2.7

7.3K 573 65
                                    

jenmin ficini yayınladım! lütfen profilimden HIM & I'a destek olun ve bir göz atın<3 


Jungkook ile arabadayken derin bir sessizliğe gömülmüştük. Bugünkü davranışı beni etkilediğinden vicdan denilen şerefsiz şey sızlıyordu ve ben daralıyordum.

Araba bizim yurdun orada durduğunda Jungkook'a somurtkan suratımla döndüm ve "Yardımın için teşekkür ederim, Jimin'e geçmiş olsun dileklerimi ilet lütfen." diyerek arabadan inmeye hazırladım.

Tabii ki Jungkook'un klasik bir dizi sahnesinde olduğu gibi bileğimden tutup beni durdurmasını beklemedim. Asla yapmadım.

Arabadan daha da somurtkan suratım ile indiğimde hızlı adımlarla binaya girdim ve merdivenleri tırmandım.Üzerimde bir boşluk hissiyatıyla dolup taştığım da montumun Bangtan'ın evinde olduğunu fark ettim. Bu ileride kullanabileceğim iyi bir bahane olabilirdi.

Zili çaldığımda kapıyı elindeki kepçeyle Jennie açtı. "Chaeyoung!" deyip neşeyle beni karşıladığında ona sarıldım ve içeriye girdim. O direk mutfağa girdiğinde ben de peşinden onu takip ettim.

"Ee, diğerleri nerede?"

"Jisoo tuvalette, Lisa ise az önce markete eksikleri almaya gitti." dediğinde onu onayladım ve "Ben üzerimi değiştirip sana yardım ederim." diyerek odama girdim. Üzerimdeki hastane kokmuş kazağı çıkarttım ve üzerime ayıcıklı kalın pijama takımımı geçirdim. Jungkook ile eczaneden aldığımız ilaç poşetini dolaba attıktan sonra boş lavaboya girip elimi yüzümü yıkadım.

Bu sırada Jisoo, Jennie'e yemek konusunda yardımcı oluyordu.

"Evet, unnie hâlâ şehir dışındalar imiş." diyen Jennie ile "Kim şehir dışındaymış?" diye sordum.

"Jiminler. Az önce konuştuk da biraz daha kalacaklarmış," Onlara yalan söylemekten ciddi anlamda nefret etmeye başlamıştım. O, burada masum masum sevgilisinin şehir dışında olduğunu zannederken aslında kendileri vurulmuştu.

Ah, gerçekten yalandan nefret ediyordum.

"Ne diye o kadar uzun süre şehir dışındalar ki?"

"Bilmiyorum, Jichu. Çok da bunaltmamak için soru sormak istemiyorum." diyen Jennie'i Jisoo kafasıyla onayladı ve elindeki yemeğe odaklandı. "Benim yapabileceğim ne var?" diye sorduğumda Jennie'nin telefonu çaldı ve o içeriye konuşmak için gitti. "Yemekleri Jendeuk ve ben hallederiz, Rose Pasta. Ortalıkta minder falan varsa kaldır sen. Sehunlar akşama yemeğe geliyor."

"Ha! O yüzden tüm bu yemek telaşı." dediğimde beni kafasıyla onayladı. Ben oturma odasındaki dağınıklıkları toplarken Jennie mutlu suratı ile içeriye geldi. "Babam iş için Seul'e gelmiş, yarın onunla kahvaltı yapmamızı istiyor."

Ona biz de gülerek karşılık verdiğimizde Jennie mutlu mutlu yemek yapmaya gitti. O sırada kapı çalmıştı. Kapıyı açtığımda elinde poşetlerle Lisa görüş alanıma girdi. "Alın şunları ya, koptu kollarım!"

Elinden poşetleri aldığımda asık suratı dikkatimi çekti. "Neyin var Lisa?"

"Sen benimle az odaya gelsene." dediğinde onu kafamla onayladım ve odasına girdik. Ben önden odaya girip yatağa oturduğumda Lisa, kapıyı kapattı ve öfkeli ifadesiyle bana baktı.

"Hastanede Jeon Jungkook ile ne işin vardı?" diye sorduğunda önce şokla suratına baktım. O, nereden biliyordu?

"Lisa, ne diyorsun?"

"BamBam annesinin kontrolü için hastanedeymiş ve seni de Jeon Jungkook ile hastaneden çıkarken görmüş. Söylesene Chaeyoung, az önce kafede gördüğüm Son Danbi gerçekten atak geçirdi mi?"

goodnight and goWhere stories live. Discover now