Keyifle okuyun. Bol bol yorum alırsak, çoook çok mutlu olurum. Sosyal medya hesaplarım instagram ve x hesabımdan perahille kullanıcı ismimle
beni takip ederseniz bölüm öncesi alıntıları paylaşıyor olacağım.
(ノ^_^)ノ"Hep acıyla doğarız, bizimle büyür, zamanla alışırız; kol bacak sahibi olmak kadar olağanlaşır acı çekmek."
Oriana Fallaci🦢
♫ hold me, never let go- Rocco
♫ down - Jack Curley26. ACININ İZİNDE
Kendisinde olmayanları keşfetmeye özlem duyar insan. Uçmak gibi. Adeta, bir kaya kartalının iri kanatlarıyla gökyüzünde süzülmesi gibi. Özgür olmayı iliklerine kadar hissedeceği anı bekler. Ancak kanatları yoktur, ne de süzülebileceği kadar hafifliği.Penceremin kenarına tüneyen bir kaya kartalı gördüğümde epey küçüktüm. Bir gece yarısı tıklatmıştı penceremi. Usulca beklediğinde, gölgesinden ürküp babama sarıldığımı hatırlıyorum. Gözleri gövdesine oranla oldukça büyük olan yırtıcı kuş, sığınmak için odamın bir köşesinde tünemişti. Gözlerimiz buluştuğunda, ürkek bakışlarıyla karşılaştım. Ne ben ondan korkmuştum ne de o benden. O gün, birbirimizi ilk görüşümüzdü. Sonrasında da devam eden bir alışkanlıktı. Gelmediği gecelerde onu beklerdim sabırsızca. Aramızda bir anlaşma vardı sanki, birbirimizi kolluyorduk. Sadece bakışmalarla ve varlıklarımızla.
Devin'in aracıyla boğazdaki lüks otelden ayrıldığımızda, aramızda kısa bir konuşma geçmişti ve sonrasında sessiz geçen yarım saatlik araç yolculuğu sonrası helikopter pistine varmıştık. Üzerime geçirdiğim elbisemle uyumlu kürk, üşümemi engelleyemediğinde, titredim ve kendimi hızlıca pistteki helikoptere attım. Bu sırada ısrarla çalan telefonumu da görmezden geliyordum.
YOU ARE READING
KAHRA
General FictionO, cehenneme giden yolda yürüyen bir yabancı. Harlı alevlerle kuşatılmış, hoyrat, kaba, duygusuz ve yalancı. Ne bir kasırga yıkabilir onu, ne de küçük bir kıyamet, Onu alt edebilecek belki de sadece tek bir nefes. Tüm hayatı birkaç sayfalık henüz...