Ezel'den...
Koskoca bir boşlukla uyandım.
Deze afbeelding leeft onze inhoudsrichtlijnen niet na. Verwijder de afbeelding of upload een andere om verder te gaan met publiceren.
İçimin acısını tarif etmek gerekirse kalbim sökülüyor gibi hissediyordum.
Demek bunun adı 'aşk acısı' oluyormuş.
Daha önce yaşadığım şeyler gibi değildi bu...
Sanki içimden bir şeyler sökülüyormuş gibiydi.
Şimdi aşk acısının ne olduğunu biliyordum.
Küçükken sokakta top oynarken yere düştüğünde etinin kemiğinden ayrılırcasına acıması değildi bu.
Bu acıyı tarif edecek kadar güçlü değilken,o acıyla beraber öldüğünü hissetmekti.
Sessiz ve derinden...
Başta en ufacık güç bırakmayan,yastıkta kafayı bir yandan öbür yana çevirme cesaretini bile yok eden şeydi.
Tarifi olmayan bir acıydı.
Bunun bir tarifi yoktu,olamazdı.
Katil,tutsağa aşık olmuştu...
Dediklerimin arkasındaydım,ondan gelen acının da müptelasıydım.
Okula gitmek istemiyordum,buna hazır değildim.
Yataktan çıkabilecek gücüm kalmamıştı.
Şimdi ne yapıyordur,acaba okula gitmiş midir?
Beni düşünüyor mudur?
Göz yaşlarım bedenime hakim olurken bununla yüzleşmek zorunda olduğumu kabullendim.
Burada olmasına o kadar alışmışım ki,sanki evimin çatısı yokmuş gibi eksik hissediyordum.
Sanki ev,ev değilmiş gibi.
Her şey yerli yerinde ama ben yokmuşum gibi.
●●●
Deze afbeelding leeft onze inhoudsrichtlijnen niet na. Verwijder de afbeelding of upload een andere om verder te gaan met publiceren.
1 hafta sonra okula gitmeye karar verdim,artık onu görmeliydim.
Aşkın bu denli acı verici olduğunu tahmin bile edemezdim.
Şimdi aşk için yazılan şarkılar,şiirler...
Öyle anlamlıydı ki.
JE LEEST
..KAYBOLDUM
ActieGözlerimin içine öyle derin bakıyordu ki;beni mahkum eden adama sarılıp,dertlerimi anlatıp,omzunda ağlamak istiyordum. Çarpışmaya gelene kadar bırakmamanızı rica ediyorum. Ondan sonra zaten bırakmazsınız.
