●●●
Okul artık bitmişti,ikimizde sonunda mezun olmuştuk.
Düğünümüze tam 2 hafta kalmıştı.Hem Türkiye'de hem Kıbrıs'ta düğün yapacaktık.Gelinliği büyük bir özenle seçtim.Her şey o kadar içime sinmişti ki...
Kıbrıs'ta ki düğün kumsalımızda olacaktı.
Türkiye'de ise babamın otelinde.Bu yüzden Kıbrıs'ta olacak düğün benim için çok önemliydi.
O kumsal her şeye şahit olduğu gibi kavuşmamıza da şahit olmalıydı.Dövmeciden çıkıp arabaya atladım.
Bu yaz günü deli gibi yağmur yağıyordu.Ezel'e sürpriz yapmak istedim.Ne zamandır istediğim şeyi yaptırdım.
Onun kalbinde olan dövmenin karşılığı olarak ben de yaptırdım.
Ezel schmerzlich schön yazan bir italik yazıyı,güneş çerçeveliyordu.
*acı verecek kadar güzelEve vardığımda arabadan büyük heyecanla indim.
Kapıya varmak için olan kısa mesafe bile sırılsıklam olmama yetmişti.
Kapıyı açtığımda Ezel içerde yoktu.
Alttan gelen sesleri duyunca merdivenlerden aşağıya indim.
Hakan'ın evde olduğunu anlamıştım sesinden.
Merdivenlerin yarısına gelince durdum."Ya Öykü öğrenirse,hiç korkmuyor musun?" diye sorunca kitlendim kaldım.
YOU ARE READING
..KAYBOLDUM
ActionGözlerimin içine öyle derin bakıyordu ki;beni mahkum eden adama sarılıp,dertlerimi anlatıp,omzunda ağlamak istiyordum. Çarpışmaya gelene kadar bırakmamanızı rica ediyorum. Ondan sonra zaten bırakmazsınız.