Merhaba arkadaşlar :D Yoğun istekler sonucunda son anda bölüm yazmaya başladım, eğer yazım yanlışları ve yahut noktalama işaretlerinin eksikliği varsa şimdiden özür dilerim :D
Fizik sınavına çalışırken ki kafayla anca bu kadar bir bölüm çıkıyormuş bunu öğrenmiş oldum :D
Şimdiden yorumlarınız ve beğenileriniz için teşekkür ederim, iyi okumalar efendim! :D
19. BÖLÜM
MELİS
Barışın gözlerini üzerimden çekmesi için daha nasıl rahatsız olduğumu belirtmeliydim? Çocuk resmen beni gözleriyle yemiş, üzerine de çayını içmişti, hesap lütfen, check! Check pls!
Can pisliği ben ve kankası Barış’ı harika bir uyum olduğumuzu benimsediği için sesini çıkartmıyordu, Kerem ise Zeynep ile ilgileniyordu ve ben Barış’ın bakışlarıyla karşılıklı savaşıyordum! Az yavaş bak beybisi, az yavaş!
Survivor da hamburger gören gibi bakan gözlerden bakışımı çevirdiğim gibi ateş saçan gözlerle karşılaşmıştım. Aksel! Öyle bir bakıyordu ki şu an Barış’ın belasını sikebilir gibiydi.
Bi saniye, bi saniye! Canım? Hayırdır? Ben hani “ Aksel Varol’un tipi” kızlar kategorisin de değildim?
“Ne iş Varol?” dermiş gibi yüzüne bakıyordum ama o hala Barış’a bakıyordu. Allahım, lütfen bu gece olaysız bitsin, valla! Çocuk sevindireceğim, aç doyuracağım, türbelere çaput bağlayacağım!
Aksel’in gözleri beni bulduğun da görebildiğim şey, net olarak : Kıskançlık!
Neyi kıskanıyordu bu çocuk, beni mi kıskanıyordu? Beni, beni, Bihterini! İç sesim hala üzerinde ki Aşk-ı Memnu etkisini atamamışken tekrar Aksel’in gözlerine odaklanmıştım.
Harbi harbi bu çocuk beni mi kıskanıyordu? Neden böyle bir şey yapıyordu ki? İlk önce onun tipi olmadığımı söylüyordu, sonra beni öpüyordu, gidip arkamdan intikam planları çeviriyordu ama gelmiş burada beni mi kıskanıyordu? Aklımı karıştırıyorsun, Varol!
Dengesiz herif!
Kolumun dürtülmesiyle kendime geldiğim de Barış bir konu adına benden onay bekliyormuşçasına “Değil mi Melis?” dedi. Ah! Ne konuştukları hakkında en ufak bir fikrim yoktu ama yine de en sahtecik gülümsemem ile ona dönerek konuşmaya başladım.
“Öyle Barışçığım,” Şimdi diyeceksiniz bu kız mal mı? Aksel’e dengesiz diyor kendi ne yapıyor diye! Demeyecek misiniz? Diyeceksiniz! Artık Aksel’in tavırlarından emin olmak istiyorum sadece, sadece artık beni kıskandığından mı yoksa benden nefret ettiğinden mi öyle baktığını öğrenmek istiyordum.
Ve bunun için Barışı kullanacaktım! Tamam, çok, çok iğrenç! Kaka bir şey yapıyorum farkındayım ama o da kendisi kaşınmıştı.
Barışçığım dememle Barış’ın yüzünde yeşeren çiçek bahçelerini resmen gördüm! Beni bu kadar çok sevme Barış! Ben bile kendimi sevmezken beni böyle sevme!
