UYARI

900 63 9
                                    

" Biri ormana giriyor, benim evimin dibine kadar gelip beni izliyor ve sizin bundan haberiniz olmuyor ! " Mete adamlarına o kadar öfkeyle bağırıyordu ki onu ilk defa bu kadar sinirli görmüştüm.
" Özür dileriz Mete. " Konuşan Mete'den bir kaç yaş küçük bir gençti, ancak cevap verirken korkudan sesi titremişti.

" Gidin ve kokusundan onu bulmaya çalışın. " Adamlar hızlıca yanımızdan ayrılırken ben endişeyle Mete'ye döndüm.

" Nedir seni bu kadar sinirlendiren Mete, onlara o kadar bağırmana gerek yoktu ! " Ellerimi kollarımda birleştirip koltuğa otururken Mete gülerek yanıma geldi.
" Bana kızdın mı ? "
" Evet ! " 
" Özür dilerim ama ara ara sert olmazsam  görevlerini ihmal ederler ve emin ol burada bir kişi görevini yapmazsa bu tüm ormanın sonu olabilir. " 
" Peki ya gerçekten neden bu kadar sinirlendin. "
" İzleyen her kimse yaydığı kıskançlığı ve nefreti en derinden hissettim. O kadar öfkeli olan biri ya sana ya bana zarar vermeye çalışacak. " Mete'nin sözleriyle aklıma sadece tek bir kişi gelmişti. Köken Teoman ! Ancak bunu ona söylemelimiydim bir türlü bilmiyordum. Eminim Mete sevgilisine aşık bir erkeği asla affetmezdi, buda bizi tekrar savaşa sürüklerdi. Ah ' sevgilisi mi '. Mete'yle sevgili olduğumuza bir türlü inanamıyordum. Bana hala rüyaymış gibi geliyordu...

" Dur biraz. Sen insanların duygularını hissedebiliyor musun ? " 

" Evet. "
" Yani karşılaştığımız ilk andan beri senden hoşlandığımı biliyordun ? " Mete bir kahkaha atarken gülerek kafasını salladı.
" Oh bu çok utanç verici. "
" Bence çok tatlıydın. " Mete eğilerek dudaklarıma bir öpücük kondurdu.

" Adamlarım seni kasabaya bırakacak. Üzgünüm bugünün daha uzun geçmesini isterdim ama gitmem gerek. " 
" Nereye peki ? Beni bırakmanı istemiyorum. " 

" Alfa Şurası toplanacak. "

" Ne toplanacak ? " Dünyanın en saf insanıymış gibi Mete'ye bakarken o gülümsemeden edememişti.

" Dünyadaki tek alfa ben değilim ve şimdi hepimiz bir araya geleceğiz. "
" Sanırım çok sık olan bir şey değil ? "
" En son toplanıldığında Ben 13 yaşındaydım. Ve ardından vampirlerle büyük bir savaşa girdik. "

ALMİLA

" Nereye kayboldun öyle ? "
" Afedersin annem aceleyle çağırdı, demek kayıtlar başladı ? " Turnuva başlayacak diye çok heyecanlıydım - ki Olca'yı bile ilk defa bu kadar heyecanlı görüyordum -.

" Evet, Elif'i aradım yoldaymış, hadi gidip adımızı yazdıralım. " Olca'yla koşarak okula girdikten sonra aceleyle kayıtların alındığı sınıfa girdik. Sınıf bir hayli kocamandı ve karşımızda uzun büyük bir masa vardı. 
" Merhaba hocam. " 
" Merhaba hanımefendiler. Bakıyorum da turnuva için baya heyecanlısınız ? " Müdürümüz her zaman olduğu gibi yine güler yüzlüydü ama yanında duran iki kişi çok daha sert görünüyorlardı. Anlaşılan bunlar diğer iki olun müdürleriydi çünkü her hallerinden burada olmak istemedikleri belliydi.
" İki kişi mi katılacaksınız bakalım ? "
" Hayır hocam bir arkadaşımız yolda acaba o gelmeden ismini yazdırsak olur mu ? "

" Eminim sizin için bir ayrıcalık yapabilirim. " Müdürün lafıyla hepimiz gülerken isimlerimizi yazdırmaya başladık. ' Almila Demir, Olca İlkkan ve Elif Uluba ' 

" Acaba ödül ne olacak ? " Dışarıya çıkarken aklımdaki tek soru buydu. Yani mutlaka böyle bir yarışmanın büyük bir ödülü vardır.
" Hiçbir fikrim yok. Buna inanamıyorum. Bu Melisa. " Merakla Olca'nın şaşkınlık içinde baktığı yere dönünce Ayaz ve onun ciddi bir şekilde konuştuğu kızı gördüm. Kız sanki bizden 1-2 yaş büyük gibiydi ayrıca uzun güzel siyah saçları ve güzel gözleri vardı.
" Melisa'da kim ? " Kıskançlıkla kıza öldürücü bakışlar atarken Olca'nın cevap vermesini bekliyordum.

ESİNTİWhere stories live. Discover now