26. B Ö L Ü M

20.8K 612 99
                                    

Nasılsınız efenim..
Okullar açıldı mesailer başladı sonumuz hayrola. Umarım huzurlu başarılı bir yıl geçiririz.
Umarım kitabı beğeniyorsunuzdur. Yorumlarınıza ve oylarınıza talibim.
İyi okumalar...










"Bars ben boşanmak istiyorum." Dedim.

"Ne?"

"Duydun işte."

Bars'ın tam olarak neye şaşırdığını anlamadım. Kendime olan güvenimle sesim bile titremeden boşanmak istemem mi? Yoksa direkt boşanma mı?

Kaşları çatık uzun süre sessiz kaldı. Daha sonra bir şey demeden ilk geldiğimde benim oturduğum yere oturdu. Eliyle alnını ovarak

"Nerden çıktı bu?" Dedi. Tekrar derin nefes aldım.

"Mert bana bazı şeyler anlattı. Ne kadarı doğru ne kadarı yanlış bilmiyorum."

"O orospu çocuğunun her anlattığı yanlış! Sakın bana onun sözleriyle gelme!" Dedi bağırarak

"Bars sen hiç gerçekten psikolojik tedavi gördün mü? Bana dürüst ol!" Dedim.

"Görmedim." Dedi sakince. Meraklı gözlerimi fark edince

"Babam istememişti. Ömer ağanın oğlu deli derler diye."

Başımı aşağı yukarı salladım. Yutkunup asıl soruyu sormak istedim.

"Peki bu... Şermin ve annesi?"

Bars sinirle soğuyup yerinde kıpırdandı. Boynunu tutup

"Bunları mı anlattı pezevenk!" Dedi sinirle

"Soruma cevap ver!" Dedim. Bars huysuzlukla

"Bak ben küçüktüm o zaman. Bir insanı nasıl isteyerek öldürebilirim! Ben sadece annemi korumak istedim- yani o an öyle bir şey yaşansın istemedim. Ben yapmadım zaten dengesini kaybetti."

Sustum. Bu konuları açmam Bars'ın bana açıklama yapması için değildi. Sadece öğrendiğim şeyleri sormak istedim. Ne Mert'e inandım ne de Bars'a. Sessizlik uzadıkça Bars volta atmaya başladı.

"Gerçekten boşanmak istiyor musun?" Dedi. Tam karşımda tüm heybetiyle durmuştu. Derin nefes alıp ayağa kalktım. Başımı aşağı yukarı sallayıp

"Evet. Ben boşanmak istiyorum." Dedim.

O an kendimle gurur duydum. Her şeyi göğüsleyebilirim. Gerekirse yine işe girer yine eşek gibi çalışırım. Ama kendi hayatım olur. Bars kollarını bağlayarak

"Ne yapacaksın peki? Nasıl yaşayacaksın?" Dedi. Sesindeki alaycı tavır gülümsememe neden oldu.

"Hatırlıyor musun Bars? Düğün de sen bana bir şey söylemiştin. 'Bu ailede uyandığın her güne söveceksin' diye. Ben bu aileye katlanmak istemiyorum. Sen istersen ailenle kal sövmeye devam et." Dedim. Dudağını kıvırıp başını salladı.

"Hiç beni düşünüyor musun?" Dedi.

Yutkundum. Neden böyle bir şey dedi ki şimdi?

"Sen kaçıp gittiğinde benim tek derdim sana kazasız belasız ulaşmaktı. Ben seni düşünüyordum çünkü."

"Bende seni düşünüyorum. Ama sen-"

"Verda ben seni seviyorum!"

Ağzım açık kaldım. Ne cümleyi devam ettirecek ne de bir şey diyecek akıl kaldı. Hayatımda ilk defa birinin beni sevmesine mi şaşırayım yoksa midem de uçuşan kelebeklere mi?

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin