S.2 Ep.5 "Benden umudu kessin, hayatına baksın istiyorum"

596 54 44
                                    

Dört gün sonra

Yavuz'dan

Dikkatle bakıyordum aynadaki yüzüme. Neyse ki yaralar tamamen iyileşti. En azından yüzümdeki yaralar. Yoksa anneme anlatamazdım durumu valla. Vücudumda hala biraz morluklar var ama annemin yanında soyunmazsam sıkıntı yok. Gülüp başımı iki yana salladım. Şu hale bak. Kaç yaşına geldim hala çocuk gibi annemden yaralarımı saklıyorum. Çocukken de, oynarken düşüp yaralanınca annem üzülecek diye göstermezdim ona.

"Abi, çıkıyorum ben."

Leyla'nın sesiyle düşüncelerimden sıyrılıp çıktım odamdan. Leyla da salonda ceketini giyiyordu. Kaşlarımı çatıp memnuniyetsiz şekilde baktım.

"Çık çık. Beni ektin, şimdi git bakalım istediğin yere."

Leyla dudaklarını birbirine bastırıp güldü.

"Abi, keyfimden yapmadım ya. İşim var ne yapayım? Bu gece bir operasyon düzenleyeceğiz. Operasyonu bırakıp baloya mı geleyim yani?"

Dudaklarlarımı birbirine bastırıp sıkıntıyla nefes verdim.

"O da ayrı bir canımı sıkıyor. Aklım sende kalacak."

"Merak etme abicim, küçük bir operasyon bu. Sabah olmadan döneceğiz. Sahi sen ne zaman döneceksin? Yani Karabayır'a."

"Valla bana kalsa yarın sabah ilk uçakla dönerim de, bakalım annemin elinden kurtulabilecek miyiz?"

"Daha uzun bir özleme dayanamam diyorsun. Anladım."

Leyla'nın imalı imalı konuşmasına gülüp göz devirdim. O da sırıtıyordu.

"A Yavuz bu arada, Bahar'a söyledin mi gideceğini? Yani söylemişken onu da davet etseydin diye diyorum."

"Söyledim ama davet edemedim."

Leyla yüzünü buruşturup baktı.

"Niye? Ergenler gibi cesaret mi edemedin? Yavuz Karasu'ya bak sen ya. Liseli aşıklara döndü iyice."

Göz devirip bıkkınlıkla konuştum.

"Of, hayır Leyla. Sadece yani, Bahar'a saçma gelir diye davet edemedim. Ne diyeceğim yani, Bahar annemin kurucusu olduğu derneğin hafta sonu balosu var, sen de benimle gelir misim, mi diyeceğim?"

"Evet aynen böyle diyeceksin. Ne var?"

"Ne alakası var demez mi kız? Daha bizim ne olduğumuz bile belli değil. Sevgili değiliz, arkadaş desen tam olarak o da değiliz. Birbirini seven ama birlikte olamayan tuhaf bir ikiliyiz işte. Yani tabi bu da en iyi ihtimal. Bahar beni sevmiyor bile olabilir. Yani küçük hanım, bu durumda nasıl davet edeyim ben Bahar'ı, taa burdan İstanbul'a?"

Leyla dudaklarını birbirine bastırıp kaşlarını kaldırdı.

"Ne diyeyim abicim? Sen daha iyisini bilirsin. Neyse benim çıkmam lazım artık. Anneme babama çok selam söyle. Kendine dikkat et. Görüşürüz."

Leyla gelip sarıldı boynuma. Ben de sıkıca sarılıp saçlarını sevdim.

"Asıl sen kendine dikkat et. Sağ salim git sağ salim dön. Allah'a emanet ol."

Leyla ayrılıp yanaklarımı öptü. Ardından el sallayıp çıktı evden. Sıkıntıyla iç çektim. Leyla operasyona gidiyor ben baloya gidiyorum. İşe bak. Gerçi eminim Leyla halinden memnundur. Hiç sevmezdi zaten bu baloları. Ben de sevmem ama el mecbur gidiyoruz işte. Kolumu kaldırıp saatime baktım. Daha fazla oyalanırsam uçağı kaçıracağım. Hem öncesinde hastaneye de uğramam gerekiyor. Anca yetişirim. Küçük çantamı alıp ben de çıktım evden. Arabaya binmiştim ki çalan telefonumla duraksayıp cebimden çıkardım. Arayanın ismini görünce kocaman bir gülümseme yayıldı yüzüme.

YansımaWhere stories live. Discover now