İTTİFAK

720 52 2
                                    

Ve işte turnuvanın 3. günü gelip çatmıştı.Geçen 1 hafta boyunca Mete kızlarla bizi sabah çalıştırırken, bana geceleri gizlice güçlerimi öğretiyordu. Geçen her günde, hatta her saatte bile güçlerimin arttığını hissedebiliyordum, gerçi hala Mete beni rahatlıkla yenebiliyordu ama yinede artık çok daha güçlüydüm. Ormanın kenarına geldiğimizde bu sefer her zamankinden çok daha büyük bir kalabalık vardı. Uzay ve Özgür erkenden gelmişken, Ayaz neredeyse yarışmayı kaçıracaktı. Geldiğinde ise yüzünden bir sorun olduğu belliydi.
" Ne oldu Ayaz . " Onu bu kadar üzgün görmek içimi parçalamıştı. 

" Abim geri döndü. "
" Arat mı ? Kavga etmediniz dimi ? " Umarım korktuğum başıma gelmemişti.
" Hayır ama bana karşı çok ağır konuştu. Ayrıca çok değişmişti, sanki karşımda abim değilde bir şeytan var gibiydi.  " Eminim abisinin kendisine karşı kötü konuşması Ayaz'ı üzmüştür ama Ayaz'ı bu kadar tedirgin başka bir şeydi.
" Sana başka ne dedi Ayaz ? "
" Mete'nin sevdiği herkesi öldüreceğini söyledi. Karaca'yı, kuzenlerini, Elif'i, seni, hatta kurt çocukları bile. Mete'ye ait bu dünyada ne varsa yok edeceğim dedi. "

ELİF

Ağaca yaslanmış bir şekilde Mete'nin gelmesini beklerken önümden geçen her erkek mutlaka bana bir göz atıyorlardı. Herhalde Mete'nin sevgilisi olduğumu bilselerdi değil bana bakmak muhtemelen yakınımdan bile geçmezlerdi. Kendi kendime gülerken Mete'yi görmemle bir anda ciddileştim. Ona sertçe bakmam ve yanına gitmememle bir şeye kızdığımı anlamıştı. 
" Küs müyüz ? "
" Bilmem belki benden önce Almila'nın yanına gidersin diye düşündüm. " Ellerimi büyük göğüslerimde birleştirirken sert görünmeye çalışarak doğruca Mete'nin gözlerinin içine bakıyordum.
" Buda ne demek şimdi ? "
" Ne demek olduğunu biliyorsun. Ben aptal değilim tamam mı ! Hala Almilalarda kalıyoruz. Her gece senin yanına geldiğini bilmediğimi mi sanıyorsun ? Her çalışmamızda birbirinize nasıl baktığınızı görmediğimi mi sanıyorsun ? " Gözlerim dolarken Mete üzgünce kızarmış yanaklarıma bir öpücük kondurdu.
" Özür dilerim.Ama bu Almila'yla ilgili benle değil. Bu yüzden sana anlatması gereken kişi Almila. Ayrıca ne bakışmasından bahsediyorsun ? Ben seni seviyorum... Sadece seni ! Ama eğer hala inanmıyorsan bunu almanı istiyorum." Mete kendisini çekerek boynundaki kolyeyi çıkardı, daha önce bu kolyeyi onda hiç görmemiştim. Küçük bir kurt şeklindeydi ve kolyeyi bana takar takmaz kolye bembeyaz bir ışıkla parlamaya başladı. 
" Bu annemindi. Neredeyse iki bin yıldır nesilden nesile geçmiştir. Ve sadece gerçekten sevdiğimiz insana verirsek parlar. " Aynı anda hem o kadar şaşkın hemde o kadar çok mutlu olmuştum ki ne diyeceğimi bilemiyordum. Mete beni seviyordu. Sadece beni. 
" Mete bu çok güzel... Özür dilerim, senden şüphe ettiğim için. "
" Saçmalama asıl beni kıskanmasaydın üzülürdüm. "
" Seni seviyorum. "
" Bende seni seviyorum. " Mete ellerimi, tek elinde tutarak havaya kaldırdı ve önce dudaklarımdan, ardından boynumdan öpmeye başlayarak yavaş yavaş aşağı inmeye başladı.
" Daha fazla aşağı inmeden dur bakalım. Herkes bize bakıyor. " Mete kendisini geri çekip gülerek etrafına bakarken, biraz utanmışa benziyordu.
" Bence herkesin korktuğu bir alfayı önünde böyle aciz duruma düşürmen çok ayıp. " Mete'ye bir kahkaha atarken ona sıkıca sarıldım.
" Beni bu dünyada yalnız bırakma ! "
" Bırakmayacağım. "

Almila

Yarışma bu sefer ormana yakın bir yerde yapılacaktı, her tarafta bir şeyler satan satıcılar ve birbirleriyle şakalaşan öğrenciler vardı.
Başlama noktasına geldiğimizde her ekibin önünde sağ ve yol yanı sarmaşıklarla dolu bir giriş yolu vardı. Yapmamız gereken tek şey labirente girip, karşımıza çıkacak onları yenip, çıkış yolunu bulmaktı. Başlama sesinin gelmesiyle beraber kızlarla biraz endişeli olsakta büyük bir heyecanla labirente girdik. Ancak gariplikler daha ilk dakikadan kendisini gösteriyordu, dışarı gündüz olsa da labirente girer girmez hava kararmıştı, sisten neredeyse 1 metre önümüzü bile göremiyorduk.
Olca en güçlümüz olarak bir kaç adım önde giderken ben ve Elif arkada daha emin adımlarla yürüyorduk. Ben ise Elif'e karşı çok büyük bir suç işlemiş gibi hissediyordum ve daha fazla bunu içimde tutamayacaktım.
" Elif özür dilerim . "
" Bende. " Bir an için Elif'in şaka yaptığını düşünmüştüm ama gayet ciddi gözüküyordu.
" Sen neden diliyorsun ki ? "
" Geceleri gizlice Mete'nin yanına gittiğini biliyorum ama bunun mutlaka mantıklı bir açıklaması vardır. Sevgilimle bana evini açan en yakın arkadaşımı kıskanmamalıydım. "

ESİNTİWhere stories live. Discover now