25.Bölüm"Tekrardan Beraber"

304 15 1
                                    

Burada ne kadar süredir uyuyorum bilmiyorum kendimi o kadar yorgun hissediyorum ki her yerime sanki iğneler batırıyorlardı kendim bile bu kadar kötü göründüğümün farkındayım annemleri düşünemiyorum şuan perişan bir halde olduklarına eminim ama en çok kağanı merak ediyorum belki buraya hiç gelmemiştir son gün hatırladığım son şeylerden biri kağanın sözleri oldu
"Sana seni umursamıyorum demiştim benim gibi birini inanmak senin aptallığındı şimdi git birdaha dönmeden git"gözlerim yandı bu sözlerden sonra hidettli, sinirli  davranıp Kendimi yola atmıştım tek amacım karşıdan karşıya geçmekti oysaki sonra arabanın gelip bana çarpması ama ben tüm kuralları çiğnemiştim zaten bu sırada gözlerim kapalıydı açmaya dahi gücüm yoktu kapı açılınca gözlerimi açmak istedim kim gelmiş diye ama sonra gelen kişiyi gözlerim olmadan da anlayabildim kağandı bu bu kokuyu nerde olsa tanırım  gözlerimi açmadım kağanın soyliceklerini merak ediyordum ama daha 1 hafta olmuş muydu saçmalama kızım 1 haftadır burda öylece Uzanıyor musun dedim kağan yavaş adımlarla yanıma geldi yatağın kenarına oturdu elimi tuttu ellerini saçlarımda gezdirdi içim onu görünce hâlâ sıcacık oluyordu o sırada tekrar elimi tutup konuştu"aç gözlerini bebeğim aç konuş benimle deli olucam sen bunları hak edecek birşey yapmadın en son beni bırakma dedin birdaha konuş sana söz veriyorum seni asla bırakmicam buna inan olur mu herşeyi silip at artık herşey daha güzel olcak keşke bunları uyanık olsan da yüzüne söyleyebilsem soyliyebilirmiyim onuda bilmiyorum hadi bak seni dışarda bekleyen sevdiklerini düşün 1 hafta kocaman 1 hafta bu yatakta yorulmuşsundur prenses"dedi elimi bıraktı gidiceğini anladım gözlerimi açtığımda arkasına dönmüştü kolunu tutum bunu beklemiyordu hemen arkasına döndü"kağan affet beni ben çok üzgünüm seni çok seviyorum"dedim kağan gelip bana sarıldı o zaman tüm ağrılarım yok oldu sandım uçtu birden kağan bana bakarak konuşmaya başladı"bende seni çok seviyorum hemde tahmin edemiceğin kadar çok"dedi diğerleri de odaya girdi kağan çekildi annem mahfolmuştu onada sarıldım bir süre boyunca sarıldık doktor gelip hepsini dışarı yolladı normal odaya alınacaktım yoğun bakımdan çıkarken herkes dışardaydı onlara baktım Fakat kağan yoktu nereye gitmiş olabilir ki normal odaya alındıktan sonra diğerleri de yanıma geldi batı konuştu"iyisin güzelim iyi atlattın bunuda"diyip elimi sıktı "kağan nerde" diye sordum annemler işlemeler için kayıt bölümüne gitmişti bu yüzden bu kadar rahattım hepsi birbirine baktı anlaşmış gibi "bilmiyoruz kanka işim var diyip çıktı"buna kesinlikle inanmıyordum
"Yağmur bana doğruyu söyle bana mı kızgın"dediğim anda annemler içeri girdi daha fazla sorgulamadım hep beraber odada saatlerdir otururduk ne kadar sıkıcıydı sadece yatıyordum kağanın dedikleri aklıma geldi 1 haftadır hastanedeydim"ben ne zamandan beri hastanedeyim"dedim herkes şaşırdı böyle bir soru beklemiyorlardı ne yapacan diye bakıyorlardı yağmur konuştu"1 hafta oldu canım"dedim yani artık kağanla tekrar beraber olabilirim içime mutluluk hormonu salgılandı resmen eğer kimseyle bir daha anlaşma falan yaprsam ne olim emi kağan gideli saatler olmuştu ama hâlâ yoktu gelmedi nereye kayboldu bu o sırada annem
konuştu"çocuklar siz eve gidin yarın okulunuz var hadi bakim"dedi diğerleri pek oralı olmadı Burak konuştu
"Yok olmaz siz gidin burda kaç kişiyiz sırayla nöbet tutarız biz sizin yarın işiniz vardır"dedi annem mahçup olmuştu fakat haklıydı doğu annemin işi vardı benim için izin almış izin süresi doldu bu yüzden gitmesi gerekiyor annem ve babam yüzüme öpücük kondurup gittiler diğerleriyle Beraber kaldık kağan hâlâ ortalıkta yoktu"ben çok sıkıldım ya"dedim diğerlerinin de benden farkı yoktu aslında yağmur konuştu"bende ya senin yerinde olmayı hiç istemezdim"
Burak yüzünü ekşitti"olma zaten"dedi uhu neler oluyor böyle bunlar kesinlikle sevgili olacaklar ama ne zaman bilmiyorum doğuyla beraber gülmeye başladık yağmur buraka sinirli sinirli baktı batı konuştu"Buket ayağa kalkabilirsen kantine yâda bahçeye gidelim"tamam dedim yavaş yavaş doğruldum bir yandan Burak bir yandan yağmur koluma girmişlerdi ayağa kalkabiliyordum ama ısrarla yanımda duruyorlardı "tek başıma yürüyebilirim"dedim diğerleri yanımdan ayrıldı tek başıma ilerledim ama bir süre
Sonra böbreklerimin oraya o kadar sancı girdi ki bağırdım sanırım hiçbirşey olmamış gibi yürümeye çalişmamin verdiği zarar hepsi yanıma geldi"iyi misin canım"yağmurun sesiydi bu biran gözüm karardı ama kendimi ayakta tutabildim"iyiyim sadece başım döndü o kadar"dedim böbreklerime giren ağrı yavaş yavaş gidiyordu kendimi toparladım bahçeye inmiştik boş bir kamelyaya oturduk Burak kahve almak için kafeye gitmişti kağanı çok merak ettim nerde kaldı diye saat 9.40 geçiyordu kağanı sorsam cevap verirler mi acaba batı konuştu"hadi film izleyelim"dedi burda nasıl film izleyebiliriz ki"nasıl"dedim batı telfonunu çıkardı bir siteye girip bir komedi filmi açtı Burak da yanımıza gelmişti biraz abur cubur da almıştı hep beraber kamleyada film izliyorduk kağan yoktu aklım hep ondaydı telfonuma baktım belki bir mesaj yada bir arama bekledim fakat yoktu beklediğim gibi olmadı Doğu halimi anlamış olacak ki elini omzuma attı"gelir birazdan merak etme sen"dedi cevap vermedim kağanın beni sevdiğini sanıyordum şu durumda bile yanıma gelmeyen birinden medet umak biraz acizlik oysa kağan bıçaklandığında hep yanındaydım söylediği şeyler ve yaptığı şeyler birbirinden çok bağımsız film bitti hep beraber odama çıktık yağmurun ısrarları üzerine tekerlekli sandalyeyle çıktım odama aslında fena da olmadı odama çıktığımızda saat gece yarısı olmuştu kağan hâlâ yoktu ortalıkta yatağıma uzandım uyumaya çalıştım ama nafile uyuyamıyorum o sırada diğerlerine baktım doğu ve batı bir koltukta yağmur ve Burak bir koltukta uyuyorlardı gülümsedim onlar gibi arkadaşlarım olduğu için çok mutluydum o sıra odamın kapısı açıldı hemşire gelmiştir diye o tarafa bakmadım o sesi duydum hiç duymak istemediğim kişinin sesi bu durumda olmamın en büyük rolü olan kişi cemi"Buket iyi misin"dedi nasıl olmamı bekliyorsa salak herif
"Hemen defol git burdan yoksa herkesi uyandırırım"dedim elini teslim olmuş gibi kaldırdı"tamam gidiyorum ama böyle olmasını asla istemezdim"diyip çıktı dengesizlikte sınır yok pis herif gözlerimi kapattım hep bekledim ama Yok kağan gelmedi gözlerimi kapattım uyumuşum uyandığımda hemşire seruma iğne vuruyordu saate baktım 3.40 geçiyordu hemşire çıktı o sırada tekrar kapı açıldı kim diye baktığımda gün boyunca beklediğim kişi gelmişti
"Kağan"dedim bir süre yüzme baktı yüzünde kocaman bir gülümseme oldu o gamzeler gene meydana çıktı.
"İyi misin prenses"dedi nasıl olduğum umurumda bile değildi "nerdeydin"dedim gün boyu cevabını merak ettiğim soruyu sordum "işim vardı"dedi bu saate kadar ne gibi Bir işi olabilirdi ki"ne işi"dedim ikidir işi olduğunu söyleyip gidiyordu o gün sınıfta da aynı şeyi yapmıştı "iş işte boş ver sen nasılsın"dedi madem söylemek istemiyor bende ısrar etmicektim sonuçta bana söylemediği şey neyse önemli sanırım ama üzüldüm bana kayıtsız şartsız güvenmesini istiyordum
"İyiyim sen gün boyu gelmeyince bana kızgınsın sandım"dedim çünkü gün boyu bunu düşündüm bana sinirli kızgın diye gelmiyor sandım oturur pozisyona geçtim kağan yanıma gelip sarıldı bende ona sarıldım ağlıyordum kağan yüzüme baktı"ağlamandan nefret ediyorum"dedi yanıma gelip oturdu kafamı boynuna koyup saçlarımı okşadı "seni herşeyden çok seviyorum prenses"dedi ondan böyle şeyler duymayalı çok uzun bir zaman oldu "bende seni çok seviyorum kağan"dedim uyuya kalmışım sabah gözlerimi açmak hiç istemedim kağan hâlâ yanımdaydı kokusundan anlayabiliyordum  batı konuştu"oh ne güzel bizim belimizin anası ağladı siz orda baya güzel"diye sitem ediyordu diğerleri güldü"sadece kendini düşünen bir ikize sahibim arkadaşlar"dedi doğu kağan sadece dinliyordu bende yavaş yavaş gözlerimi açtım yeni uyanıyor gibi yaptım bu sırada doktor odaya girdi kağan başımı yastığa koydu alnıma bir öpücük kondurdu doktor gözümü falan baktı ilaç yazdı"evet Buket hanım nasılsınız bakalım"dedi yaşlı biriydi bilge bir tipi vardi"iyiyim"dedim"gayet iyisiniz artık taburcu olabilirsiniz öyle büyük bir sorun yok birazdan çıkış işlemlerinizi yaparız"diyip uzaklaştı kağanın eline reçeteyi verdi bir süre sonra hep beraber hastaneden çıktık kağanın arabasına bindik kimse konuşmuyordu oldum olası bu sessizlikten nefret ediyorum kağan radyoyu açtı"arin-zalım" çalıyordu dinledim anneme haber vermemiştim taburcu olacağıma yoksa işten ayrılıp eve geleceğini biliyordum zaten ben gayet iyiydim bir haftadır bir yatakta uyumuşum yarın okula gitmeyi falan düşünüyordum bizim evin oraya vardığımızda araba durdu yağmur yanıma geldi elini belime koydu"hadi bakalım kankim gel"dedi güldüm beraber içeri girdik odama gitmek istemedim hep uyuyorum bu sıralar kağan yanıma geçip oturdu diğerleri de karşımıza geçip oturdular hepsi bize bakıyordu ne oldu anlamadım Burak konuştu"şimdi siz tekrar sevgili misiniz" dedi bunun cevabını ben bile bilmiyordum bende diğerleri gibi kağana baktım onun ağzından çıkacak kelimeyi bekliyordum elimi tutu beni kendine çekip sarıldı derin bir nefes aldım"evet tekrardan beraberiz"dedi diğerleri başka soru sormadı bir süre sonra herkes eve gitmek için kalktı onlarda benim yüzümden 1 haftadır harap olmuşlardı kapının oraya kadar eşlik ettim"benim yüzümden sizde perişan oldunuz kusura bakmayın"hepsi aynı anda mırıltılar çıkardı"ne kusuru kız sen bizimde ksrdeşimisin"diyip sarıldılar en son yağmur konuştu"kızım birşey lazım olursa saati önemli değil istediğin zaman ara gelirim yarın zaten uğrarım"dedi sarıldım tekrar konuşmaya başladım"tamam yarın okulda görüşürüz"dedim tam ne okulu diceği anda kapıyı kapattım yoksa bu mesele baya bir uzuyacakti kağanın yanına gittim televizyonu açtım Beraber izledik kimse konuşmuyordu ne ben ne kağan arada kağana bakıyordum ama kağan sadece televizyona bakıyordu  pek izliyor gibi görünmüyordu saat 7 ye geliyordu annemler 1 buçuk saat sonra gelirler o sırada telefonuma mesaj geldi
*Burak kişisi sizi gizli görev adlı guruba aldı*
Kağanda telfonuma bakıyordu yüzümde gülümseme oluştu kağana baktım"kağan"
Dedim birşey demedi yüzüme baktı
"Ben gerçekten çok özür dilerim seni asla bırakmak istemedim"heran ağlayabilirim
"Buket tamam hepsi geçti geçmiş geçmişte kaldı"kağanı üzdüğümü biliyordum onun gibi insanlarla pek muhatap olmayan biri bana kendisini tanımam için fırsat vermişti  bile bile etrafına korku Salıyordu resmen ama bana karşı öyle değildi kibar demiyim de diğer insanlara bakıldığında bana farklı davranıyordu sanki hayatına birini almaya korkuyor gibiydi alışmaya çalışıyordu "sende git istersen yoruldun"dedim sesim düz çıkmıştı yanlış anlayabilir bir derecede
"Yorulmaksa sıkıntı yok eğer sen istemezsen"dediği  anda sarıldım kağan karşılık vermiyordu kalbim acımıştı
"Kağan ne oldu yani artık eskisi gibi davranmıyorsun ne bilim"sustum daha fazla devam etmek istemedim kağanı gerçekten tanımıyordum artık en azından benim yanımda rahattı şuan öyle değil konuşmuyor bile
"Bak Buket ben katlanamıyorum ihaneti kaldıramıyorum öyle ansızın çıkıp öyle demen bir daha yapicağının garantisini vermiyor"şuan kağanın neden böyle davrandığını anladım şuan bana güvenmekte zorluk çekiyordu bende olsam ben de böyle davranırdım fakat kağan biz tekrardan beraberiz dedi
"Kağan yemin ederim ki seni çok seviyorum 1 gün olsa bile alıştım sana,kokuna,gamzene,sinirine herşeyine belki benim olmayan o maviliklerine sen çıkışta öyle diyince ve yaseminle planlar yaparken kalbim en derinliklerine bir sancı girdi sanki bıçaklanmışım gibi hissettim ama gene de sen bilirsin"bu kadar uzun konuşmalar beni çok geriyordu ama mecburdum kağanı kazanmam gerekiyordu bunun sonucu ne olursa olsun "Buket sana inanıyorum seni kaybetmek hissi beni deli ediyor bu arada yarın annemle tanışmaya gidiceğiz",güldü  yani bu tekrardan bana olan güvenini monteliyor bunun için elimden geleni yapacağım kağanın elini tuttum"balkonda geceyi izleyelim mi"
Dedim sevecen bir sesle kağan elini tuttuğum elimi kaldırıp dudaklarına götürdü küçük bir öpücük kondurdu ayağa kalkıp balkona çıktık balkonda bir tane koltuk vardı kağanla üstüne oturduk batanniye getirdim üzerimize attık "kağan Aya baksana çok güzel değil mi"kağan Aya baktı " herkes gece gökyüzünde ışıldayan ayı güneşin aksine görebildiği için Aya aşık olmuştu ama kimse onu parlatanın güneş olduğunu hatırlamamıştı"wov kağandan böyle şeylere alışmaya çalışıyordum ama bu baya iyiydi"kağan en çok bunu özledim"
Kağan neyi der gibi bakıyordu"neyi"
Dedi hemen cevap verdim kağanın benim yanımda kendi benliğine dönüşmesi beni çok mutlu ediyordu
"Böyle konuşman işte ne bilim böyle Kendi benliğinde gibi"kağan beni kendine çekip sıkıca sarıldı onu çok özledim hayatıma çok kısa bir zamanda girdi ama vazgeçilmezlerimin en üstünde onun için herşeyimi verirdim yüzü gülsün mutlu olsun diye kağan bu hayatta herşeyi herkesten çok hak ediyor o sırada kapının açılma sesi annelerin geldiğini anladım kağana baktım "üzgünüm senin gitme vaktin Aşkım"ona ilk defa böyle hitap ettim yüzünde kocaman bir gülümseme oldu elini ensesine atıp kaşıdı"bu ilk böyle diyişin"
Dedi elini yanaklarıma koydu yavaşça okşadı dudaklarımı Buse kondurdu.o sıra kapı açıldı hemen ayrıldım "burada mısınız kızım neden taburcu olduğunu haber vermedin diğerleri gitti mi"evet anlamında başımı salladım kağanda hemen gitti annemlerle biraz oturup odama çıktım telfonumu elime aldım guruptan mesajlaşıyorlardı.
                                  GİZLİ GÖREV
BURAK: napiyonuz ilk ben yazim
DOĞU: gözlerim yaşardı aq
BURAK:tabi olum
BATI: neyin kafasındasınız lan
BUKET: aynı siz
YAĞMUR: oturuyorum ben siz
DOĞU: bizde aynı kağan gene yok
BURAK: alış artık şuna amk yazmaz
KAĞAN:olum ne istiyonuz bela mısınız
DOĞU: buda bir adım kağan bey
KAĞAN:siktir lan ordan
BUKET: insanlar değişebilir zamanla
KAĞAN:demi prenses
BUKET: kesinlikle sevgilim
BATI: kağana bunu yaptıran hayat bize ne yapmaz Anlamadım sjsjjsjs
BUKET:hdyejsnxv

Kağanı değiştirmeyi kesinlikle kafama koydum eski yaşantısına geri dönecekti mutlu olduğu zamana bunun için herşeye değerdi yatağıma iyice kurulup gözlerimi kapattım kendimi uykunun kollarına teslim ettim her zamanki gibi ait olduğum yere Kendi karanlığıma....

Piskopat SevgilimWhere stories live. Discover now