Ezel'den...
Canımın acısını hissetmemeyi isterdim.
O kadar çok canım yanıyordu ki bu acı hiç bitmeyecek gibiydi.Parfüm o kokmuyordu ki,o parfüm onun üzerinde huzur verici kokuyordu.
Şimdi ise aşağılık bir replikadan ötesi değildi.Odada onun kokusunu arıyordum.
En son giydiği geceliğinde kalan ince kokuyu içime çektim.Ama yetersizdi.
Onun kokusunu bir daha içime çekemeyecek olmam benim bitişimdi.Dışarı çıktım,her zamanki yerime gidip hıçkırarak ağlamaya başladım.
Burada her yerde beraber anımız varken ağlarken sadece benim anım oluyordu.
Hayat ne garip ama yapmaz dediğin insanın sana yaptığı şeyleri görünce kör olmak istiyorsun.
Eve dönünce bir şişe daha açtım.
Sigaramı yakmıştım,kendimden geçerken kapı çaldı.Hayvan gibi çalmaya devam ederken sinirle kapıya yöneldim.
Karşımda Esma vardı.
"Ne var Esma?"
İçeri doğru yürüyüp koltuğa oturdu.
"Ezel bu evin hali ne?"
"Sana girebilirsin dediğimi hatırlamıyorum."
YOU ARE READING
..KAYBOLDUM
ActionGözlerimin içine öyle derin bakıyordu ki;beni mahkum eden adama sarılıp,dertlerimi anlatıp,omzunda ağlamak istiyordum. Çarpışmaya gelene kadar bırakmamanızı rica ediyorum. Ondan sonra zaten bırakmazsınız.