꧁4꧂

120K 7.1K 1.9K
                                    

Konuyu kavraya bilmeniz adına bölümleri hızlı hızlı paylaşıyorum.
Fakat yorumlar neredeyse hiç yok bundan sonra ki bölümlerde böyle devam ederse bu kadar hızlı bölüm atmayabilirim askerler haberiniz olsun🙏


💫Mangal💫




Rojbin, yasin süresinin son sayfasını da okuduktan sonra duasını edip kuranı kerimi yerine koymak için mutfaktan çıktı. Fidan'ın salonu kapması ile kendine yer bulamayan Rojbin el mecbur kuranını mutfakta okumak zorunda kalmıştı.

Elinde kuranı salona girerken kardeşini tam da beklediği gibi buldu. Elindeki berbat kokan kimyasalı ayak parmaklarını sürüyordu, onu görünce gülümseyip kaldığı yerden işine devam eden Fidan'a burun kıvıran Rojbin, içeriye sinen berbat kokudan kurtulmak adına salonda ki iki camı da açmakta buldu çareyi.

"Abla, donuyorum ya kapatsana."

"Kimyasaldan zehirlenmek istemiyorum. Sana kaç defa şunu odanda yap dedim."

"Offf! Çok sıkıcısın Rojbin."

"Ben senin ablanım, biraz daha saygılı olabilir misin?"

"Dört yaş! Sadece dört yaş büyüksün."

Rojbin, kardeşinin söylediklerine inanamazken elini ayağında ki terliğe uzattı. Bu saygısızın hakkından anca kötek gelirdi diye düşündü ama icraâta geçemeden çalan kapıyla tüm planı suya düştü.

Fidan'ın gereksiz konuşması kendisini daha fazla sinirlendirmeden kapıya bakmak için salondan çıkan Rojbin, kapının yanında duran aynadan önce tülbentini kontrol etti, ardından bir haftadır ilk kez çalan kapılarını açtı.

"Nalan teyze?"

"Merhaba Rojbin'cim, nasılsın?"

"İyiyim elhamdülillah. Siz nasılsınız?"

"Bende iyiyim, çok şükür."

"Ahh! Kusura bakmayın kapıda beklettim. Buyrun lütfen, içeri geçelim."

Rojbin, içeride ki kimyasal zehir kokusunu hatırladığı gibi bu söylediğinden pişman olmuştu ama iş işten geçmişti çünkü çoktan Nalan teyzeyi eve davet etmiş bulunuyordu.

"Yok kızım, ben değil de siz bize buyrun."

"Nasıl yani?"

"Biz, iki üç hafta da bir bütün mahalle toplanır mangal yaparız. Bu hafta da bizim bahçede yapıyoruz. Size de düzgün bir hoşgeldiniz diyemedik, bu vesileyle kaynaşmışta oluruz."

"Allah razı olsun, Nalan teyze ama biz rahatsızlık vermeyelim."

"Hiç olur mu öyle şey. Ben şimdi gidiyorum, mutlaka bekliyorum bak."

"Tamam o zaman bizde uğrarız, peki getirmemizi istediğin bir şey var mı?"

"Siz gelin yeter kızım,  zahmete gerek yok."

Rojbin, Nalan teyzeyi yolcu ettikten sonra hızlıca salona geçti. Kardeşi oje sürmeyi bitirmiş kuraması için kendince garip hareketler yapıyordu, ona bakmadan camları kapatırken bir yanda da kardeşine az evvel ki konuşmayı aktarıyordu.

"Fidan, hadi kalk hazırlan. Nalan teyze bizi mangala davet etti."

"Allah beleş yemek."

Rojbin, eli camın kulpunda donmuş bir şekilde kalakaldı. Fidan'ın çoktan salonu terk etmiş olduğunu görünce de arkasından bağırmadan edemedi.

DENİZ SUBAYIM Where stories live. Discover now