Gizemli Sular

26.2K 2.4K 462
                                    

Vol 2


Sıradaki odaya gitmeden önce baya bir oyalanmıştık. Tenimize masaj yaparak fokurdayan suyun içinde pelteleşmiş ve gevşemiştik. Suları etrafa saçarak ve şıpırdatarak dışarı çıktığımızda alıştığımız sıcaktan daha soğuk hava bir anlığına ürpermeme neden oldu ama sıradaki odaya birkaç adım atınca üşüme hissi kayboldu.

Nedenini dar kapının aralığından gördüğüm buhar demetleriyle anladım. Sıradaki oda bir tür saunaya benziyordu. Adım attığım mermer zemin neredeyse yanıyordu. Yanlara konulmuş iki uzun bankın arasındaki yerde birkaç geniş mazgal yerleştirilmişti. Mazgalların içinden beyaz bulutlar gibi buhar demetleri yükseliyor ve tavana çarpıp odaya dağılıyordu.

Serene ilk defa bir yüz mimiği yaparak rahatlamış ve mayışmış bir şekilde kendine banka bıraktı ve kollarını iki yana açık dirseklerini arkadaki nişlere dayadı. "İşte ben buna yaşamak derim."

"Cehennem kadar sıcak bir odaya girdiğinde sanırım senin de ister istemez insanlık kanalların açıldı." dedi Freya espriyle.

"Bak, yine; Sen de dikkat et, küçük beynin buharlaşıp kafa kanallarından dışarı kaçmasın diyesim geliyor, demiyorum." dedi Serene geriye bıraktığı kafasını kaldırmadan.

"Hiç demiyorsun gerçekten, sağol." dedi Freya homurdanarak.

"Ne zaman kendi aranızda atışmaktan sıkılacaksınız merak ediyorum." dedi Pitsy yine kendi stiliyle oturup sırtını yere bacaklarını banka uzatırken.

"Görünüşe bakılırsa asla." dedim ben de kendimi banka bırakırken. Çoktan tenimde ter damlacıkları belirmişti ve ciğerlerim hava alamaz olmuştu. İçerideki su buharından oksijene yer kalmış mıydı bilmiyordum ama bana on dakika gibi gelen bir süre orada canlı bir şekilde kalabildik.

En sonunda beynim bir cam, kapı, bir şey açın diye çığlıklar atarken kendimi odadan dışarı attım. Pitsy ve Freya beni takip ederken Serene orada kalmayı tercih etti.

Sıradaki oda açık bir odaydı ve serin hava tenimi okşayıp üstümdeki teri hissetmemi sağlayınca alelacele geniş derin havuza atladım. Etrafa sular saçarken serin su bir anda şok etkisi yarattı ve gözlerim havuzun altında açıldı. Sıcak bedenim suya atılmış bir kızgın metal gibi cos ediyor olmalıydı.

Suyun altında sesler perdelenmişken köpük ve kabarcıklarla suya kendini bırakmış Pitsy'nin silik figürünü gördüm. Nefesim daha fazla dayanmazken kafamı geriye çektim ve önüme düşmüş ıslak kızıl saç örtüsünden önümü göremez oldum. Saçlarımı geriye doğru tarayınca soğuktan ürpere ürpere merdivenleri inmeye çalışan Freya'yı gördüm ve ona doğru su sıçrattım.

Freya üstüne gelen suyla küçük bir çığlık attı ve sitemle kollarını iki yana açarken Pitsy'den de kabarık bir su dalgası yedi. Asık suratının üstüne yapışan saçını geri çekti ve ikimize yaramaz çocuklarmış gibi baktı. "Bu yaptığınız hiç ama hiç olgunca de-"

Elimi yine önde doğru itmiş ve Freya'nın yüzüne bir su dalgası daha çarpmıştı. Gözlerini silen Freya aceleyle kalan basamakları indi. Gelirken söyleniyordu. "Şimdi görürsünüz siz."

Bir anda alevlenen su savaşından kahkahayla karışık çığlıklar yükseldi. Birkaç dakika sonra yüzümde su kaçmamış delik kalmamıştı ve havuzun suyunun yarısını dışarı sıçratmıştık diyebilirdim.

Serene saunanın kapısında ruh gibi belirirken yüzünün önüne düşmüş ıslak saçları ve cılız bedeniyle bana Samara'yı hatırlatmıştı. Israrla çıkarmayı reddettiği, boynuna, kollarına ve bacaklarına sarılı bandajlar terden ıslanıp hafifçe gevşemişti.Bu bandajların neyi sakladığını merak etmekten kendimi alamıyordum ama Serene'e ilk sorduğumuzda cevap vermek istememişti.

Hekate'nin Kızları - KitapWhere stories live. Discover now