Ben Yanındayım.

3.3K 88 64
                                    

Selaam :D

Selam olsun size güzel insanlar, bütün hafta sabırlaa beklediğiniz için, anlayışlı davrandığınız için çok çok teşekkür ederim. :)

Sanırım şu ana kadar yazdığım en uzun bölümü yazdım! :D Nasıl gaza geldiysem yorumlarınızdana artık! :D Hepinize çook teşekkür ederim.

Şimdi ben bölümleri ithaf etmeye karar verdim, ithaf isteyenler söylerse, gelecekteki bölümleri de ona göre şeederim! :D

Bu bölümde çok Can olduğundan dolayı, içimden bu bölümü Birnur'a ithaf etmek geldi <3 

Hepinize çok tişikkirlir, sizi çok seviyorum, yorum ve beğenilerinizi eksik etmeyin bebekler! *.*

İyi okumalar efenim! :D

25. BÖLÜM

"BEN YANINDAYIM." 

ZEYNEP

 

“Biz Can ile beraber Cihangirde bir yere geldik.. Sanırım o psikologun Home Officesi.. Şimdi biz buraya giriyoruz, sizde bu tarafa gelin bence, Can çok sinirli de.”

 

Aksel’in telaşlı sesi kulaklarımı dolduruyordu.

Bir süre ne diyeceğimi şaşırmış bir şekilde dondum kaldım. Acaba bir şey mi bulmuşlardı, neyin telaşıydı bu? Neden bizi çağırıyordu ki? Ayyy! Valla bir şey olduysa kendimi atacağım ha!

Kerem’in baskıcı ve sabırsız bakışlarını hissetmemle beraber cevap verme gereksinimi duydum. Yutkundum, ve konuşmaya başladım. Bakışlarımla da Kerem’e “bir şey olmamış, sakin ol şampiyon” anlamını gönderiyordum.

“Tamam Aksel, geliyoruz.”

 

Telefonu kulağımdan çekemeden arabayı sinirle dolu olan Kerem’in sesi inletti. “Bulmuşlar mı? Bir şey mi olmuş?!”

Kafamı olumsuz anlamda salladığımda Kerem ile beraber Barış da derin bir nefes verdi.

“Cihangir’e gidiyoruz, psikologa..”

 

Uzun zamandır konuşmayan Barış, içinde ki konuşma dürtüsünü daha fazla durduramayacak olsa gerek ki konuşmaya başladı.

“Ne alaka psikolog?”

 

Kel alaka! Bu çocuk sabahtan beri bizi neresiyle diliyor acaba? Beyniyle olmadığı kesin! Kerem sinirle soluduktan sonra Barışta meraklı gözlerini üzerimizden çekerek, içinde ki Meraklı Melahat’ı susturmayı başarabilmişti.

Arabanın içerisinde oluşan sessizlik zaten gergin olan bedenimi daha da geriyordu. Suçluluk hissi biniyordu omuzlarıma. Pişmanlığı hissediyordum! Düşüncelerim, sessizlikten güç alarak daha da su yüzüne çıkma cesareti gösteriyordu.

Düşüncelerime çıkışarak “Susun lan ben Zeynep Sayer’im! “ demek istedim. Ama yaptığım şeyin hiç Sayerce olmadığını fark ediyordum. Korkup, yerime sinerek, bana zarar veremeyeceğini umarak, etrafımdakileri düşünmeden yaşayabilmiştim. Adeta bir korkak gibi!

Hiç Sayerce değildi.

Kafamı istemsiz olarak salladım. Kerem ne yapsa, ne dese, sövse, bağırsa, zarar verse haklıydı. Bu yaptığım çok bencilceydi, çok,çok bencilceydi. Bırak Kerem’in sinirlenmesini, benimle konuşmamasına yol açmıştı.

Eksik Bir Şey Mi Var?Место, где живут истории. Откройте их для себя