GINGA E KICK - OFF

Bölüm 43 - Welcome To Hollanda - (DÜZENLENDİ 🌝)

  Tokyo Havalimanı'nda, Hollanda uçağında kalkış için son kontroller yapılırken son derece uykulu ve yorgun bizimkiler uçağın merdivenlerini tırmandılar. Hiçbirinin dün izledikleri filmin dört saat süreceğinden haberi yoktu ve ancak 4:00 am'de evlerine varabilmiş ve Hollanda yolculukları için 6:00 am'de kalkmak zorunda kalmışlardı. Koç Hanaşima da yorgundu çünkü bütün geceyi Barcelona'nın eski maçlarını izleyerek geçirmişti.
  Uyurgezer takım uçaktaki yerlerini almış, hostesler yolculara uymaları gereken kuralları anlatmıştı. Nihayet uçak kalkışa geçti. Ryuuji ve Erika hariç hepsi çoktan uyumuştu. Ryuuji bilgisayarıyla simülasyonlarını tamamlıyor, Erika ise uyumaya çalışıyordu. Bir sağa bir sola duraksız dönüyor, Ryuuji'yi rahatsız ediyordu. Erika kolunu Ryuuji'nin kafasına sallayınca, Ryuuji'nin sabrı taştı can havliyle:
  -Ahhgg, Erika!" dedi. Canı yanmıştı. Erika sinirlendi:
  -Bağırmasana, uyumaya çalışıyorum." dedi. Ryuuji bir süre Erika'yı hayretle süzdü. Erika yine sinirlendi:
  -Ne bakıyorsun?!" diye çemkirdi. Ryuuji kıkırdamaya başladı. Bu sessiz kıkırdama az sonra kahkahaya dönüştü. Erika'nın yumruğu kafasına inmese gülmeyi kesmeyecekti:
  -Aahh! Bu ne içindi?!"diye sordu. Erika, Ryuuji'nin gülmeyi kestiğine sevindi:
  -Güzel, artık o tiksinç gülüşün ortalıklarda olmadığına göre uyuyabilirim." dedi ve sırtını Ryuuji'ye dönüp gözlerini kapattı. Ryuuji ise onun arkasından el kol hareketi yapmakla yetindi.
  O sırada Ouzou ile Kota arasında da küçük bir kardeş kavgası yaşandı. Kota:
  -Ouzou çekil üstümden, millet yanlış anlayacak!" dedi üzerine yığılmış eşek ölüsü gibi ağır Ouzou'yu itelemeye çalışırken. Ouzou homurdandı:
  -Küfür ettirme bana!" Kota iyiden iyiye kızmıştı. Ouzou'yu elleriyle hızlıca sikkeleri. Ouzou nihayet doğruldu:
  -Ne var lan?!" Kota eliyle koltuklar arasındaki sınır çizgisini gösterdi:
  -Sınırın öbür tarafında kal." dedi. Ouzou söylenerek kardeşinin dediğini yaptı.

°°°°°

  İyi kötü süren birkaç saatlik yolculuğun ardından Hollanda, krokiyi andıran ilk görüntülerini yolculara "hoş geldiniz" dermişçesine sergiliyordu. Bu muhteşem manzarayı görebilmek için, yolcular camlara yöneldi. Henüz uyumakta olan Predators takım üyeleri, pilotun anonsuyla uyandılar. Masaru uzunca esnedikten sonra çocuklara seslendi:
  -Geldik çocuklar, uyanın." Her biri heyecanla pencereden bakmaya çalışıyor, gülüşüyor ve anın tadını çıkarıyorlardı. 
  İnişe geçen uçak, birkaç dakika sonra piste iniş yaptı. Yolcular uçaktan inerken, havaalanı görevlileri valizleri uçaktan indiriyordu. Çocuklar uçaktan inmiş, Koç'un valizleri almasını bekliyorlardı. Aoto:
  -Hollanda'yı görmeyeli yıllar olmuş. Özlediğimi fark ettim." dedi. Shou:
  -Ben daha önce hiç gelmemiştim. Ama güzel bir ülke olduğunu duymuştum." Riven güldü:
  -Ben amcamla sıkça gelirdim. İspanya ve Hollanda onunla gezdiğimiz ülkelerden sadece ikisi." dedi. Erika heyecanlandı:
  -L. Messi'nin sana vakit ayırabiliyor olması çok etkileyici. Keşke benim de C. Ronaldo ile akrabalığım olsaydı." dedi. Riven devam etti:
  -Amcam beni çok sever çünkü tek yeğeniyim. Hatta oynayacağımız final maçını izlemeye gelecek. Bana söz verdi." Riven'ın söylediklerini çocuklar hayretle dinledi. En çokta Furuya kardeşler mutlu oldu. Ryuuji:
  -Bu... bu harika! Onun bir numaralı hayranıyım." Ouzou:
  -Bizi hatırlar mı acaba? Geçen sene Arjantindeyken birlikte Rivenların evinde akşam yemeği yemiştik." Kota:
  -Maçımızı izleyecek olması, bizi hatırlamasından daha önemli." dedi. O sırada Koç, valizleri binecekleri otobüse yüklemeleri üzere görevlilere teslim etmiş, o tarafa doğru geliyordu. Az sonra çocukların yanına geldiğinde :
  -Otobüs havalimanının girişinde bizi bekliyor. Otele geçip biraz dinlenelim. Sonra antrenman yapıp yarınki maça dinç çıkmanızı sağlayalım." dedi. Bunun üzerine otobüse binip otelin yolunu tuttular.

***

  4:45 PM, otel lobisi
  Son derece ferah, beyaz - krem ağırlıklı otel lobisinde Erika ve Reika dedikodu yapıyorlardı. Yaklaşık bir saattir uyanıklardı. Önceden, uyandıklarında lobide buluşma kararı almışlardı. Erika:
  -Uçaktayken çıldırttı beni. Simülasyon hazırlıyormuş muş... Sonunda sabrım taştı, kafasına yumruğu indirdim." dedi. Reika gülme krizine girdi. Erika kızdı:
  -İşte o da aynen senin gibi gülüyordu. Sonra ben bir tane yapıştırdım!" dedi elini kaldırırken. Reika gülmeyi kesmeye çabalarken:
  -Tamam Erika, dur! Ahahah... Ne yapayım, tutamadım kendimi." dedi.  Erika da güldü:
  -Sadece şakaydı. Ben sana vuramamki..." dedi. Reika şakacı bir tavırla tek kaşını kaldırdı:
  -Öhöm... Bir saattir konuşuyoruz ama senin ağzından Ryuuji'den başka bir şey çıkmıyor." dedi. Erika kızardı ama kıvırmaya çalıştı:
  -Bana söyleyene bakın - sesini tıpkı Reika gibi yaparak - 'Ah.. Kota mükemmel. O... o harika!' "Reika arkadaşının bu tutuma bozuldu, o da kıpkırmızı oldu:
  -Ben öyle demedim Erika!" Erika kızdı:
  -Ben de sürekli Ryuuji'den bahsetmedim." dedi ve kollarını göğsünde çaprazlayıp Reika'ya sırtını döndü. Reika da aynını yaptı. Yaklaşık iki - üç dakika böyle geçti. Daha sonra Reika, Erika'ya döndü:
  -Biz çok iyi arkadaşız biliyorsun değil mi?" diye sordu. Erika da ona döndü ve gülümsedi:
  -Kesinlikle!" dedi. Reika konuşmaya devam etti:
  -O halde birbirimizden sır saklamamalıyız. Ben, benimkini sana söyleyeceğim; Ben... ben, Kota'dan..." Erika, domates gibi kızaran arkadaşının cümlesini tamamladı:
  -Biliyorum, ondan hoşlanıyorsun. Ve ben de birazcık Ryuuji'den..." dedi. Reika sevinçle arkadaşına sarıldı:
  -Biliyordum!" diye şakıdı. Tanıdık bir ses iki kızı korkuttu:
  -Neyi biliyordun?" Kızlar sıçrayarak arkalarına döndüler. Karşılarında Kota ve Ryuuji duruyordu. Reika:
  -Önemli bir şey değil Ryuuji. Si... siz burada ne arıyorsunuz?" diye sordu. Kota, Reika'nın heyecanlanmasına şaşırdı ama belli etmedi:
  -Büfe açılmış, yemek yemeye gidiyoruz. Siz de gelsenize." dedi. Erika endişeyle sordu:
  -Siz ikimiz bizi mi dinliyordunuz?!" Ryuuji:
  -Hayır, biz sadece buradan geçiyorduk. Hem durup dururken bağırmasan iyi olur. İnsanlar bize bakıyor."diye Erika'yı uyardı. Reika ve Erika inanılmaz rahatladı. Az önceki gergin yüz ifadelerinin yerinde şimdi kelebekler uçuşuyordu. İkiside yüzlerine birer gülücük kondurup büfeye ilerlerken Erika:
  -O zaman gidebiliriz." dedi. Ryuuji ve Kota önce onlara, ardından birbirlerine hayretle baktılar.