Equestrian: taekook

36: Çocuklar

Ettiğim teklif her ne kadar bizi heyecanlandırsa ve yükseltse de telefonuma gelen bir arama, tüm hevesimizi silip süpürmüştü.

Biz daha siparişlerimizi yiyip içtiğimiz sırada babam aramış ve gecenin geç saatlerinde bir yolculuğa çıkması gerektiği için arabanın benzinini doldurup evin önüne bırakmamı istemişti.

"Neden bu kadar üzüldün?" Taehyung kıkırdayarak bana yaklaştığında dudağının kenarında duran çikolata kalıntısından haberi yokmuş gibiydi. "Benim evime de gidip güzelce eğlenebileceğimizi biliyorsun değil mi?"

"Aynı şey değil" diye mırıldanarak dudaklarımı yalayıp ona yaklaşmıştım ve hiç duraksamadan parmağımla dudağının kenarını temizleyip parmağımı kendi dudaklarımın arasına alarak emmiştim.

"Farklılık mı istiyorsun?" Demişti başını yana düşürerek.

"Halimizden memnunum. Sadece deneyimlemek istediğim bir şeydi"

"Günler çuvala girmedi ya?"

Omuz silkerek dudaklarımı büzdüğümde Taehyung ellerinden biriyle bir yanağımı sıkıp diğer yanağımı da sesli bir şekilde öpmüş ve gülmüştü.

"İstediğin şey çok masummuş gibi masum masum bakıyorsun ya bir de" demişti alt dudağını ısırmadan hemen önce. "Deli oluyorum gerçekten"

Omuz silkerek hafifçe geri çekilip sipariş ettiğimiz tatlımın sonlarını da bitirmiş ve ardından ona bakarak konuşmuştum.

"İçeceklerimizi elimize alıp eve dönelim. Babam şimdi ikide bir arayıp neredesiniz diye sorar" dediğimde başını onaylar anlamda sallayarak montunu giyinmeye başlamıştı. Ben de o sırada zaten bizi izleyen garsona bakıp hesabı istediğimde kız hemen fişi alıp yanımıza gelmişti.

"Kartla mı ödemek istersiniz, yoksa nakit olarak mı?"

"Nakit" diye mırıldandığımda bana küçük kabı uzatmıştı. "Ben çağırdım, ben ödeyeceğim."

Bunu Taehyung'un cüzdanına uzandığını gördüğüm için söylemiştim. İtiraz edercesine mırıldandığında gülümseyerek bakışlarımı ona çevirmiş ve yanımızdaki kızı umursamadan, tamam biraz da umursadığım içindi ama neyse, Taehyung'un dudaklarına güzel bir öpücük verip yanağından da bir öpücük aldıktan sonra geri çekilmiştim.

"Borcunuz ödendi"

Gülümseyerek fişte yazan fiyat kadar nakit parayı kaba koyduğum ve kapağı kapattığım sırada söylediğimde Taehyung alt dudağını ısırarak iç geçirmiş ve başını onaylar anlamda sallayıp cüzdanını geri koymuştu.

"Bir sonrakini ben ödeyeceğim"

"Olur" diye mırıldanarak omuz silktiğimde kız hafifçe eğilerek elimdeki kabı almış ve kısık sesle iyi günler dileyerek yanımızdan ayrılmıştı.

"İmzanı da bıraktığına göre, kalkalım artık"

Keyifle kıkırdayarak ayağa kalktığımda Taehyung bir eliyle içeceğini bir eliyle de elimi tutarak yürümeye başlamıştı. Ben de hemen ona ayak uydurarak oradan çıktığımda arabaya doğru ilerlemiştik ikimiz de. Soğuk hava dalgası bizi iyice birbirimize yapıştırırken hızlı hızlı yürüyerek arabaya binmiştik.

"Havalar ısınmıştı biraz, niye böyle soğuk var yine?"

"Mikail'i görürsem sorarım" diye mırıldanarak arabayı ve ısıtıcıyı hemen çalıştırdığımda Taehyung bu kötü esprime bile gerçekten gülerek beni mutlu etmişti. İç geçirerek arabayı sürmeye başladığımda istemsizce aklıma burada yapabileceğimiz hoş şeyler geliyordu ve ben tekrardan babamın çıkan işine lanet ediyordum.