Tonight Is The Night I Die ~Taekook

7

Sonunda toplantı sona erdiğinde kendimi gerçekten yorgun hissediyordum. Buna rağmen dik duruşumdan ödün vermezken ayakta bile zor durduğumun gayet farkındaydım.

Herkes dağılırken kurtlar sinirlilerdi. Oldukça sinirlilerdi.

"Jungkook'u ben alacağım. İyileşmesi için bir yol arayacağız." Dedi Siba ailemle konuşarak.

"Daha fazla dayanamam." Diye fısıldadım.

"Sorun yok. Bir şey yapmak zorunda değilsin." Dedi Siba.

"Ayin meselesi tekrar konuşulacak." Dedi annem ve babam birlikte ayağa kalkarak sinirli bir şekilde ışınlandı.

Bana da söz hakkı vermeyi ne zaman akıl edeceklerdi acaba.

"Ayağa kalkabilecek misin?" Diye sordu.

"Yalnızca eve gitmeliydim." Dedim.

Kont ve yanındaki Taehyung bana doğru yürürken onlara baktım.

Taehyung'un beni öldürmeyeceğinin garantisini istiyordum tam şuan.

Kontun elini alnımda hissettiğimde şaşırarak ona baktım.

"Bedenin vampir zehrini hiçbir zaman tam olarak kabullenemiyor olmalı." Dedi.

"Kendisi çok güçlü bir büyücü. Vampir dönüşümü tamamen gerçekleşemiyor."

"Söylesene Siba. Onu neden bizim aramıza ajan olarak gönderdin?" Diye sordu kont elini alnımdan çekip sibaya dik gözlerle bakarken.

"Nedenini biliyorsun." Dedi Siba.

Göz devirirken umarım burda tartışmaya kalkmazlardı.

"Her şey bittiğinde istediğin hiçbir şeyin gerçekleşmediğini göreceksin. Ancak yine de böylesine geleceği parlak olan bir çocuğu kontrolsüz bir şekilde dönüştürmeye çalışman seni sadece daha da batıracak. Bu durumu geri alamayız. Zehir çoktan kalbine ulaşmıştır. Ya tamamen vampir olacak ya da dayanamadığında ölecek." Dedi Kont.

"Onu öylesine bir vampirin dönüştürmesine izin vermedim. Kendisini bir safkan ısırdı zaten." Dedi Siba.

"Hangi safkan böyle bir hainliği yaptı?" Diye sordu birden sert sesiyle.

Siba ağzını açmışken ona ayağımın ucuyla vurdum.

Gözleri bana döndü.

"Söylemeyeceğiz. Söz verdik." Dedim net bir şekilde.

"Ne zamandan beri sözünün arkasında duruyorsun ki?" Diye sordu Siba alayla.

"Şimdi de benimle mi kavga edeceksin? Farkında mısın bilmem ama ölüyorum. Ailem seni yaşatmaz. Üstüne üstlük şeytan da başınıza musallat olur. Kurtulamazsınız. Tek çareniz olduğumu Kont bile anlamışken sen ne zaman kavrayacaksın?" Diye sordum ayağa kalkarak.

"Bu ne cüret?" Diye sordu.

"Seni şeytan için kurban etmemi istemiyorsan beni tek bir kelimenle daha küçümsemezsin."

"Ben ölürsem konseyin başına kim geçecek?" Diye sordu alayla kafasını yana yatırarak.

"Koltuk boş kalsa bile daha iyi yönetileceğimize eminim." Dedim.

Sarıya dönen gözlerine baktım.

"Siba geri çekil." Dedi Kont birden.

"Sen bu işe karışma." Dedi Siba gözlerime bakmaya devam ediyorken.

"Tek çaremiz gerçekten Jungkook'ken onu öldürmene izin vereceğimi mi sanıyorsun?" Diye sordu kont kibirle.

"Cevap versene Siba."