❌ 52. BÖLÜM ❌

1.2K 87 33
                                    

BTS - Not Today

GAZEL'İN  ANLATIMINDAN;

Herkesin hayatında unutmadığı, aklına kazıldığı, kalbinin derinliklerine gömdüğü anları vardır. Kimi zaman kötü kimi zaman ise iyi olan bu anılar asla unutulmayan anılar olurdu.

Benim hayatımda iyi şeyler pek olmasa da şu andaki halimiz kesinlikle iyi bir anı olarak kalacaktı. Asla unutmayacaktım. Herkes etrafıma toplanmış, yüzlerindeki gülümseme ve gözlerindeki ışıltılarla bana bakıyorlardı. Onların bu hâline gülerken, ilk tepki abimden gelmiş ve gelip bana sıkıca sarılmıştı. Her ne kadar sarılmayı sevmesem de onları gerçekten özlemiştim. Bende kollarımı abime dolarken, omzunun üzerinden Giray'a baktım. Yanına gelen adamları dinliyor gibi görünse de gözlerini gözlerimden çekmiyordu. Onu ciddi anlamda özlemiştim. Kokusunu, tenini, sıcaklığını, varlığını... Her zerresini özlemiştim. Abimden ayrılıp Pusat ile sarıldık.

"Özlemişim be kızım."

Omzuna vurup ondan ayrılırken Korel sıkıca kollarını belime sardı.

"Korel belimi kıracaksın."

Abim Korel'in ensesinden tutup geri çekerken ben gülüyordum.

"Rahat bırak lan kızı."

Poyraz bana doğru yaklaşıp elini uzatınca Giray'dan çekindiğini anladım. Onu kendime çekip sarılırken benden hızla uzaklaştı.

"Gözünü seveyim Gazel uzak dur. Yaralanmak ya da sakat kalmak istemiyorum."

Hepimiz Poyraz'ın dediklerine gülerken, Yağız koşarak yanıma geldi ve hızla bana sarıldı.

"Seni çok özledim Gazel."

Saçlarını iyice dağıtıp gülümsedim. Abim sertçe boğazını temizleyince Yağız geri çekilmişti. Osman karşıma geçip bana baktı.

"Bana bak, bir sürü iş birikti. En kısa zamanda işinin başına geçsen iyi olur kurabiyem."

Gözleri dolu dolu bana bakarken bu sefer ben sarıldım ona.

"Seni özlemişim be Osman."

Osman ile başkalarının önünde pek samimi davranmıyor olsak da aslında birbirimizin her şeyini biliyorduk. Onunla geçirdiğim vakitleri hiçbir şey ile değişmezdim. Bugün burda olmamın bir nedeni de Osman'dı. O olmasa belki de buralara kadar gelemezdim.  En kötü zamanda karşılaşmış ve birbirimizin bir anda her şeyi olmuştuk. Yeri geldi sokakta kalmış, ısınmak için birbirimize sarılmıştık yeri geldi birlikte dayak yemiş bir köşede acıdan bayılmıştık.

"Evet, yeter bu kadar duygusallık. Hadi bir şeyler yapmaya gidelim."

Osman'ı kendimden uzaklaştırıp kolumu omzuna attım. Diğer kolumu da Yağız'ın omzuna atıp onu kendime çektim.

"O zaman Medusa'ya gidelim, ne dersiniz?"

Herkes onaylayınca semtin çıkışına doğru ilerlemeye başladık. Abim ve Giray arkadan gelirken biz en önden gidiyorduk. Herkes kendi arabasına binerken ben de kazandığım arabaya binmiş ve arabayı çalıştırmıştım. Hemen yanımdaki kapı açılınca yan tarafa döndüm. Giray ön yolcu koltuğuna oturup kapıyı kapattı.

"Kemerini tak."

Giray kemerini takınca bende yola koyuldum. Düz yolda peş peşe giderken, bir şey demesini bekledim ama hiçbir şey dememişti. O konuşmayınca ben de konuşmamıştım. Nasılsa konuşacaktı değil mi? Bekleyip görecektim ben de.

Mekânın önüne gelmemiz ile arabayı park edip indim. Giray hemen ardımdan indikten sonra arabayı kilitleyip, anahtarı ceketimin cebine koydum. Hep beraber mekâna girerken Giray, ona selâm verenlere karşılık veriyordu. Poyraz'ın ayarladığı locaya geçerken, mekândaki sıcaklık yüzünden üzerimdeki ceketimi çıkarıp ben de oturdum. Ben en uç kısımda otururken hemen yanımda Giray karşımda ise Barış onun yanında ise abim vardı. Bize doğru yaklaşan iki erkek garson ellerindeki tepsilerdeki içkileri masaya bıraktılar. Herkes önüne içeceğini çekerken bende hevesle önüme tekila şişesini çektim ama çekmem ile önümden alınması bir olmuştu. Barış masadaki tüm içkileri benden uzaklaştırıp kaşlarını çatarak bana baktı.

SOĞUK SEMT   Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin