30.Bölüm"İfade"

213 9 3
                                    

kağanı dinlerken ağzım açık kaldı onun bu denli küçük yaşta böyle büyük bir belaya bulaştığını inanamıyordum ama ne olursa olsun benim için bu pislikten kurtulmayı planlıyordu ona her Zaman destek olmak için elimden geleni yapmaya karar verdim kağanın göğsüne kafamı koydum"çok zorluk çekmişsin sevgilim ama önemli olan eskiler değil gelecek önemli benim tüm geleceğimde sen varsın"kağan ellerini saçlarımda gezdirdi"benim tüm geleceğim sensin"ayağa kalkıp mutfağa girdim kağan gelmedi okula gitmek istemiyorum ama  mecburum kağanla kendime sandviç hazırladım dolaptan meyve suyunu çıkarıp iki bardak doldurdum salona geçtiğimde kağanı görmedim göz gezdirdim fakat kağan yoktu perdenin orda yansıma görünce oraya doğru gittim balkona baktığımda kağan koltukta oturuyordu seslendim"kağan gelsene"kağan yanıma geldi elini tutup koltuğun oraya gittik sandiviçleri yedik meyve suyumuzu içtik kağan ayağa kalkıp televizyonun ordaki fotoğrafımı aldı bebeklik fotoğrafımdı yanıma gelip oturdu"küçükken de çok güzelmişsin"kağana baktım biraz sitem eder gibi baktım"şuan güzel değil miyim yani"uzun bir aradan sonra o gamzeleri gene ortaya çıktı gülmek kağana gerçekten çok yakışıyordu"yok ya güzelsin yoksa senle ben olur muyduk"
bu ne şimdi gene egosu tavan yaptı bunun bir ayarı yok sanırım ama üzüldüm gene"yaa peki öyle olsun", ayağa kalktım üstümü değiştirmek için odama gidicektim merdivenlerin oraya vardığımda kağan bildiğimden tuttu bileğime baktım tekrar gözlerim kağanı buldu o mavi gözleri gülerken ne kadar güzelse sinirlendiğinde o kadar korkutucu bir hâl alıyordu kağanın bana anlatıkları bilmesem kesinllikle ona yaklaşmazdım heran birini öldürme planı yapıyor gibi bakıyordu hakkını yemiyim arada çok güzel bakıyor ve aşırı derecede iyi sözler söyleyip beni mest edebiliyor Kağan konuşmaya başladı
"bu söylediğime alınmadın demi prenses"ewet alındım ne olmuş yani
"hayır tabikide okul için üzerimi degiştiricem 3ücnü derse yetişiriz"kağan gözlerimizi birleştirdi sen kimi kandırıyorsun der gibi bakıyordu bileklerimi bıraktı tam arkama döndüm bir adım atacakken kağan konuştu
"prenses ben seni her halinle seviyorum ben seni severken dış görünüşüne bakmadım kalbine samimiyetine baktım"
işte kağanda böyle biriydi ona bazen çok sinir olabiliyordum sonrasında hiç beklemediğim birşey söylüyor aklım başka yerlere gidiyor o an sadece sözleri ve kağanı düşünüyorum"hmmm" diye bir ses çıkardım kağana dönerek kağan da aynı benim yaptığım gibi"hmm"diye ses çıkardı üzerime eğilip dudaklarımdan öptü geri çekildiğinde hemen odama çıktım birşey demesine izin vermedim okul okul formamı ve eteğimi giydim saçlarımı gelişi güzel bir şekilde bıraktım çok az bir parlatıcı belli belirsiz sürdüm kirpiklerim fazla uzun değildi gözlerime rimel sürüp işimi bitirdim bu kadarı yeterdi aşağı inip kağanın yanına gittim kağan koltukta uyuya kalmıştı yanına vardığımda durdum bir süre yüzünü inceledim kağan uyurken bile yüzünde ifade yoktu insan uyurken masum olur oysaki kağan uyurken bile garip bir şekilde sankie sadece gözlerini kapatmış ellerimi siyah gür saçlarında gezdirdim o anda saçlarına ne sürdüğünü bilmiyorum ama aşırı derecede güzel kokuyordu bir insanın kendine özgü kokusu olur mu ama kağanın vardı yanaklarını öptüm kağan uyandı o sırada uykusu hafifmiş demekki"seninle güne uyanmak çok iyiymiş"güldüm o sırada telefonuma mesaj geldi büyük ihtimalle guruptandır
                             GİZLİ GÖREV

BURAK:2.inci derse gelirsiniz sandık
DOĞU:aaa biz zaten okuldayız kardeşim
BURAK: bilmem bakalım kim yok bro
BATI:siz iki zevzeğe ilk defa katılıyorum
BUKET: yapmayın ya geliyoruz
DOĞU:bu arada sevgili ikizim iki oldu bu
BATI:aman sizin için büyük Şeref
YAĞMUR: Buket senin sınavın var!!!
BUKET:ana ben onu unutmuştum
KAĞAN: tamam abi geliyoruz uzatmayın

bu konuşmamızın ardından hemen evden çıktık bu ders sınav vardı umarım yetişiriz resmen okula kadar koştuk araba doğudaydı okulun kapısını vardığımda Zil o sırada çaldı hemen içeri girdik kağan kantinden iki tane su aldı birini bana uzattı"al bakalım prenses"
suyu alıp içtim"teşekür ederim"kağan göz kırptı sınıfa girdiğimizde uzun bir aradan sonra İlk defa gördüm onları arda,cem ve emre bunlar nasıl okula geliyor anlamdım neyse geçen o tarafa baktım diye neler oldu biliyorum bu yüzden oraya bakmadım kağanın elini tuttum kağan bunu beklemiyordu açıkçası omuz  silktim sıramıza doğru gittik batı konuştu"hoş geldiniz"cevap vermeden doğu konuştu"gözlerimiz yollarda kaldı"ağzımı açacakken Burak konuştu"benim hâlâ yolda geldiklerine inanmıyorum"kağana baktım bezgince nefesimi bıraktım kağan konuştu"bir siktirin lan"dediği anda hoca geldi kağanla yan yana oturuyorduk yağmur ve Burak bu duruma iyice alışmışlardı hoca konuşmaya başladı"evet bugün telafi sınavları var biliyorsunuz ki yarına kadar bitiyor"ne telafi sınavları 1 haftada bitmiyor mu ağzımdan"2 gün mü"diye çıkıverdi hoca bana baktı"evet Buket bugün 4 yarında 4 sınav bitiyor"hoca sınav olmayanları bir tarafa diğerlerini bir tarfa koydu zaten morelim düşüktü iyice düştü kağan ve yasemin hanım yan yana oturuyor onlara ters bir bakış attıp önüme döndüm birseyler yapmaya çalıştım neyseki bu sınavım falza kötü değildi beni sınıfta bırakmasın da bana yeter şimdilik sınav bitti diğerlerinin yanına gittim ama önce kağan ve yaseminin yanına gittim zil çalmasına rağmen hâlâ Beraber oturuyorlardı yanlarına vardığımda konuştum daha doğrusu yaseminin gözlerinin içine bakarak konuştum"kağan hadi aşkım aşağı inelim bizimkiler bekliyor"kağan ayağa kalktı yaseminin yüzü mosmor oldu o sıra aklıma birşey geldi elime telefonu alıp Hande Yener'in şarkısını açtım belki birazcık bozuldun ama mor sana çok yakışıyor sözleri biraz değiştirmeye çalıştım kapıdan çıkarken Kağan konuştu"birde bana acıdan zevk alıyor derler"kağana bakıp konuştum kendimden o kadar Emin konuşuyordum ki "sevdiğim insanlar hep benimdi ve hep öyle kalacak"o an aklıma serkayı vurduğum an geldi kağan konuşunca aklım daldı"piskopat sevgilim benim"beni yanına çekip saçlarımı öptü kantine indiğimizde diğerleri de oradaydı bize de kahve almışlardı oturur oturmaz kağan ciddi bir şekilde konuştu ne kadar ciddiyse o kadar sessiz konuşuyordu"bugün çıkışta ifade için ortak plan kuralım ifadelerimiz tutsun"
yüzümün düşmesine engel olamadım kağan bunu anladı ellerini omzuma atarak beni kendine çekti o sırada cemler geldi masamızın orda durup konuştular
"önce Fırat abim şimdi de serkay abim hepsini siz yaptınız biliyorum ağır olacak bunun bedeli"kağan ayağa kalktı
"elinden geleni ardına koyma lan"cem pis pis sırıtıyordu"bir annen kaçırıldı diye ne bu tafra falan zaten yatalak biriydi sık kafasına kurtul"kağan o kadar sinirlendi ki alnındaki damarları tek çizgi haline geldi ellerini yumruk yapıp ceme geçirdi kesinlikle burnu kırıldı"bir daha bu konue hakkında konuşursan seni öldürürüm lan şerefsiz"sınıfa girdik bu derste sınav olacağımız için kağan yaseminin yanında oturucaktı"kağan takma sen onu biliyorum Annen birgün iyleşicek"kağan birşey demedi yerine geçip oturdu yaklaşık 10 yıldır iyleşmemiş şimdi mi iyileşicek der gibi bakıp gitti.........
neyseki bugünün sonuna geldik diğer sınavlarım iğrenç geçmişti teneffüslerde oturup ders çalışmıştım neyseki yarın bitiyor bu sınav belası kağan biraz sakinkeşmişti o kavgadan sonra cemler derse girmedi hep beraber okulun aşağısındaki kafeye gittik birer kahve sipariş ettik batı ardaki derin bir sessizliği bozdu"eee planımız ne"herkes kağana baktı"bunu bende tam olarak bilmiyorum"işte şimdi bittik kağan bilmiyor Batı bilmiyor ne yapacaz o zaman biz yağmur konuştu"bence ilk önce ne için oradaydık onu düşünelim bizden uzak olan o ormanda ne ve niçin bulunuyorduk"aslında mantıklı bu sefer ben konuştum"bencede bu yoldan gidelim"kağan biraz düşünüp konuştu
"tamam o zaman arabayı Buket kullanıyordu Ankara'ya yeni taşınıp yolu bilmediği için karıştırdı"Batı konuştu
"bizde ordaydık hiçbirimiz yolu bilmiyormuyduk"bu sefer doğu cevap verdi"biz sarhoştuk ormanın en yakın civarında bir bar adresi verelim ama kamera kaydı olmayan biryer sileriz yada orası sıkıntı değil"bu sefer yağmur devam etti"buket ve ben sizi almak için geliyoruz ne ben nede buket yolu biliyor kayboluyoruz"neyse en azından bir planımız vardı biraz oturduktan sonra konuştum"şey ben yorgunum kalksam ayıp olur mu"yağmur konuştu"bende uyumadım Beraber çıkarız"diğerleriyle vedalaştık o sırada Kağan konuştu
"bakın kimse WhatsApp mesajlarını silmesin guruptakiler kanıt bizi doğrular birde ifade verirsek hep bizi suçlicaklar kanmayın yani inanmayın"kağanın son sözlerinden sonra eve kadar yağmurla sohbet ettik uzun zamandır beraber birşeyler yapmamıştık evimin oraya vardığımızda yağmurla vedalaşıp eve girdim direk odama gittim uyumak istiyordum dolabımı açtım giyicek pijamam kalmamıştı bunu umursamadım üzerime siyah Jean pantolon ve beyaz tişört giydim birşey olursa direk evden çıkarım diye düşündüm birazcık uyuşuk ve umursamaz bir insan olduğum doğrudur yatağa girip uyudum.
kapı o kadar sert çalıyordu ki ne oldu anlamadım hemen aşağı inip kapıyı açtım "Buket demir bizimle beraber karakola kadar gelmeniz gerek"ah olamaz çok hazırlıksız yakalandım yanımda kimse yoktu bilmemezliğe geldim"neden ne oldu"dedim belki böylelikle daha az şüphe çekerdim polis konuştu"karakolda sebebini öğrenirsiniz buyrun"polis arabasını gösterdi üzerimi giydiğim için hemen siyah kot ceketimi ve telefonumu aldım kağana mesaj atamazdım çok dikkat çekebilirdim kapıyı kilitleyip polis arabasına bindik uzun bir yolculuktan sonra arabadsn indik karşımda kocaman yazılarla
*ANKARA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ*
yavaş adımlarla içeriye girdik diğerleride burdaydı neyseki burda tek başıma değilim benide onların yanına götürdüler polis"burda bekleyin sizi çağırıcaz"kafamı salladım diğerlerine döndüm"ne yapcaz şimdi"diğerleri çok rahattı böyle şeyler olmamış gibi davranıyorlardı aslında olması gereken buydu ama ben beceremiyorum kağan konuştu"sakin ol prenses biz birşey yapmadık,"göz kırptı umarım tüm iyi şans bizden taraf olur 6 tane polis yanımıza geldiler hepimizi ayrı ayrı yerlere götürdüler önce ben girdim
*HAKAN KOMİSER*yazan yere girdik
karşımda 20-25 yaşlarında bir adam vardı normal kyafetler giymişti Hakan buysa çok erken yaşta komiser olmuş adam konuştu"otur bakalım Buket demir bu arada ben hakan yüksek"elimi uzattım el sıkışıp oturdum biraz tedirgindim"niçin burdayım"belki böyle yaprsam şüphelenmez "fazla tedirginsin" bir bu eksikti işler hiç iyi gitmiyordu
"hayır sadece neden burdayım merak ediyorum"sesim biraz sakin çıkmıştı
"orman yolunda birsürü yaralı bulduk ne hikmetse kimse kimin yaptığını görmemiş biraz araştırma yaptık o yoldan geçen sizsiniz yüzde kaç katil olabilirsin"hayır ben katil değilim serkay yaşıyor ben onu vurmazsam o Kağanı vurucaktı"ne yani biz mi katiliz"sesim öfkeli çıkmıştı hakan gayet rahat bir şekilde konuşmaya devam etti"fazla hiddetli çıkıyor sesin buda katil olma ihtimalini yükseltiyor"ben bittim serkay kesin benim adımı verdi yoksa böyle konuşmazlar benim yaptığımı biliyorlar
"bu mu delil beni katil yapmaya yeter mi yoldan geçmem"hakan hmm der gibi ses çıkardı"yani katil olabilirsin .Semih gel buraya sorgu odasına alıyoruz"ne yani beni sorgu odasına mi alıyorlar karanlık bir odaya getirdiler beni ardımdan hakan geldi sandalye çekip oturdu
"hadi anlat neden vurdun onca insanları ayrıca bunu tek nasıl yaptın"gözlerim dolmuştu"ben birşey yapmadım suçsuzum"hakan ayağa kalktı"anlat o zaman o ormanda o saate ne yapıyordun"kağanın dedikleri aklıma geldi bizi suçlamak için ellerinden geleni yapacaklar bu yüzden sakin olmam gerek cevap verdim"4 arkadaşım bara gidip sarhoş olmuşlar beni aradılar gelip bizi al diye nede olsa arkadaşlarım ben ve en yakın arkadaşım yağmur beraber onları alıp evlerini bıraktık tüm olay bu" hakan pek inanmışa benzemiyordu"ormanda bir bar varda haberim mi yok"of herşeyi bilmek zorunda mısın"hayır ormanın yakınlarında bir yerde"nefes almadan cevap veriyordu adam resmen"hmm bir arkadaş için o saatte bir ormanda ayrıca orman yolunun sonu Ankara dışına çıkıyor arkadaşların Ankara dışında mı oturuyor"bunların hepsi tuzaklı soruydu
"hayır Ankaraya yeni taşındık ben ve yağmur yolu kaybettik diğerleri de sarhoş olduğu için yolu hatırlamadılar"hakan gözlerimin içine bakarak konuşmaya başladı"sana pek inanmadım kesinllikle birşey çeviriyorsun seni tekrar aramızda görücez gibi"umarım böyle bir şey olmaz buraya tekrar gelmek gibi bir niyetim yok sorgu odasından çıktım koridora göz gezdirdim kağanlar yoktu dışarda beklemek için dışarıya çıktım diğerleri bankın orda oturuyorlardı yanlarına gittim hepsi normal bakıyordu ben pek öyle değildim "selam"dedim kağan hemen yanıma geldi"ne oldu"hemen cevap verdim"beni suçladılar benim yaptığımı biliyorlar kanıt arıyorlar katil muamelesi yaptılar bana tekrar çağırabilirlermiş"kağan güldü"sakin ol prenses bizede aynı şeyleri söylediler"o an içim biraz rahatladı konuştum"ne yani size de mi öyle davrandılar"bu sefer batı cevap verdi"ewet hepimize aynı şeyleri söylediler"oh be rahatladım "niye ben sizden geç çıktım o zaman"yağmur cevap verdi"haklısın aslında sen biraz geç çıktın"kağan konuştu"her neyse şimdilik kurtulduk hadi gidelim"hep beraber arabaya bindik moralim bozulmuştu Burak bunu anlamıştı"hadi birşeyler yapalım"hemen cevap verdim"ben gelemem çok yorgunum ayrıca yarın sınavım var"Burak bana baktı biraz mahçup oldum"iyi o zaman yarın yaparız ama kalbim çıt oldu"benden önce doğu cevap verdi"ben Tamir ederim aşkım"hep beraber güldük kağan ilk defa bize katıldı o da gamzelerini göstererek gülüyordu ben arka cam kenarında oturuyordum yanımda kağan onun yanında batı,doğu bagaja geçmişti Burak ve yağmurda önde herkes Kendi alemine daldı kağanın gamzeleri hâlâ ordaydı gülüyordu ellerimi kağanın gamzelerinin üstüne koydum kimse bize bakmıyordu kağan gülmeyi bıraktı şaşırmıştı konuştum"sen hep böyle gül kağan sana gülmek çok yakışıyor"kağan tekrar güldü elim yanağının içine girdi kağan elimi alıp sıktı yanağıma yandan küçük bir öpücük bıraktı arkadan Bir ses geldi"uhuu herşeyi gördüm Havva sen bizim amca oğluna yanıksın"delihanın repliğiydi biranda ne alaka dicektim herkes güldü  doğu tekrar konuştu"Burak aşkım bizde böyle fantaziler yapmalıyız yanıma gel"
herkes tekrardan güldü bu arada eve gelmiştim diğerleriyle vedalaşıp eve girdim annemler aklıma geldi  ben ne kadar hayırsız evlat oldum böyle annemler gideli neredeyse bir hafta oldu hiç konuşmamıştık odama girip annemi aradım
"alo anne nasılsın"
"iyiyim kızım sen"
"iyi her zamanki gibi"
"sonunda bir annen olduğunu anladın"
"anne sınavlar vardı çalışıyordum"
"tamam tatlım sonra konuşuruz"
"tamam annecim görüşürüz"

anneme yalan söylemek zorunda kaldığım için üzgündüm ama ona olanları anlatamazdım yatağıma geçip uzandım hayatımın hızına yetişmek beni yoruyordu hemen uyuya kaldım iki gündür çok yoruluyordum...

Piskopat SevgilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin