Vhartlox'a Yolculuk

32.3K 2.8K 943
                                    

Ee, Vhartlox'a gidiyoruz dediler ben de bir koşu Diana'nın Uçan Dükkanına uçtum ve kendi taşlarımı da aldım. Diana önce bana siyah olan bir Turmalin taşı verdi. Gümüş eritilmiş başıyla siyah, çizgi çizgi bir taştı Turmalin. Bir an için Beltza olduğumu düşündüm. Yani öyledim ama sadece Beltza olduğumu sandım. Sonra Diana bir şey mırıldanarak bana bir de Lapis Lazuli taşından bir kolye daha verdi. Kendisinin de alnında taktığı bu lacivert taş bana aynı zamanda bir Illuna olduğumu müjdeliyordu. Böylelikle hem Beltza hem de Illuna olduğumu öğrenip kendi taşlarımı aldım. Artık okula hazırım.

Siz de bu maceraya gerçek bir tat katmak istiyorsanız bir özel kristal taşlar satan yere gidin

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Siz de bu maceraya gerçek bir tat katmak istiyorsanız bir özel kristal taşlar satan yere gidin. Satıcı Diana olmasa da taşların sizi seçmesine ve auranızın sizi ihtiyacınız olan taşa yönlendirmesine izin veriyorlar.

Ben kendime baktığımda bir Illuna ve Beltza olacağımı düşünmezdim ama sanırım mistik güçler sizden fazlasını biliyor.

Keyifli okumalar.


* * *


Sabahtan akşama kadar tonla şey yapmıştık ve vakit öldürmenin tanımını yeniden yazmıştık.

Önce Fiona'nın kuaförüne gidip saçımı kalıcı olarak bordo rengine boyatmıştık. Aslında tam olarak yapılan boyamak değil de saç köklerini büyüleyip saç rengini kalıcı olarak değiştirmekti diye düşünebilirdiniz. Bu sayede diplerim mi geldi, boyam mı aktı diye düşünme derdi de ortadan kalkmıştı.

Daha sonra saatlerce kıyafet alışverişi yaptık. Fiona kendine o kadar fazla şey alıp bir çırpıda dolabına yollayınca kıyafet canavarının neden o kadar devasa olduğunu daha rahat anladım.

Fiona öğlene doğru beni çok güzel bir pastahaneye götürdü. Türlü türlü çörekler, turtalar, pastalar ve daha adını saymayacağım şeylerin tadına baktık. Tadına baktık demek yanlış olur, hepsini hüplettim, kalori bombardımanına umursamadan atlayıverdim.

Akşama doğru Fiona beni ev dekorasyon mağazasına soktu. Nedenini asla anlamadım ama Fiona önüne gelen her şeyi eline alıp kucakladı ve beni ona bakıyor olsam dahi dürterek 'Çok güzeğl değil miğ?' diye sorma ihtiyacı duydu. Sanırım içten içe bir ev kızı ruhu vardı.

Güneş kırmızı bir kora dönüşüp ufukta yok olurken Fiona beni tekrar Cadı Köprüsünün en üst köprüsüne çıkarmıştı. Buraya ilk gelişimizdeki üst açık odaya doğru gittiğimizi çok geçmeden anlamıştım.

Fiona bir anne edasıyla elimi sıkıca tutmuş bana Vhartlox'la ilgili öğütler veriyordu.

"Bak Erin. Profesörlerle ters düşmek yok. Onların ceza anlayışı senin bildiğin cezalara benzemez. Birden sırtında yeşil bir solucan bitebilir, ya da gözlerinden birisi kör olabilir. Aralarında en sevimli olanları dahi sinirlenince çok ama çok acımasız olabilir."

Hekate'nin Kızları - KitapWhere stories live. Discover now