Aksel Gay!

4.5K 86 36
                                    

Arkadaşlar farkındayım baya uzun bir zamandır bölüm yayımlayamadım.. Özür dilerim :( Derslerim çok yoğundu ve sürekli sınavlarım vardı o yüzden doğru düzgün hiç bir şey yazamadım :( Ama umarım bölüm hoşunuza gider :D 

Yorumlarınızı eksik etmeyin! :D

İyi okumalar canımlar! *.*

(Not: Multimedia da ki Melisin elbisesi)

16. BÖLÜM

ZEYNEP

 

Kerem işe gitmişti. Uzun zaman sonra işe gitmişti hatta bayağı bir tereddütte kalmıştı. Beni bırakıp gitmemeliymiş. Ama kazanan ben olmuş, onu göndermeyi başarmıştım.

 

Her ne kadar yanımda olsun istesem de sorumlulukları vardı, bağlı olduğu kişiler, eline bakan kişiler vardı ve ben onu bencilce isteklerim yüzünden evde tutamazdım.
Bencilce hastalıklar yüzünden ya da.

 

Evi toplarken aynı zaman da da telefonda yakın arkadaşım Yağmurla konuşuyordum.  Kulaklıklarım takılı olduğu için rahatça hareket edebiliyordum.

 

“Birisi var Zeyno.” Dedi telefonun ucundan fingirdek sesi kulaklarıma ulaşırken. Yağmur aşk insanıydı ve kesinlikle aşık olduğunda hayata en pembe gözlüklerle bakan birisine dönüşebiliyordu.

 

Hayatına yeni birisi girmişti. Güzel diye düşündüm. Bizim aptal birilerini buldu yine diye ekledim.

 

Ben salonda ki yastıkları düzenlerken Yağmur soluksuz bir şekilde konuşuyordu. Yağmur benim üniversiteden arkadaşımdı. Birlikte okumuştuk ama uzun bir zamandır görüşmüyorduk, görüşemiyorduk.

 

Onun işlerinin yoğunluğu, benim Keremden arta kalmayan –kalmasını istemediğim- zamanım olmadığı için bir türlü buluşamamıştık. En sonunda geçen gün evlendiğimi gazete de görüp bana büyük sitem içeren mesajlar atmıştı. O zamandan beri tekrar iyi arkadaş olmuştuk.

Kendime not: Yağmuru bir an önce Keremle tanıştır.

 

“Sanki o da hoşlanıyor gibi ama tam olarak duygularını anlayamıyorum.” Dedi karamsar bir şekilde konuşmaya devam ederken.

Onu dinlerken elim istemsiz olarak boynuma gitmişti. Kıkırdadım. Kerem ve üzerimde bıraktığı etkileri seviyordum –morluklar hariç-

 

Dünyaya dönerek , Yağmura cevap vermem gerektiğini anladım. “Nasıl yani? Hoşlanıyor gibi derken?” dedim evi toparlamaktan pes ederek koltuğa otururken. Temizlik ve Zeynep Sayer? Güldürmeyin beni! Pasaklılar kraliçesi ben!

 

Yağmur sıkıntılı bir şekilde başlamıştı lafa, “Yani.. Biz.. Zeyneep,” ne demeye çalışıyordu? Allah aşkına ne anlamam gerekiyordu bu konuşmadan? Görmediğini bilsem de istemsiz olarak kalkan kaşlarıma engel olamamıştım.

 

“Seni anlamıyorum Yağmur,” dedim ellerimi saçlarıma geçirerek. Yağmur da aynı sıkıntıyla konuşmasına devam etti. “Yaa, evet! Değil mi? Ben de neden onunla beraber olduğumu anlayamıyorum, ama ,” bir saniye, bir saniye?

Eksik Bir Şey Mi Var?Where stories live. Discover now