7.Bölüm "Yaralı ve Dövme"

3.1K 267 583
                                    

Korkarmış ateşten, ateşe tapanlar!
Yaşarmış ölümü arayanlar,
Ve gidermiş gelmek isteyenler
Gömülürmüş, görülmesi gereken her şey bir bir...

Bölüm şarkısı: Imagine Dragons: Demons.


7. Bölüm: Yaralı ve Dövme.





Gücün insanlara yaptığı, yaptıracağı şeyi hissedebiliyordum. Buz gibi bir etkisi olurdu. Kanınıza girer, aklınızı çeler ve sizi baştan çıkarırdı.
Onu bir kere kabul ettiğiniz zaman bırakmanız çok zor olurdu.
İkinci bir deri gibi üstünüze yapışır, ve kendinizden bir parça feda etmeden kurtulmanız imkansız gibiydi. Elbette kurtulmak istiyorsanız.

Eğer içimdeki güç ile giriştiğim savaşı kaybedersem sonum ne olur bilmiyordum. Ondan kurtulmak ister miydim, emin bile değildim.

Kontrolsüz güç benim sonum olacaktı.

Kafamdaki düşünceleri dağıtmak istercesine etrafıma bakmaya başladım. Nerede olduğumuzu bilmiyordum. Geçtiğimiz her yer aynı gibiydi. Sıkıntılı bir nefes bırakıp, arkaya, Werosim'e baktım.

En son ormanda yaşadığımız olay yüzünden Werosim ve Daniel'in bilinci kapanmıştı. İkisini de kasabaya geri götürüp yaralarına bakabilecek bir şifacı buldum. Her ne kadar şifacıyı bulmuş olsam da Werosim'in yaralarına ben bakmıştım.
Werosim'in cebinden aldığım bir kese altın ile de, bir at arabası ve yiyecek bir şeyler almıştım. Öleceksem bile tok karınla ölmek istiyordum.

Werosim'i at arabasının arka tarafına yatırmıştım. Dünden beri uyuyordu. Ya yaraları fazla kötüydü, ki görünürde öyle bir durum söz konusu değildi. Ya da uzun zamandır uyumamıştı.

Ağaçların arasından yavaş yavaş sızmaya çalışan güneş ışınlarına baktım. Sabahın erken saatlerine geliyorduk ve Werosim hala uyuyordu. Ben de biraz dinlenmek istiyordum. Bedenim fazlası ile yorgun düşmüştü. Kaç gündür hiç kullanmadığım kadar da büyü kullanıyordum. Ve bir yerde düşüp bayılmak istemiyordum.

At arabasını köşede durdurup aşağıya indim. Werosim'i üstüne koyduğum tahta rahat olmasa da üstünde olduğu saman balyaları az da olsa yumuşaktı.

Yavaşça tahtanın üzerine çıkıp yanına gittim.
Baş ucuna gelip yüzüne baktım. Uyurken bile çatık olan kaşları ve keskin yüz hatları ile Werosim fazlası ile yakışıklı görünüyordu. Ve şu an karşımda savunmasızdı. Parmak uçlarımla yavaşça çatık kaşlarının ortasına dokundum.
Teni göründüğünün aksine yumuşacıktı.

"Her durumdan yararlanıyorsun." Duyduğum boğuk ve kısık ses ile bir an irkildim. Dudaklarım iki yana kıvrılırken, bu sefer elimi yanağına koyup yüzünü kendi tarafıma çevirdim.
"Seni kaçırdım. Ve sanırım bu bana dokunma hakkı veriyor." Küçük bir kıkırtı ağzımdan kaçarken, kırmızı gözlerini kısık bir şekilde açıp bana baktı. Gözlerini görmem ile derin bir nefes aldım. Nedense bir daha görmeyecekmiş gibi hissetmiştim.
"Bana iyi bak Werosim, şu kıçını yerden kaldır artık!" Böyle bir şey beklemediği çatılan kaşlarından belliydi.

SİRİNA (Final Oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin