Piskopat Sevgilim

22.Bölüm"Aşık Oldum"

Kağanlarla beraber geçirdiğim o beş gün benim için çok güzeldi yeri geldi ağladım fakat benim için hep iyi bir anı olarak zihnimde kalacak her zamanki gibi aklımı karştıran tabiki de kağan oldu önce benimle dalga geçti ona benimle birdaha   bu şekilde yaklaşmamasını hata benden uzak durmasını söylemiştim sonra beni görmezden gelmesi ama nedensiz bir şekilde kalbimin acıması resmen kendim ettim kendim buldum ama kağan iki gündür çok değişik çok durgun gözüküyor sebebini çok merak ediyordum ama kağana bunu soramzdım tabiki de telfonumu elime aldım saat sabah 10.20 geçiyordu yağmuru aradım
"Alo knk"dedim benim sesim bu sefer enerji çıkmıştı "efendim knk"yağmurun sesi yeni uyandığını çok belli ediyordu
"Günaydın uykucu sinemaya gidelim mi diye aradım"bugün normal bir gün geçirmek istiyorum normal insanlar gibi kavgasız görevsiz bir gün
"Malesef çok isterdim ama bugün annemin bazı işleri var onunla gitmem gerek"buna yüzümü düşürdüm ama yapacak birşey yok kıza zorla gel diyemezdim sonuçta annesine yardım etmeye gidicekti"tamam sorun yok canım bizde haftaya gideriz"dedim
"Tamam görüşuruz ben seni ararım"dedi tamam diyip telefonu kapattım bugünü boş boş evde geçiricektim anlaşılan kendimi banyoya attım uzun bir aradan sonra güzel bir banyo yaptım bu sırada annem aşağıdan seslendi üzerime direk aceleden birşeyler giyindim annem bugün işe gitmiyordu fakat babam gidiyordu bu işleri pek anlamıyorum ikisi aynı yerde çalışıyor ve fakat biri tatil yapıyor biri çalışıyor aşağı indim "efendim anne ne oldu"dedim annem kapıyı gösterdi"arkadaşın gelmiş Baksana tatlım"acaba kim gelmişti yağmur diye düşündüm fakat daha yeni konuştuk kapıya doğru ilerledim gördüğüm kişiyle şok oldum kağan evime gelmişti ama niye
"Kağan birşey mi oldu"dedim
"Hayır akşam seni bir yere götürücem hazır ol saat 10.30 gibi gelirim"acaba nereye merak ettim doğrusu
"Nereye gidiceğiz"dedim kağan soru sorma der gibi bakıyordu gözlerime
"Geldiğimde mesaj atarım"dedi motora binip gitti içeriye girip kendimi koltuğa attım deli gibi sırıtıyordum acaba nereye gidiceğiz diye düşündüm belki dert Uçurumuna gideriz yada lunaparka olabilir mi diye geçirdim içimden bu sırada annem konuştu
"Ne o tatlım yüzünde güller açıyor"
Annem bile farkına varmıştı yüzümdeki mutluluğu kağanla beraber olunca yada kendimi onunla aynı ortamda hissetmem bile bana mutluluk veriyor
"Ya öylemi"dedim şakaya vurarak
"Daha yeni gelen genç pek yakışıklıydı kimdi bakalım geçen günde o ve 3 kişi daha evimizi dikizliyorlardı resmen"
Buna şaşırdım kağan gil bizim evimi izliyorlardı bunun cevabını ben bile merak ettim"bilmem gelen kağandı arkadaşım ve diğerleri de öyle ben akşam arkadaşlarla buluşucam geç gelebilirim"dedim annem üstünü giymiş bir yere hazırlanıyor gibiydi başını tamam der gibi salladı odama çıktım telefonuma bildirim sesi geldi baktım
"Sayın velliler ve öğrenciler okulumuzun ikinci dönem sınavları pazartesi günü itibariyle başlıyor sınav tarihleri okulumuzun web sitesinde mevcuttur" gördüğüm yazıyla bir  şok daha geçirdim zaten okula geleli daha bir hafta olmuştu üstelik yeni okuluma ikinci dönemin ortalarında gelmiştim ne yapıcam bilmiyorum devlet okulu sınavları nasıl olur onu da bilmiyorum acaba bizim gibi mi soruyorlardır içimden bir ses yok kızım siz insansınız onlar insan değil diyordu yani eğitim eğitimdir ne sorabilirler ki kağanı beklerken ders çalışmak geldi içimden hem vakit geçerdi demi  öğlen di zaten saat 6 ya kadar çalışıp sonrada hazırlanırdım masanın başına oturdum çalışmaya başladım baya bir kendimi kaptırmıştım sayısal dersleri seviyordum  dersi dinlediğimde becerebiliyordum saate baktığımda şok oldum saat 7.40 geçiyordu kesin halüsinasyon görüyordum yada uyuya kalmışımdır ayağa kalktım aşağı indim annem evde yoktu bir yere gitmiş olmalı diye düşündüm bakkala gidip Makarna alıp yapacaktım yapabileceğim en kolay yemek makarnaydı bakkala girdiğimde hiç görmek istemediğim birini gördüm cemi gördüm bakkalın bir iki metre aşağısında emreyle beraber sigara içiyorlardı adımlarımı kapıya doğru hızlandırdım fakat cem benden hızlıydı hemen yanıma vardı ne ara yanıma geldi Simdi bu konuştu "naber güzelim" gıcık ya valla bunlarla konuşmayı hiç sevmiyorum"iyiyim cem sen"dedim
"İyidir seni düşünüyordum şansa bak" sen kimsin de beni düşünüyorsun diyesim geldi "b-beni mi"kekeledim.
"Ya seni anlaşmamızı unutmadın değil mi buketciğim"buketciğim ne yani nerden geliyor bu samimiyet
"Hayır unutmadım"dedim konuştu
"Güzellll o zaman hazır ol bu hafta isteğimi soylicem"dedi göz kırpıp Emre'nin yanına gitti kesin çok kötü birşey isticekti neyse onu umursamadım akşamı düşündüm acaba kağan beni nereye götürücek diye düşünmeye çalıştım kafam dağılırdı en azından bakkala girip Makarna aldım eve gelene kadar inşallah kimseyi görmem diye umdum apartmana girince derin bir nefes aldım hemen mutfağa girdim suyu tencereye koydum ve tuz attım kaynamasını beklicektim yaklaşık yarım saat sonra kaynadı makarnaları suya boşalttım haşlanmasını bekledim birsüre sonra başlandı süzgeçten geçirdim yağı ve salçayı kızartıp içene döktüm fena gözükmüyordu tabağa koyup masaya geçip oturdum yemeğe başladım aynı zamanda televizyon izliyordum saat epey geçmişti kağan yeni aklıma gelmişti telfonuma baktım saat 9.40 geçiyordu ve kağan heran gelebilirdi bir hışımla odama gittim nereye gidicegimizi bilmiyordum bu yüzden ne giyebilirim diye düşündüm siyah pileli bir etek ve kırmızı büstiyer giydim bara gidiceksek uyumlu diye düşündüm eğer restorana gidiceksek de fena olmazdı siyah bir topuklu ayakkabı giydim makyajımı yapmaya başladım koyu tonlarda bir makyaj ve kırmızı Bir ruj tercih ettim saçlarımı ise sıkı Bir at kuyruğu yapıp alnıma bir iki tutam saç çıkardım genel havam çok hoş duruyordu bu sırada telfonuma mesaj geldi
KAĞAN: aşağıdayım prenses
hemen aşağı indim kağan siyah mersedes arabasını getirmişti arabasına yaslanmış beni bekliyordu yanına gittiğimde beklemediğim bir anda bana sarıldı şaşırdım  bende ona sarıldım iykide annem evde yok diye geçirdim sonsuza kadar böyle kalalım istedim kağan ayrıldı"hadi prenses gidelim"dedi
"Tamam nereye"göz kırpıp arabayı gösterdi arabaya bindik arabada derin bir sessizlik vardı bu canımı sıkıyordu elimi radyoya götürdüm "pera affet"
Şarkısı çalışıyordu dinliyorduk ikimizde kağan bugün mutlu görünüyordu onu ilk defa bu kadar mutlu gördüm içimden bir ses bugünün çok güzel geçeceğini söylüyordu şık bir mekanın orda araba durdu arabadan kendim indim kağan gelip kapımı falan açmicaktı buna adım gibi emindim kağan anahtarı vale verdi elini belime koydu içim ürperdi resmen kağan bunu hissetmişti"sakin ol prensesim"şuan o kadar kızardığıma eminim ki ama bu elde değil kağan bana sadece prenses derdi prensesim ilk defa dedi kendimi hiç olmadığım kadar mutlu  hissettim kağana baktım birşey demeden arkalardan bir masaya geçtik çok güzel bir masaydı yan tarafı uçsuz bucaksız bir denize bakıyordu masaya oturduk genç bir garson siparişlerimizi almak için geldi garson uzun boylu esmer kasli ve yakışıklı biriydi "buyrun efendim ne istersiniz"kağan bir süre menüye baktı ve siparişini verdi garson bu sefer bana baktı acaba ne alsam pek Bir iştahım yoktu açıkçası bu yüzden bende kağan gibi tatlı sipariş edicektim "bende aynısından lütfen"garson bana baktı
"Direk tatlıya başlamak güzel değişik bir taktik"dedi kağan sinirle bize bakıyordu direk söze karıştı"sen siparişleri getir sohbet etme kaybol"dedi garson hemen uzaklaştı  "kağan biraz sakin olur musun" dedim kağan sinirle yüzüme baktı"sakın ama sakın birdaha bir erkekle konuşma sakın"resmen dişlerinin arasından kükrüyordu oysaki birşey yapmamıştım "kağan ben ne yaptım",sesim ağlamaklı çıkmıştı kağan bunu hemen fark etti "Buket bana iki dakika ver"sesi izin ister gibi çıkmıştı elini saçlarından geçirdi çekistirmeye başladı sanki tüm saçları kopsun istiyordu hemen yanına gittim kendine zarar vermesini istemiyordum ellerini tutum saçlarından indirdi elleri sanki bayılmış gibi kucağına düştü elini daha da sıktım"kağan tamam Yok birşey sakin ol tamam mı ben burdayım"belki sakinleşir diye düşündüm ve işe yaradı
O da ellerimi tuttu"Buket"dedi sustu
"Efendim kağan"dedim bugün konuşsun istiyordum aramızda birşey kalmasın istiyordum"ben seni çok üzdüm demi"
Böyle bir şey kesinlikle beklemiyordum kağandan böyle bir itiraf beni şaşırttı
"Ben unuttum herşeyi suç ortağım"güldü onu güldürdüğüm için bende güldüm onu her zaman mutlu etmek istiyordum
"Özür dilerim prenses"dedi sesinde o kadar acı vardı ki sanki birini öldürmüş de özür diliyor gibiydi o sırada garson gelince yerime geçtim bu sefer konuşmicaktım kağanın sinirlenmesini istemiyordum garson tatlılarımızı bırakıp gitti konuşmadan tatlımızı yedik konuyu açan ilk kağan oldu
"Dert Uçurumuna gidelim mi prenses"
Biranda bunu söyledi bende gitmek istiyordum açıkçası kağan benden özür dilemişti bir başkasına bunu söylesem bana kesinlikle deli derdi yada atiyo derdi "tamam ama oraya üzüldüğümüzde yada bir derdimiz olduğunda gidicektik"dedim
"Bu sefer itiraf için gidelim"of yüzüm gene cayır cayır yanıyordu kıpkırmızı oldum kağan konuştu gene
"Sana ilk itirafı burda yapmamı ister misin prenses"acaba ne dicekti nasıl bir itiraf söylicek merak ediyordum başımı olumlu anlamda salladım hmmm diye bir ses çıkardı"kızarınca çok daha güzel oluyorsun"ya bu çocuk niye böyle valla amacı beni kalpten götürmekse çok iyi başarıyordu "ş-şey teşekkür ederim"ay salak mıyım ben teşekkür ederim ne demek rezillik ya "ee sende soylemicek misin"ben.. ben... ben  ne söyliyebilirim ki diye düşündüm "ben uçurumda soylicem"dedim en azından oraya kadar dediklerimi biraz tartardım dedikten sonra kağan elimi tuttu ve hesabı ödedi vale arabayı getirdi kağanla binip o dağ evinin olduğu yere doğru gidiyorduk o sırada bildirim sesi geldi  kağanla aynı anda gelince guruptan olduğunu Anladım hemen girdim
                        GİZLİ GÖREV
DOĞU: öldünüz mü laaa
BATI:ben ölsem hissedersin
YAĞMUR:yok daha değil
DOĞU:abi niye ilk ben yaziyom hep aq
BURAK:sen bizim köprümüzsün bebeğim
DOĞU: sanırım Buket ve kağan ölmüş
BATI:belki işleri vardır telefonları kapalı falan olabilir yada rahatsız edilmek istemiyorlar olabilir anlayışlı olun
DOĞU:ne biliyon lan dökül
BUKET: saçmalamayın burdayız
DOĞU: burdayız derken
DOĞU:hoooo cevap verin merak ettim
YAĞMUR: okulda öğreniriz sıkıntı yok

Guruptan konuşuyorlardı fakat ben doğunun sorusundan sonra internetimi kapattım daha uzicaktı eminim kağanda benim gibi yaptı zaten kağan guruba pek yazmıyordu istisnai durumlar haricinde bu sırada uçurumun oraya gelmiştik arabadan ilk ben indim her zamanki gibi ellerimi iki yana doğru açtım Bir adım Kala düşmeme durdum gözlerimi kapattım ayağıma boşluğa koydum o sırada arkadan biri belime sarıldı evet baya baya sarıldı arkama döndüm kağandı bu "kağan"dedim cevap vermedi yüzünü boynuma gömdü o sırada biraz geriledim heran kendimi eşek cennetinde bulabilirdim kağan konuştu
"Ben Sana aşık oldum galiba prenses" oha oha işte bu skandal birşey kağan bana aşık mı olmuştu yüzümü ona döndürdüm midemde adeta şenlik vardı sanki kelebekler davul zurna karşılığında halay çekiyorlardı bende ona birşeyler söylemem gerekiyordu hatta bende sanırım kağanı deli gibi seviyordum ama cevap vermedim kağandan ayrılıp uçurumun kenarına gidip oturdum kağanda yanıma geldi
"Birşey demicek misin prenses"ne diyeceğimi bilmiyorum ama aklıma gelen ilk soruyu sordum
"Beni umursamadığını hatta benden Nefret ettiğini düşünüyordum"başını eğdi nefes alıp tekrar yüzüme baktı
"Belki yalan söylemişimdir prenses"
Ama neden yalan söylemiş olabilir ki
"Neden"dedim o sırada bana sarıldı bende ona sarıldım içimden o kadar ağlamak geliyordu ki ağladım ne kadar ağladığımı bilmiyorum kağan ellerini yüzüme getirdi avuçları yüzümde sabitledi "ağlamandan nefret ediyorum"
Dedi sarıldım"kağan bende sana aşık oldum galiba"dedim yüzünde kocaman bir gülümseme oldu gamzeleri hiç olmadığı kadar daha doğrusu görmediğim kadar içine girdi elimi gamzesinin üstüne koydum
"İşte buna vuruldum çok güzel beni buraya gömsünler"dedim kağan daha da güldü"fazla klişe ama gördüğüm en güzel gözler senin prenses"somurttum çünkü gözlerimiz aynı renkti hatta kağanın ki benimkinden daha koyu bir renge sahipti"aynı renk gözlerimiz farkindaysan kağan bey"dedim gülerek kağan bana bakarak konuşmaya başladı
"Buket ben senden sonra çok değiştim seni hayatıma alırsam üzmekten çok korktum hâlâ korkuyorum ama sensiz yapamıyorum sen bana en değerli varlığım annemi verdin.eğer benim gibi biriyle olmasan bunu anlayabilirim ama katlanamam öldürürüm ya sen ya ben" sonlara doğru biraz ürktüm ama umurumda değildi ben kağanı seviyordum kağan benim birşey dememi bekliyordu fakat ne diyeceğimi bilmiyordum bu yüzden kalbimin dediğini yaptım kağanın dudaklarına yapıştım kağan bir süre ne olduğunu anlamaya çalıştı sonra o da karşılık verdi geri çekildiğimizde kağan alnını alnıma yasladı"sen benimsin prenses sadece benim kimse seni benden alamaz ölüm bile"yüzüme gülümseme yerleştirdim
"Sadece senin"dedim sarıldık hayatımın en güzel günü bugün olabilirdi kağan   gibi birinin bu sözleri söylemesi ve söylediği kişi ben olmam beni çok mutlu ediyordu elimi tutup kaldırdı Beraber arabaya doğru ilerledik arabaya binerken kağan tuttuğu elimi kaldırıp dudaklarına götürdü küçük bir Buse kondurdu bende aynı şeyi yaptım arabaya bindik susuyorduk biraz ilerledikten sonra kağan konuştu
"Buket beni affettin mi"daha kaç kere soracak bilmiyorum ama ben önceki yaşadıklarımızı çoktan silmiştim
"Kağan ben bunları unuttum umurumda bile değil ben şuan çok mutluyum"dedim inansın artık çünkü gerçekten çok mutluydum"seni çok seviyorum prenses"
Ben konuştum bu sefer
"Bende seni çok seviyorum piskopat sevgilim"kağan bana bakarak güldü
"Nede güzel yakıştı ağzına öyle"dedi sırıttım evin önüne gelmiştik araba durdu kağan bana baktı bende ona
"Bugünü asla unutmicam kağan ne olursa olsun seni hep sevecem"dedim
Sanki yarına ne olacağı belli değil gibi
"Ben Sana hep hatırlatacam prenses şimdi de ilerde de yaşlandığımızda da"ya kağan böyle ne kadar güzel birine dönüşmüştü herkese ne kadar sert davranıyorsa bana bir o kadar yumuşak ve ilgili davranıyordu dudaklarıma bir öpücük kondurdu "iyi akşamlar prenses yarın okula beraber gidiyoruz"dedi
"Tamam iyi akşamlar sevgilim"dedim ben  ne kadar sevgilim dersem kağan daha da mutlu oluyordu bu yüzden sık sık söylüyordum apartmana girene kadar kağan arkamdan baktı Sonra gitti saat gece yarısını çoktan geçmişti kendimi direk yatağa attım bugün çok mutluydum hemde çok kağan ve ben...