Oyun başlasın Varol!

5.8K 112 19
                                    

Yorumlarınız için çoook teşekkürler, iyi okumalar *.*

 

Melis

Kapıyı açtığım da karşımda Akseli görünce aniden yüzüne kapadım. Bunu neden yaptığımı bilmiyordum, bir anda karşımda Akseli görünce şaşırmıştım. O ise kapıya tekrar vuruyordu. Üstümde winnie the pooh pijamalarım, şirin babaları panduflarım vardı. Beni görmüştü değil mi? Allahım!

“Melis kapıyı açmayı düşünüyor musun?”

Ne diyecektim? Ah,hayır Aksel şu an açamam çünkü benimle dalga geçersin mi? Yavaşça kapıyı açtım. Ellerinde ki poşetleri sallayarak içeriye girdi ve beni baştan aşağıya süzdü.

“Gülebilirsin yani durmana gerek yok.” Dedim gözlerimi devirerek.

“Yani.. Bence gayet şeker duruyor,” dedi gülümserken.

Derin bir nefes aldı “Şimdi sen bana neden sabahın köründe geldin diye sorucaksın,” hala kapının önünde dikiliyorduk “Aslında uyanmış olmanı beklemiyordum, neyse, gel içeri geçelim ben sana anlatıcam.”

Mutfağa geçtiğimizde bana poşetleri verdi ve masaya oturdu. Bense poşetlerden çıkan sıcacık börekleri tabaklara koyuyordum.

“Şimdi Meliscim,” tek  kaşımı kaldırarak ona döndüm, ne zaman bu kadar samimi olmuştuk? “Yani Melis,” dedi düzelterek, “Bak bu gece bir yemeğe gidiyoruz.” Dedi sıkıntılı bir ses tonuyla, hala konuya hakim değildim. “Bir dakika,” vereceğim tepkiyi bekliyordu “Biz neden yemeğe gidiyoruz?”

 

“Çünkü bana söz verdin Küçük Sayer.” Dedi. “Ben sana yemek için falan söz vermedim Aksel,” diye cevapladım.

“Şöyle anlatayım, biz oyun oynarken nesine oynamıştık?” durdu. “Ne istersek dememiş miydik?” Allahım, bu çocuk onca seçeneği varken neden benimle yemeğe çıkmak istiyordu? Salak mıydı acaba? Biraz ısrar etse normal bir zaman da gidebilirdik, ya  da gitmezdik, bilemiyorum.

“Bak Melis, bu yemek biraz farklı.” Farklı? Ne yapacaktık? Kedi kesip mi yiyecektik, nasıl farklı yahu?

“Farklı derken Aksel?” diye sordum. O sırada ayaklarımda bir şey hissettim, Robb Stark uyanmıştı ve peşimde  dolaştığına göre yemek istiyordu. Akselin konuşmasını beklerken onun mamasını hazırlamaya başladım.

“Bu yemek Varol şirketleri bünyesin de ve çok önemli bir yemek, yani öyleymiş.” Akselin ailesiyle ve şirketle pek işinin olmadığını Kerem sayesinde biliyordum. Nereye bağlayacağını merakla bekliyordum.

 “O yüzden benim de saygın bir izlenim çizmem için oraya katılmam gerekliymiş.” Eee bana ne bundan dememek için kendimi zor tutuyordum.

 “Bir de pek sevgili kız kardeşim sırf bana uyuzluk olsun diye babama bir sevgilim olduğunu, baya ciddi düşündüğümüz yalanını söylemiş,” evet, konu bana geliyordu, hissediyordum!

“O yüzden konuşmama izin vermeden akşam ki yemeğe geliyorsunuz dedi.” Hala bir şey anlamamıştım. Evet, Aksel beş saattir konuşuyordu ama hala ben bir şey anlamamıştım! Harika, kendime not: Sabahları kafan hiç basmıyor Melis!

Eksik Bir Şey Mi Var?Where stories live. Discover now