını alamamıştı. Yerde yuvarlanıyor kendini dövüyordu. Fakat yinede istediği hamle karşısına çıkmıyordu.

Bir müddet sonra sakinleşerek oturduğu duvar dibinde ileri geri sallanmaya başlamıştı İzel. Dizlerini kendine çekmiş, ellerini onlara dolamıştı. Etrafa tuhaf tuhaf bakarken gözleri sağ tarafında, köşede duran, boya ve fırçalarına kaydı. Yavaş hareketle ile ayağa kalktı ve oraya doğru paytak adımlarla yürümeye başladı. Tuvallerini es geçerek fırçaları eline aldı.

"Bir şeyler çizmemi istiyordunuz değil mi benden?" Yine ses yoktu. "İyi izleyin o zaman şimdi beni."

Yatağın arkasındaki duvara yönelerek içini dökmeye başladı. Onu izleyen Alkan ve doktorlar hayretle bakıyorlardı ekrana. İzel, usta bir işçilikle çiziyordu duvarlara aklındakileri. Fakat bitmeden ve açıklaması yapılmadan anlaşılmıyordu çizdiği şeyler. Bu yüzden ne olduğunu tahmin edemiyorlardı. Sadece bitmesini bekliyorlardı.

TUVALDEKİ KAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin