17.Bölüm"Beraber"

385 11 2
                                    

Elimdeki cetvelle Allah Allah diye bağırdığım anda karşımda gördüklerimle kısa bir süre şok yaşadım bunlar annem ve babamdı onlarda bu tepkimi beklemiyorlardı hemen cetveli indirdim nereye koyacam diye binbir türlü hale girdim annem konuştu
"Buket tatlım napıyorsun cetvelle"güldü
"Şey ben hırsız sandım"babamla kahkaha atmaya başladılar cetvelle hırsız yakalamak güzel fikir
"Kızım alemsin gel buraya"diyip ikisine aynı anda sarıldım bugün geleceklerini unutmuştum beraber salona gittik annemler salonda kaldı yarın okul olduğu için ben odama çıktım sabaha kadar Binbir türlü rüya görmüştüm hepsinde de kağan şerefsizi vardı sürekli olarak onu o hemşire kızla görüyordum eve gelmeden yağmura bir işim olduğunu söyleyip yanından ayrılmıştım beni bahçede beklemeye başlamıştı bu sırada danışmaya gidip hemşire hakkında Bilgi almak istemiştim belki evli yada nişanlı olduğunu öğrensem içim rahatlardı fakat hüsranla bitmişti çabalarım daha yeni atanmıştı sevgilisi yada herhangi bir ilişkisi bile yokmuş buda tam olmuştu resmen üstüne tuzla buz olmuştu sinirle yağmurun yanına dönmüştüm sabah Sabah onu düşünmek istemiyordum daha erkendi okul için saat 6.40'a geliyordu telfonumu elime aldım uzun bir aradan sonra instegrama girdim Burak doğu ve batı istek atmışlardı fakat kağan atmamıştı belkide insetgramı yoktur diye düşündüm fakat bu devirde instegramı olmayan var mıydı diye iç geçirdim onayladım hesapları açıktı girip hikayelerine baktım üçününde aynı anda aynı hikayeyi atmışlardı kağanı da etiketlemişlerdi demek onun da hesabı vardı ona asla istek atmicaktım hikayelerinde dördünün olduğu bir fotoğraf vardı altında da söz yazıyordu büyük harflerle yazılmıştı okudum
"ZOR SINAVLAR, GÜÇLÜ İNSANLAR YETİŞTİRİR🥀"
Çok iyi çıkmışlardı hastanede çekmişlerdi kağanın yatağının baş ucuna geçmişlerdi hepsi o kadar ciddi durmuşlardı ki yazdıkları sözün hakkını vermişlerdi benim de artık hikaye atmam gerekiyordu ne atabilirim diye düşündüm o sırada bildirim geldi akın bir hikâyede sizden bahsetti diye hemen girdim akınla beraber doğum gününde çektiğimiz bir kareydi altınada yazı yazmıştı "mesafelerin bir önemi yok yeterki içinizde büyütün sevdiklerinizi seni seviyorum bebeğim❤️" yazmıştı hemen kendi hikâyeme ekledim bende birşey yazdım altına
"Sıfır beklenti, sonsuz mutluluk ❣️"
Bizi tanımayan biri kesinlikle sevgili olduğumuzu anlarlardı akını aradım biraz konuştuk buraya gelme ihtimalinin olduğunu söyledi çok mutlu olmuştum hikayemi atar atmaz mesaj sesleri ardı ardına geliyordu şaşırdım
DM KUTUSU
BURAK: kızım bu kim
BURAK:alo Buket kızım cevap ver

DOĞU: hayırdır buket bu kim

BATI: bu kim kızım manitansa yazık olacak

Ya bunlar ne ara benimle bu kadar samimi oldular anlamdım ama Batı'nın yazdığına gene tırstım aralarından en çok batıdan korkuyordum sanırım saat yediyi geçmişti hemen hazırlandım aşağı indiğimde annemler işe gitmişlerdi tekrar kahvaltıyı hazır görmek beni çok mutlu etmişti kahvaltımı yaptıktan sonra yağmurların mahallesine gittim kağanla aynı mahallede oturuyorlardı karşı karşıya hatta bunu yeni öğrenmiştim kapılarının oraya vardığımda eski yaşanılanlar canlandı zihnimde kağanın bana yaptıkları geldi aklıma hayal kırıklığını tekrar yaşadım elimi kaldırdım zile basacağım sırada adımı duydum
"Ne o mesajlarımıza cevap vermedin"
"Anlamdım batı"bu batıydı sinirli gibiydi
"O kadar mesaj attık meşguldün"
"Numaramı nereden buldun"tek derdim
"Ah Buket böyle sorular fazla klişe" derdin ne olum senin diye sormak istedim çünkü instegramdan sonra watsahaptan da yazmıştı batı tabikide sormadım korkuyordum
"Arkadaşımla konuşuyordum"
"Hııı kim peki"sabah sabah sorgu mu
"Bir önemi mi var"daha fazla sinirlendi
"Cevap ver hemen Buket"iç çektim
" Çocukluk arkadaşım oldu mu" Göz kırpıp eve girdi sanırım kağanlara aynı evde kalıyorlardı bugün cuma okulumuzda bilmediğim bir sebepten dolayı 1 hafta tatil edilmişti nedenini hiç merak etmedim sormadım da yağmur o sırada evden çıkmıştı Beraber okula doğru yürüyorduk sürekli olarak attığım hikayeden bahsedip durduk yol boyunca hep akını konuştuk akın gerçekten de yakışıklıydı kara gözlü uzun boyluydu şey derler ya kara kaşlı kara gözlü aynı öyleydi çok da iyi biriydi yeri geldiğinde kaba olabiliyordu ama totemde iyi yönü ağır basıyordu bize karşı hep iyi davranır sevdiklerine aşırı derecede düşkün biriydi okula vardığımızda herkes sınıflara giriyordu zamanında gelmiştik sınıfa girdiğimizde şok geçirdim kağan da gelmişti ne yani bu kadar çabuk mu kendine geldi ben bile daha kendime gelemedim hala onunla ilgilenmedim fakat benim yüzümden bu hale gelmişti bu yüzden sadece birşey diyebilirdim bunu da yapmam gerek sıramıza doğru ilerledik yağmurla.
kağan ve Burak arkamızda onların arkasında da doğu ve batı oturuyordu cam kenarı son üç sıra bize aitti genellikle çok konuşanlar ve derse ilgisizler en arkalarda oturuyorlar taktiği var normalde derse ilgim vardır fakat Yeni okulumda bunu fazla göstermedim kağanın olduğu yere baktım elini masanın üstüne ritim tuturmuş bir şekilde vuruyordu "geçmiş olsun" dedim sesim düz çıkmıştı bir duygu yoktu ses tonumda buna özen göstermiştim
"Sağol"dedi daha fazla konuşmak istemedim bu yüzden hemen yerime geçip oturdum yağmurun birşey sormamasına seviniyordum tam hoca girmişti ki yağmur elini karnına koydu
"Ne oldu iyi misin"hayır anlamında başını salladı"dün soğuk su içtim midem bulanıyor ve karnım ben eve gitsem iyi olacak"onunla gitmek istedim fakat izin vermedi eve gidip dinlenince birşeyinin kalmicağını söyledi hocadan izin almadı direk gitti dersimiz felsefeydi hoca birşeyler mırıldanıyordu pek dinlemiyordum hatta hiç dinlemiyorum
Kağan ve Burak sesli bir şekilde birşeyler konuşuyorlardı o sırada hocanın sesi geldi yüksek çıktığı için dinledim
"Burak ve kağan hemen ayrılın"kağan güldü sanki bunu bekliyormuş gibi
"Nereye geçim hocam"sesi düz çıkmıştı sınıfa göz gezdirdim ama sadece benim yanım boştu kahretsin ya hoca
"Buketin yanına geç hadi hızlı ol"kağan anında yanıma oturdu hoca ders anlatmaya başladı bu sırada kağan
"Selam prenses nasılsın"dedi sesi alaylı çıkmıştı"iyim sağol"güldü "bende iyiyim" dedi sesindeki imayı anlıyordum bu soruyu neden sormadın der gibi kaşlarını kaldırdı onu aldırmadım önüme döndüm hocayı dinlemeye başladım bu sırada not aldım belki Zaman erken geçer de zil çalar kağandan kurtulurum diye düşündüm kağan kitabımı önüne aldı ne yapıyorsun der gibi baktım birşeyler yazdı okudum
"Bu kadar kasmasan mı ne dersin"
Aynen böyle yazıyordu bende yazdım
"Ne alaka ders dinlemek kasmak mı"yav he he Buket dedi içimdeki şeytan içsesim
Bu sefer yazmadı konuştu
"Bak prenses sana söylemiştim seni umursamıyorum diye sakın bana aşık olduğunu söyleme"göz kırptı sesinde o kadar alaylı bir ton vardı ki o an ondan Nefret ettim konuşmaya başladım onu o kadar sinir etmek istiyordum ki aklıma birşey geldi bu yoldan dönmek yoktu
"Bende sana söylemiştim senden nefret ediyorum diye sözümdeyim hala bu arada sana aşık olacağıma kafama sıkarım daha iyi"bunu söylememi beklemiyordu yüzünü ekşitmiş şekilde konuştu dişlerinin arasından tısladı
"Buket fazla konsuşuyorsun kimse benimle böyle konuşamaz haddini bil"
Sesi çok korkutucu çıkmıştı bu yüzden susmayı tercih ettim sanırım son zamanlarda yaptığım en fazla şey susmaktı.hoca bize dönüp sabır diledi resmen tam ağzını açıp birşeyler soylicekti ki zil çaldı içimden dua ettim resmen ne yapsam diye düşündüm kağana baktım yerimden çıkmam için kalkması gerekiyordu bile bile kalkmıyordu pislik herif"kağan çekil de çıkim"kağan bana döndü elini kalbinin üstüne koydu tekrar ukalalığa yeltenicek
"Maalesef prenses kalkamıyorum kalbim ağrıyor bu yüzden benimle beraber burda oturucaksın"Allah'ım ne yapsam kalkmicağını biliyordum zaten zile az kalmıştı oturdum kulaklığımı çıkardım Sezen Aksu'nun "bende yoluma giderim" şarkısını son ses açtım kafamı da masanın üzerine koydum şarkının nakarat bölümü geldiğinde kulaklığım bir hışımla çekildi bu kağandı "ne oluyor ya napıyorsun"dedim kağan kulaklığımın birini kendine taktı diğerini tekrar benim kulağıma taktı çok kibar bir şekilde yapmıştı bunu önce saçımı kulağımın arkasına koydu sonra da kulaklığı taktı dinledi bir süre "bende yoluma giderim ezdirmem kendimi ha" dedi sesi gerçekten çok güzeldi bu çocukta her yetenek vardı ama hepsini görmezden geliyordu şarkı yerini mırıldanıyordu onu dinlemeye başladım kafasını masaya koymuştu bende onu izlemeye başladım sanki sınıfta biz tek vardık gibi davranıyorduk sesini sadece ben duyuyordum bizi öyle görenler şaşırıyor bu o kadar bana ölümcül bakışlar atıyorlardı arkandan" şuna bakın yeni gelipte nasıl kağanın yanına yanaştı"dediğini duydum bunun kim olduğunu takmadım kağan konuştu ama kafasını kaldırip bakmadı "beni izlemeyi ne zaman bırakacaksın"dedi nasıl gördü bu beni ya çok pis yakalandım
"Hayır ya seni izlemiyorum sadece sesine şaşırdım güzelmiş"kaşını kaldırdı
"Senden bunu duymak güzel demek doğruyu söyleyebiliyorsun"bu sefer ben kaşlarımı çattım"ne alaka ben hep doğru söylerim"yaa diye bir ses çıktı ağzından "aynen" dedim karşılık vermeme memnun olmuş gibiydi kaşlarını düzeltti dersimiz felsefe değildi artık gitmesini istiyordum konuştum"kağan artık yerine geçer misin dersimiz felsefe değil"sanane der gibi bakıyordu"hayır burda orurucam yağmurda Yok zaten"
Sustum bizi görenler şaşırıyordu onlara aldırış etmedim.ders boyunca hiç konuşmadık tüm tenefüs kağan sayesinde içerde kaldım son tenefüsteydik Burak yanıma geldi birşey soracaktı galiba "Buket yağmura ne oldu"
Yağmurun anlatıkları aklıma geldi sanane diyesim geldi kağanda bize bakıyordu"kendini iyi hissetmediği için eve gitti"başını onaylar şekilde salladı sırasında gidip oturdu son dersler genelde hiç geçmez bugün sanki iki saattir matematik derisndeyiz gibi geldi sonunda zil çalmıştı kağan benden önce çıkmıştı acelesi var gibiydi onu umursamadım çantamı alıp aşağı iniceğim sırada cemi gördüm konuşmasın diye dua ettim benimle genelde sınıfta konuşmuyordu
"Selam Buket kağan Yok mu"güldü
"Niye tekrar mı bıçaklicaksın"güldüm
"Sen çok konuşuyorsun"sinirlendi
"Huyum kurusun"dalga geçer gibi konuştum daha da sinirlendi
"Yaptığımız anlaşmayı unutmadın demi"
"Hayır unutmadım"iyi der gibi güldü
"Zamanı geliyor az kaldı"başımı salladım ve ordan uzaklaştım kimse kalmamıştı okulda aşağı indiğimde kağanı gördüm kapının ordaydı arabasına yaslanmış beni bekliyordu yanına gittim
"Nerde kaldın"dedi sesi sinirli çıkmıştı onunla cem ile konuştuğumu söylemedim yoksa iyi şeyler olmicaktı
"Hocayla konuştum neden"dedim ne olur inansın diye dua ettim evet inandı
"Yarım kalan iş için bu akşam tekrar bara gidicez tabiki sende annenlere 1 hafta arkadaşlarında olacağını söyle"
Annemler inanir da ben bir hafta boyunca kiminle kalacaktım diye düşündüm"annem inanmaz"dedim sesim çok yumuşak çıkmıştı kağan konuştu
"Bak prenses sizin gibi zenginler böyle şeyleri takmazlar biliyorum beni darlama ve inatlaşma sakın ozellikle bana sakın yalan söyleme asla bu arada eskiden zengindin sen unutmuşum" sağol ne kadar iyisin diyicektim fakat sustum yalan nerden çıkmıştı şimdi konuya girdim"ne yalanı anlamadım"
Konuştu"bu kadar sözden ona takıldın kesin birşey var hemen dökül" ya bu tuzaklı soruydu nasıl kandım "hayır yalan yok"dedim kağan inanmışa benzemiyordu ama birşey demedi
"Buket dediğimi anladın sayıyorum ve sakın bana ters düşme benim gibi birini karşına almak istemzsin" başımı salladım sustuk ordan uzaklaşmak için hareket ettim o sırada sessimin söylendiğini duydum durdum"bu akşamdan sonra uzun bir süre olacak gezmeye ne dersin" bunu samimi söylemişti ona döndüm onaylar şekilde başımı salladım arabaya bindi yanıma kadar sürdü arabaya binmem için işaret etti o sırada telfonum çaldı akın arıyordu açtım
"Alo nasılsın akın"
"İyim sen"
"İyidir nasıl olsun aradım açmadın"
"Evet kusura bakma işim vardı"kağan arabayı aniden durdurdu sinirlendiğini anladım akına "ben seni sonra arasam ayıp olur mu"dedim "yok güzelim birşey olmaz"dedi telefonu kapattı kağan "kimdi o"dedi "arkadaşım"dedim bu sefer üstelemedi buna sevindim nereye geldik diye baktım geçen sarhoş olduğum gün geldiğimiz tepeye gelmiştik aşağı indim banka oturdum kağanda yanıma oturdu derin bir sessizlik oluştu düşündüm acaba kağan niye böyle sinirliydi bunun yaşadığı olaylarla alakası vardır diye düşündüm onun kalbi temizdi kendim öyle düşünüyordum onu tanımak çok istiyordum her seferinde ondan Nefret ettiğimi söylüyordum fakat hep yan yanaydık konuştu
"Sarhoş olduğun geceyi hatırlıyormusun"
"Hayır hatırlat masan"
"Olmaz o yüzden buraya geldik"
"Nasıl anlamdım"yüzüme baktı
"Burda yakışıklı olduğumu söyledin"
"Ne ben mi"bunu hatırlıyordum
"Yaaa sen. birde çok güzel kokuyormuşum her kadını kıskandıracak derecede"
Allah beni kahretsin bunu hatırlamıyordum bunu nasıl söylerim
"Bunları ciddiye almadın umarım bilincim yerinde değildi nede olsa seni başka biri olarak görmüş olabilirim".
"Kim mesela akın mı"gıcık ya
"Eğer buraya bunları söylemek için getirdiysen beni ben gidiyorum"
"Hayır bu kadar zaten"sustu gene bende sustum düşündüm gene başlarda buraya gelmemin kötü bir fikir olduğunu düşünmüştüm fakat sonradan tanıştığım insanlar bana Buraya geldiğime o kadar da kötü bir fikir olmadığını düşündüm kağan uçurumun kenarına doğru ilerledi biran atlicak sandım koluna yapıştım
"Dursana kağan düşüceksin"güldü
"Ne o korktun mu"benimle uğraşmasindan bıktım artık ya piskopat herif bu sefer ondan önce ben öne atladım bir adım kalmıştı düşmeme ayağımı kaldırdım gözlerimi kapattım sanki intihar etmek istiyorum gibi görünüyordu bu sefer kağan beni belimden tutup çekti"dursana ölmeye mi niyetin var" güldüm"ne o korktun mu"
Onu taklit etmem hoşuna gitmemişti belimi bıraktı derin Bir nefes aldı arabaya bindik evimin oraya geldiğimde saat 6.30 tu iki buçuk saattir beraberdik vedalaşmadan kağan konuştu"unutma yarın başlıyoruz kyafet al yanına bir haftalık birşeyler iyice dinlen yarın seni almaya gelirim saat 5 gibi hazır ol haber veririm"başımı salladım eve girdim annemler erken gelmişlerdi bugün ailemele vakit geçirmeye karar verdim nede olsa onları bir hafta daha göremicektim beraber akşam yemeği yiyip film izledik saat akşam 10.30 olmuştu odama girdim yağmuru aradım bir süre konuştuk iyi olmuştu anneme yağmurlarda olacağımı söylicektim bunu yağmura izah etmem epey Zor olmuştu ona akınlarla buluşucağımı söyledim sonunda inandı yaklaşık bir saat konuşmuştuk kendimi yatağa attım güzel bir uyku çekmek istiyordum nede olsa yarın uzun bir gece olacaktı..

Piskopat SevgilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin