❌ 1. BÖLÜM ❌

11.9K 337 97
                                    

Playlist: Gazapizm - İsminizi İstiyorlar

Uyursan gece biter uyumazsan, sen...

POYRAZ'IN  ANLATIMINDAN;

Oldukça yakından gelen ve büyük odanın içerisinde yankılanan, telefonumdan gelen iğrenç melodi ile uyanırken sesin tam olarak nerden geldiğini anlamaya çalışıyordum. Kollarımı iki yana açıp yatağa bastırdım ve kendimi yukarıya kaldırdım. Bedenim yataktan ayrılırken yere düşmüş olan telefomu görüp yere uzandım ve telefonu yerden alıp piç Yağız'ın alarm diye koyduğu sikik pepe müziğini kapattım. Oda anında sessizliğe bürünürken huzurla gözlerimi kapatıp açtım.

Dün gece mekanda kavga çıkmıştı o yüzden tüm gece orda kalmıştık. Oldukça hareketli geçen gece yüzünden bırak uyumayı kıçımızın üzerine oturamamıştık bile. Dün gece iki saygın mafya babalarının piç oğulları bizim mekâna gelmişerdi. Babalarının düşmanlıkları onlara da yansımıştı fakat onlarınki düşmandan çok güç gösterisine dönüşmüştü. Bu da bize biraz pahalıya maal olmuştu. Nerdeyse tüm içki şişeleri kırılmış ve mekan da harabeye dönmüştü. Neyseki çok geç olmadan Giray abi olaya el atmıştı.

Uykudan dolayı gözlerimi açık tutmakta zorlanırken gözüm duvardaki büyük saate takıldı.

Hassiktir! 

Ulan Yağız ulan Yağız, bende diyorum bu niye benim tellefonumu aldı. Piç herif alarmın ayarlarıyla oynamıştı. Ulan bende o telefonu alıp senin götüne sokup çaldırmazsam Poyraz değilim!

Yağız hakkındaki muhteşem fikirlerimi erteleyip hızla telefonu yatağa fırlatıp banyoya girdim. Hızla üstümü çıkartırken duş kabininin içine girip oldukça hızlı olacak şekilde hareket etmeye başladım. Önce saçlarımı yıkarken daha fazla uzatmadan vücudumu da  yıkayıp kabinin içinden çıktım. Gri havluyu belime dolarken banyodan çıktım. Fazla oyalanmaya vakit bırakmadan, odamdaki büyük dolaba doğru gidip giyinmek için birkaç parça kıyafet çıkarıp üzerime geçirdim. Siyah kumaş pantolonun üzerine lacivert dar gömleği giydikten sonra siyah  ayakkabılarımı da giyip banyoya geri döndüm. Bir elime tarağı diğer elime kurutma makinesini alırken saçlarımı yapmaya başladım. Saçlarım hızla şekil alırken makineyi ve tarağı bırakıp, musluğun üzerindeki duvara monte edilmiş beyaz dolaptan diş fırçamı ve macunu çıkarıp bir güzel dişlerimi fırçaladım. Banyodan nihayet çıkarken yatağın üzerindeki telefonumu cebime koyup ceketimi de elime alıp odadan çıktım. Bu kadar hızlı olmamın nedeni tamamen Giray abiden kaynaklanıyordu. Bir kere Yağız ile akşamdan kalma olduğumuz için geç gitmiştik ve sırf bu yüzden Giray abiden bir güzel azar işitmiştik. Bize, patron da olsanız diğer çalışanlardan bir farkımız olmadığını hatta onlardan daha erken gelmemiz gerektiğini güzel (!) bir şekilde anlatmıştı.

Iki katlı olan evimin ikinci katından aşağıya inerken direk garaja geçtim. Büyük garajımdaki çeşitli arabarladan zaman olmadığı için en öndeki siyah Range Rover marka olan arabama binip ceketi de yan koltuğa fırlattım. Arabayı çalıştırıp garajdan çıkarken evin bahçesinden de çıkıp holdinge doğru gitmeye başladım.

Istanbul'un erken de olsa kalabalık olan trafiği sayesinde yarım saatlik yolu bir saatte geçip sonunda holdinge gelebilmiştim. Arabayı güvenliğe bırakıp seri adımlarla içeriye girdim. Etraftaki bakışları görmezden gelirken çoktan asansöre binmiştim. Holding otuz katlıydı. Giray abinin, Yağız'ın ve benim odam en üst kattaydı. Her ne kadar Giray abiye Yağız'ı bodrum katına koyalım desem de buna sıcak bakmasına rağmen izin vermemiş, onu göz önünde tutmak istemişti. Kendi katıma gelmem ile asansörün kapıları açılırken tam karşımda Yağız belirdi. Beni görünce gözleri kocaman açıldı. Tam koşmak için hareket edecekti ki gür sesim etrafta yankılandı.

SOĞUK SEMT   Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin