Giriş

15.5K 536 362
                                    

Çığlıklar.

Haykırışlar.

Yalvarışlar.

Ve kan.

Bunları bu kadar kolay söylüyor oluşum muydu bu kadar tuhaf olan yoksa yaşanıyor oluşu muydu?

Küçük bedenimin sarsılması ile yerde kafası bedeninden ayrılmış adamdan gözlerimi çektim.
"Sirina, kızım. Beni dinle." Yüzüme sıçramış olan kanı, parmaklarının ucunda birikmiş olan kan ile silmeye çalıştı.
"Burdan gitmen lazım," başını arka tarafa çevirip, "John," diye bağırdı. Başımı hızla iki yana salladım.

Hala kulağımı sağır edecek şekilde çığlık sesleri vardı. Yalvarışlar hiç durmuyordu.
Alnıma konulan öpücük ile zihnimi seslere kapatmaya çalıştım.
"Kızım. Gitmen lazım. Seni de öldürmelerine izin veremem." Annem boynunda olan yarım ayın etrafını saran yılan şekilli kolyeyi çıkarıp başımdan aşağıya geçirdi. Kolyeyi kıyafetimin içine koydu. Çıplak tenime değen soğuk kolye tenim ile bütünleşip derimin altına girip kayboldu.

John beni belimden tutup ata bindirince o zaman anladım. Annem beni kurtarmak için kendi canından vazgeçiyordu.
"Seni çok seviyorum kızım." Başımı iki yana salladım. Beni öne itip arkama binen John son sözlerimi bile söylememe fırsat vermedi. Atı hızla dört nala koşturmaya çalıştı.
"John, hayır!" Çığlığım hiçbir işe yaramadı.

Kolunun altından başımı uzatıp anneme bakmaya çalıştım. Annem elini kaldırıp büyülü sözler fısıldamaya başladı. Bu sözleri duyuyordum. Bu koruma büyüsüydü. Annem son gücünü de benim için kullanıyordu.

Anneme yönelen kılıçlı adamları görünce öyle bir çığlık attım ki, ne bu gece burada olanlar bu çığlığı unutacaktı, ne ben, ne de bu anlara şahit olan gökyüzü.

Bizi yok etmeye çalışan Diriyanka Krallığının en iyi ve en güçlü günleri bunlar olacaktı.

Bu benim yeminimdi. Ve biz büyücüler her zaman sözümüzün arkasında dururduk.

**

Okumaya başladığınız tarih?

SİRİNA (Final Oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin