Bölüm 42 - Sonsuzadek Mutlu - (DÜZENLENDİ 🌝)

484 19 3
                                    

Sabahın ilk ışıklarıyla aydınlanan Tokyo caddelerinde, yüksek binaların tepelerini güneş ışınları kaplamıştı bile. Caddede geceden kalma bir sessizlik hakim olsa da kuş sesleri insanın içini ısıtıyordu.
Parkın kaldırımları son derece sessiz ve ıssızdı. Ölü kaldırımları sadece Erika ve köpeği Zack süslüyordu. Erika erken kalkmayı severdi. Gerçi erken yatmak ona göre değildi. Geç yatar erken kalkardı. Yinede yedi - yirmi dört zinde kalmayı başarıyordu. Bu sabahsa diğerlerine oranla daha mutlu ve zinde hissediyordu. Sevdiği güzel bir şarkıyı mırıldanırken yoluna devam etti. Geçen hafta lunaparktaki küçük kazalarını unutmuştu bile. Çünkü Angelina'nın annesi hastanedeki tutumundan dolayı onlardan özür dilemiş, kızının futbola devam edebileceğini söylemişti.
Erika yarın sabah Hollanda için yola çıkmadan önceki sabahını parkta yürüyerek geçirmek istemişti, onun için buradaydı. Parka indi, diğerleriyle karşılaşmayı bekliyordu. Fakat ikili banklarda uyuyakalan yaşlı bir adamdan başka kimseyi göremediğinde hayal kırıklığına uğradı:
-Ne bekliyordum ki?.. Bunların hepsi uykucu. Gel Zack, burada bekleyelim." Bir ağacın dibine çömeldi ve çantasındaki şişeyi çıkarıp biraz su içti. Zack için küçük bir tas getirmişti. Tasa su doldurdu ve içmesi için Zack'ın önüne indirdi. Hayvan susamış olacak ki tastaki suyun hepsini bir çırpıda bitirdi. Az sonra ileride bir grup genç belirdi. Bunlar diğer çocuklardı. Erika onlara el salladı. Onlarda Erika'nın işaretini görüp oraya geldiler. Shou nefes nefese kalmıştı:
-Erika erkencisin." dedi. Erika güldü:
-Her zamanki halim. Sadece sen çok uykucusun." dedi. Çocuklar çember oluşturacak şekilde yanyana oturdular. Sofia Erika'nın esprisine gülerken:
-Haklısın Erika. Bu gün hepimiz Shou'nun kapısında en az yarım saat bekledik."dedi. Shou, kendisine yönelik taarruzlara bozulurken diğerleri kahkaha attı. Reika:
-Yarın Hollanda'ya gideceğiz, rüya gibi..." dedi. Heyecanlı olduğu her halinden belliydi. Ryuuji tek kaşını kaldırarak:
-Evet. Konusu açılmışken... Herkesin yeni taktiklerden haberi olduğuna göre bunları günün ilerleyen saatlerinde, eğer Diamond ailesi de uygun görürse, onların kapalı futbol sahasında deneyelim derim." dedi. Aoto sordu:
-Parkta denesek ne olur?" Ryuuji cevapladı:
-Meraklı gazetecilerin taktiklerimizi Barça maçından önce kaydetmesi dışında mı?" Shou Ryuuji'yi onayladı:
-Bunu hiçbirimiz istemeyiz." Angelina devam etti:
-Kapalı stadyum için ailemin izni var. Bu konuda şüpheniz olmasın." Kota gülümsedi:
-Harika! Barcelona'ya iki sene önce yenilmiştik, bu sene de mutlaka yenmeliyiz." dedi. Ouzou:
-Öğleden önce çalışmayacaksak ben eve dönüp dinlenmek istiyorum, uykum var."dedi. Ryuuji yakındı:
-Senin hep uykun var!" Riven:
-Her neyse... Hep çalışacak değiliz ya. Bence beraber bir şeyler yapalım, eğlenceli bir şeyler." dedi. Ouzou gözlerini devirdi:
-Evet, bunu en son denediğimizde neler olduğunu hepimiz gördük." dedi. Ouzou'nun bu sözü hiçbirinin hoşuna gitmedi. Riven sinirlendi ancak belli etmedi. Sadece:
-Evet, en çok bu yüzden istiyorum. En sonki eğlencemiz ziyan olmuştu. Yenisini yapalım!" dedi gülerek. Fikir hepsinin hoşuna gitti. Akşam saat 11:00'daki bir filme gitmek üzere anlaştılar.

~~~~~~ΔΔΔΔΔΔΔΔΔ~~~~~~

Saat 10:00 pm'i gösterirken Angelina ve Reika, Erika'nın evindeydi. Akşam için birbirlerinin saçlarını örmek üzere anlaşmışlardı. Erika elinde süslü taraklar ve tokalarla geldi. Neşeyle
-Başlayabiliriz! Ben Sun Queen gibi olmak istiyorum." dedi. Reika güldü:
-Erika bu biraz imkansız, çünkü Sun Queen'in saçları efsaneye göre..." Erika gülümseyerek Reika'nın sözünü kesti:
-Evet, evet... Onu ben de duymuştum. Zaten lafın gelişi söyledim, örgüye benzesin yeter." dedi. Onun esprisine Reika ve Angelina gülerek karşılık verdi. Örme işlemine başlayacakları sırada Reika'nın telefonu çaldı. Arayan Kota'ydı. Telefonu açtı ve kısa bir konuşmadan sonra kapattı. Ardından kızlara döndü:
-Korkarım at kuyruğu ile yetinmek zorundayız. Diğer çocuklar kapıdalar." dedi. Kızların hevesleri kursaklarında kalmıştı ama başka çareleride yoktu. Saçlarını gelişigüzel bağlayıp arkadaşlarına katıldılar. O gece arkadaşlıklarının doyumsuz lezzetini sinema ve patlamış mısırla pekiştirdiler. Hiç olmadığı kadar eğlendiler. Turnuvadan sonra yollarını ayırmaları gerektiği gerçeği hiçbirinin aklına gelmemiş gibiydi.

#Multimedia Tokyo Caddesi

GINGA E KICK - OFFWhere stories live. Discover now