꧁27꧂

96.8K 6K 1.8K
                                    

                    

💫Kız İsteme💫

"Fidan çekiştirip durmasana ya!"

"Başka ne yapabilirim abla! Bir rahat dur artık."

Rojbin, sıkışan eti ile acıyla çığlık atıp kardeşinin koluna vururken kendisini ileri doğru atıp onun elinden kurtuldu. Çilli bacası ona vurması ile oflayıp yatağına otururken kendiside hırsla arkasını dönüp çemkirmeye başladı.

"Öldürseydin Fidan!"

"Sende deneyerek elbise alsaydın abla, ben ne yapayım.'"

Rojbin, sıkıntıyla nefesini dışarıya verip kendisini kardeşinin yanına attı. İşleri yüzüden elbise almaya vakti olmayınca mağazada gözüne çarpan ilk elbisenin bedenine göre olanını alarak eve gelmişti ve şimdi buna pişman olmuştu. Ne ara bu kadar kilo almıştı da kendi bedenine giremiyordu ki!

"Çilli ne yapacağım ben, Alparslan birazdan burada olur."

"Evden bir şeyler giy!"

"Fidan beni istemeye geliyorlar, söz kesilecek. Basit bir elbisemi mi giyeyim yani?"

Aldığı nefesini bir anda verirken olanlar olmuştu. Rojbin'in gözleri kocaman açılırken eli patlayan fermuarına gitti. Fidan bu haline katıla katıla gülerken Rojbin ha ağladı ha ağlayacaktı. Zaten psikolojik olarak diplerdeydi bir de bunun üstüne Fidan'ın şapşal kahkahaları eklenince daha fazla dayanamadı ve çığlığı bastı. Tabi annesi ikisinin seslerine dayanamamış olacaktı ki anında odalarında bitti.

"Ne oluyor burda?"

Annesi, onları anlamak istercesine kapı eşiğinden bakınırken, gözleri kendisinin üzerinde durdu.

"Rojbin, bu elbisenin hali ne yavrum."

"Kilo ALMIŞIM! Ya anne, bir şeyler yap ben ne giyeceğim şimdi."

Fidan hala katıla katıla gülerken annesi onu cimcikleyerek kendisinin yanına oturdu. Eli sırtını bulurken onunda gülmemek için kendisini zor tuttuğunu anlamıştı Rojbin.

"Gül anne sende gül! Ağlanacak halime hep beraber GÜLELİM OLUR MU?"

"Olur mu kuzucum öyle şey! Sen şimdi kalk üstünü değiştir, makyajını yapmaya başla Fidan gidip sana yeni bir elbise alır gelir."

Annesi, ikisininde arasına otururken Rojbin, onu onaylayıp hızlı ayağa kalktı ve kardeşini yıkama yağlama görevini üstlendi. Sonuçta bugün onun için özel bir gündü ve kendi kişiliğinden biraz da olsa taviz verme hakkı vardı.

"Kardeşlerin bir tanesi, çillilerin kraliçesi."

"Sırnaşma abla, bunu senin icin değil kendim için yapıyorum. Şimdi Aplarslan abi kilo aldığını görüp seni almaz filan, başımıza bela olursun. Seni başka alanda olmaz."

"ÇİLLİ!"

Rojbin, kapıya doğru koşmaya başlayan kardeşinin arkasından yatağında ki pofidik yastıklardan birini fırlatmıştı ki çilli hızla davranıp odadan çoktan çıkmıştı. Önüne gelen saçlarını sinirle geriye iten Rojbin, annesinin gülümseyerek kendisine yaklaşıp sarılmasına aynı şekilde karşılık verdi. Biraz da olsa sakinleşirken bu kadar heyecan yapacağını hiç tahmin edememişti. Resmen heyecandan her şeyi yüzüne gözüne bulaştırır olmuştu.

İki gece önce, Alparslan'ın attığı mesaj halen aklında fink atarken kalbi sıkışacak diye ödün kopuyordu. Evleneceklerdi, bir hayat kurmak için ilk adımlarını resmen atıyorlardı. Hemde yaşanan, konuşulan her şeye rağmen.

DENİZ SUBAYIM Where stories live. Discover now